emine_kirli adlı kullanıcının Okuma Listesi
5 stories
Maça Kızı 8 by dpamuk
dpamuk
  • WpView
    Reads 174,315,422
  • WpVote
    Votes 7,378,360
  • WpPart
    Parts 221
"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR! Yayınlanma Tarihi: 21 Mayıs 2017 Maça Kızı 8, üç kısımdan oluşan bir seridir; hepsi bu kitap altında toplanacaktır.
Veliaht  by filizpuluc
filizpuluc
  • WpView
    Reads 69,363,131
  • WpVote
    Votes 768,534
  • WpPart
    Parts 34
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim hemde çok ama çok sevilmişti. Söylediğinden değildi bu dediklerim. Hissettiğimdendi. O adam bana beni kocaman sevdiğini hissettirmişti. Bütün hayallerini , umutlarını , kırıklıklarını yıldız yapıp gözlerime koymuştu benim. Deniz gibi bakan kahve rengi gözlerine bende umutlarımı , hayallerimi ve kırıklıklarımı bırakmıştım. Nerede buluşuyordu adam ve kadın o zaman diye sordu bana. Ufuk'da bileşecektik biz. Yıldızlarım onun denizine düşeceklerdi. Ben onda boğulacaktım o bana karışacaktı. 'Denizi yıldızlarına talip güzelim. Düşecekler mi denize?' ------ ''Kadın kitap gibi sevmişti ama adam kitap okumayı sevmezdi'' dedim Meriç'e bakarak. Yine lanet olası gözlerim dolmuştu. Kafasını salladı acıyla gözlerime bakarken. İkimizden canı acıyordu. ''Adam okumayı değil yaşamayı seçerdi çünkü. Kadını okumak değil yaşamak isterdi...'' ------
Kolej Züppesi / Raflarda! by penguencivcivi
penguencivcivi
  • WpView
    Reads 11,591,257
  • WpVote
    Votes 414,324
  • WpPart
    Parts 75
Hayat iki kirpik arasında acılı bir mesafe. Bazıları bu yolun sonunda çeker acıyı, bazıları doğarken, bazıları hiç çekmez, bazıları onunla yaşar... Eylül kurtulamadı vedanın olduğu bir dünyada acılı sonlardan. Korkusuz yürür bazıları bu yollarda; koşulsuz, şartsız. Yağız koştu her kötü sonun peşinden onu da içindeki fırtınaya çekerken... Bir ölüm şarkısı fısıldanır bazı kulaklara, ölüm değildir bu, bundan sonraki hayatını yansıtır sana. "Hayatına hiç girmemeliydim. Ben uzaktan yakıştım senin yanına. Yaklaşırsam ikimiz de yanardık. Ben kül oldum ama hala seni yakmaya devam ediyorum. Kimsenin söndürmesine de izin vermiyorum, ben de söndürmüyorum. Tam buz tutacağım dediğin anda daha da harlanıyor ateşim, sönmek bilmeyen ateşini daha da alevlendiriyorum. Peki sönmüş bir kül alevli bir yangının başlangıcı olur mu? Özür dilerim güzelim, ben senin başlangıcın oldum..." Tüm hakları Epsilon Yayınları'na devredilmiştir. İsim, konu ve kapak çalınma durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz.
YAZ GÜNEŞİ #Wattys2015 (DÜZENLENİYOR) by bayannvanilya
bayannvanilya
  • WpView
    Reads 254,254
  • WpVote
    Votes 9,237
  • WpPart
    Parts 55
Sert bir duvara çarpıp kendimi yerde bulurken sessizce bir küfür mırıldandım. Telefonum bir köşede ben bir köşede birbirimize çaresiz bakışlar atarken anın şokundan çıkmaya çalışıyordum, canım acımıştı. Toparlanıp ne olduğunu anlamak için kafamı kaldırdığımda bir duvara çarpmadığımı fark ettim. Gözlerimi hızla bir kaç kez kırpıştırıp tekrar baktığımda ne yazık ki gördüğüm manzara değişmemişti. Kendinden emin duruşu kaşlarımın çatılmasına sebep oldu, gözlerimiz buluştuğunda kesinlikle o gözlerde dalga kırıntıları bulmamalıydım ama durum tam olarak öyleydi. Hani şu egoist, bencil, gıcık, zengin, yakışıklı Uraz. Yakışıklı olduğunu düşünmüyordum tabiki, bunlar hep bilinç altımın oyunları olmalıydı. Uraz Karaman? Kahretsin!
TAKINTI by suheda_zsy
suheda_zsy
  • WpView
    Reads 3,824,341
  • WpVote
    Votes 143,047
  • WpPart
    Parts 81
Ona hiç sarılamamıştım mesela. Hiç elini tutamamıştım. Hiç öpememiştim. Hiç koklayamamıştım. Hiç sevdiğimi söyleyememiştim. Hiç dokunamamıştım. Hiç beraber uyuyamamıştık. Hiç saçlarıyla oynayamamıştım. Hiç dizlerine yatamamıştım. Hiç özlediğimi söyleyememiştim. Hiç, hiç bu kadar değersiz hissetmediğimi anlatamamıştım. Bu kadar hiçin arasında, her şeyim olmayı nasıl beceriyordu? Çünkü bir gülüşü yetiyordu bana. Sayılı sayıda görsem de, yetiyordu. Kıvrılan dudakları hiçliğe meydan okuyup, her şey hâlâ benim elimde, diyordu adeta. 'İstersem bütün hiçliği, çivileri ile beraber tabanından söküp, yerine istediklerimi dikebilirim. Hiçi hep, zerreyi zirve yapabilirim. Her şey hâlâ benim elimde.' Umut var, sadece biraz naza çekiyor kendini. Tutarsam bırakmayacağımı, benim onu dibine kadar harcayacağımı ve ortalığın tozunu attıracağımızı biliyor. Hâliyle gelmiyor. Çünkü küçücük bir umut ile bütün dünyayı karşıma alacağımı bilen herkes gibi, o da korkması gerektiğini biliyor.