Okuduklarım✌
11 de povesti
GÜL KUYUSU de binnurnigiz
GÜL KUYUSU
binnurnigiz
  • LECTURI 3,794,738
  • Voturi 254,564
  • Capitole 20
"Kaburgam acıyor," diye fısıldadı, gül kuyusu. "Kaburgamı çaldın benden." Adam kızın yüzünü tam kaburgalarının üstüne bastı. "Burada, gül kuyusu," dedi ifadesiz bir sesle. "Burası senin sürgünün. Buradayken ne ölüme kavuşabilirsin, ne de kendini geri alabilirsin artık." Kız, adamın kazağını kavradı, yüzünü kaburgalarının arasına gömdü ve kaşlarını çatarak başını iki yana salladı. "Ölüme kavuşturmayacaksın beni," diye fısıldadı. "Bana beni geri vermeyeceksin." "Asla." Kızın, göğsünün ortasında bir yarası vardı, o yaraya bir isim bile vermişti. Adam, o yarayı ondan çalmıştı. O yaranın adı, "çocukluğum"du. Artık yeryüzüne yağan gül yapraklarının rengi, kan kırmızısıydı. Zehirli kırmızı gül sarmaşıkları bağladı bizi, Birbirimize zehirlendik. O kâinat kadar eşsizdi, Ben basit bir gül kuyusu. Tutulmamız gerekiyordu, Tutulduk. Ben Gül'düm, O, içine düştüğüm Kuyu, Benim Kuyum. Gül Kuyusu.
VAVEYLA de binnurnigiz
VAVEYLA
binnurnigiz
  • LECTURI 32,552,800
  • Voturi 1,328,235
  • Capitole 44
Her şey bir ölümle başladı. Ölüm, nefreti takip etti. Nefret, intikamı körükledi. Ve aşk hepsini alaşağı etti. Yüksek kayalarda uçan kartal, kayanın en dibinde yaşayan küçük kıza âşık oldu. Onların aşkı, çığlık. Onların aşkı, feryat. Onların aşkı, acı. Onların aşkı, ölüm. Onların aşkı, VAVEYLA. Karanlıkta atılan her çığlık sahipsizdir. Ben senin karanlıkta attığın çığlığım. Seninleyim ama senin değilim.
EN ACI AŞK de MihriMavi
EN ACI AŞK
MihriMavi
  • LECTURI 345,558
  • Voturi 20,110
  • Capitole 23
Hakan ve Gazel'in, Zifiri karanlık ile gökkuşağının hikayesi. Küçük bir dokunuşla kalbi yakıp kül eden AŞK, mutlu hissettirdiği kadar acı verebiliyordu. Zira AŞK, acı çektirdiği sürece gerçekti. (Gülüşün kafamdaki karanlığı dağıtıyor. Kontrolümü kaybediyorum, neden seninleyken her şey başka oluyor?)
Bir Serçe  Masalı de ayca_k__
Bir Serçe Masalı
ayca_k__
  • LECTURI 616,348
  • Voturi 40,015
  • Capitole 31
Yorgun kahveleri gözyaşları ile parlayan açık kahveler ile buluşurken genç adam derin bir soluk daha aldı. Sakin adımlarla odayı arşınlayıp da kızın yatağının başında durduğunda onun duvar dibine büzülmüş küçük bedenine baktı önce , daha sonra bakışları kızın yatağın başlığına zincirlenen incecik bileğine kaydı. Kızarmıştı. Kaşları hafifçe çatılırken , "Sen yine mi ağlıyorsun ? " dedi. Bu cevap beklemediği ve öylesine sorulmuş bir soruydu . Genç adam yorgun bir şekilde bakışlarını sadece bir masa , bir yatak , bir dolap ve bir kaç kitaptan ibaret olan boş odada gezdirdi . Ve gözleri tekrar o ürkek , yaşlı kahvelerle buluşurken , "Ağlama . " diye mırıldandı. "Çünkü serçeler ağlarsa ölür " ♣♣♣ "Bir serçenin ömrü gözyaşını dökene kadardır . "
ELFİDA de saliha_demirci
ELFİDA
saliha_demirci
  • LECTURI 13,984
  • Voturi 586
  • Capitole 3
"Manolya çiçeği gibisin Elfida, o kadar narin görünüyorsun ki... Herkes sana bakıyor. O kadar güzel kokuyorsun ki; soluduğum an nefesim kesiliyor. Ama, sana dokununca hem kendini hem de dokunan kişiyi yakıyorsun. Öldürüyorsun. Sen tehlike kokuyorsun. En az benim kadar..." *13.11.2016 tarihinden yayınlanmaya başlamıştır. *İlk kitabım, olan KASABA GÜZELİ'nin finalinden sonra yayınlanmaya başlayacaktır.
SOĞUK de Behazay
SOĞUK
Behazay
  • LECTURI 2,275,234
  • Voturi 57,493
  • Capitole 41
Ateş suyu elinden tutup etrafında döndürürken nazikçe gülümsedi ve suyun bir eli ateşin beline kaydığında birbirlerine olan bakışları insanoğlunun tüm temaslarını sıradan hale getirdi... Ateşi hiç hissettiniz mi? Peki ya suyu? Ateş hiç içinizi yaktı mı? Peki ya su sizi serinletti mi? İkisinin aynı anda bulunmasına hiç olanak verdiniz mi? İkisinin tehlikeli dansını dışarıdan izlerken bir anda kendinizi o dansın içinde bulduğunuz oldu mu? Size temas eden şey bir fiziksel güç değil de duygular ise eğer ne yapardınız? Tamamen duygularla yönetilen bir dansın içindeyim ve duyguların ne demek olduğunu bilmeyen bir kız olarak partnerime ayak uydurmak oldukça zor çünkü o bu dansın beden bulmuş hali olarak karşımda duruyor. Ateş yakardı,su serinletirdi. Benim bildiğim tek gerçek buydu. Ama kendimi bu tehlikeli cazibesi olan dansın içinde bulduğum anda tüm bildiklerim koca bir yalana dönüştü. Yalanlarla dolu bu dünyada hep duyduklarıma göre hareket ettim. Şimdi ise yaşayarak öğrenme vakti.. Peki ya siz,dans gösterisi izlemek ister misiniz?
IŞIĞIN GELDİĞİ YER l KASABA GÜZELİ (RAFLARDA) de saliha_demirci
IŞIĞIN GELDİĞİ YER l KASABA GÜZELİ (RAFLARDA)
saliha_demirci
  • LECTURI 10,585,377
  • Voturi 366,469
  • Capitole 71
Küçük bir kasaba da kasabanın güzeli olarak tanınan Esra, görücü usulü evlendirilecekti. Evleneceği kişinin, sert sinirli ve hiç kimseye benzemeyen tarafını tanıyacak ve ona geri dönülmez bir şekilde âşık olacaktı. Yusuf ve Esra herkesten, hepsinden farklıydı... •••• *©Tüm telif hakları EPSİLON yayınevine aittir. *Bu kitap, 18 NİSAN 2016 tarihinde yayınlanmaya başlamıştır. *Romantizm popüler arasında on beş kere, birinci sıraya yükseldi.
-ÖĞRETMENİM- de ODSevgiStyles
-ÖĞRETMENİM-
ODSevgiStyles
  • LECTURI 36,831,226
  • Voturi 1,128,733
  • Capitole 63
"Özür dilerim." "Dileme.Ben özür diliyor muyum? Sana köpek gibi aşık olduğum için senden özür diliyor muyum?" *** O benim öğretmenimdi, bana nasıl güzel sevilir o öğretti.
ATEŞ de filizpuluc
ATEŞ
filizpuluc
  • LECTURI 8,995,733
  • Voturi 618
  • Capitole 4
Ailesini şüpheli bir yangında kaybeden Arya, kimliği gizlenerek yetimhanede büyümek zorunda kalır. Vasisi olan aile avukatının izniyle küçüklüğünden bu yana yalnızca telefonda konuşsalar da aralarında bir bağ oluşan gizemli bir kadının vesilesiyle on sekizine basmasına yakın bir zamanda yetimhanede çıkar ve kendi evine yerleşir. Kader ağlarının örer, geçmişin silik raflarından bir tanıdığı, bir yabancı olarak karşısına çıkarır, çarpıştırır, bir kaldırımda kader ağlarını birbirine dolaştırır. Bu tanıdık yabancıyla yolları kesişip dururken bazı olaylar silsilesi sonucunda onunla özel bir bağ kurar, zaman zaman da geçmişin perdesini aralar. Acı bir sır gün yüzüne çıkmak için gün sayar. Aşktan kaçmak ve aşkın öznesini korumak arasında kalan Ulaş, yok sayamadığı bir fizik kuralıyla baş etmeye çalışırken Arya çoktan hayatının merkezinde yerini alır. Sırlarınsa zamansız anlarda ortaya çıkmak gibi kötü huyları vardır. Ben bir kelebeğim. Yarına ihtiyacım var. Biraz da sana... Biraz dediğime bakma. Kelebekler için biraz ne kadar önemlidir bilemezsin...
Veliaht  de filizpuluc
Veliaht
filizpuluc
  • LECTURI 69,348,583
  • Voturi 768,309
  • Capitole 34
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim hemde çok ama çok sevilmişti. Söylediğinden değildi bu dediklerim. Hissettiğimdendi. O adam bana beni kocaman sevdiğini hissettirmişti. Bütün hayallerini , umutlarını , kırıklıklarını yıldız yapıp gözlerime koymuştu benim. Deniz gibi bakan kahve rengi gözlerine bende umutlarımı , hayallerimi ve kırıklıklarımı bırakmıştım. Nerede buluşuyordu adam ve kadın o zaman diye sordu bana. Ufuk'da bileşecektik biz. Yıldızlarım onun denizine düşeceklerdi. Ben onda boğulacaktım o bana karışacaktı. 'Denizi yıldızlarına talip güzelim. Düşecekler mi denize?' ------ ''Kadın kitap gibi sevmişti ama adam kitap okumayı sevmezdi'' dedim Meriç'e bakarak. Yine lanet olası gözlerim dolmuştu. Kafasını salladı acıyla gözlerime bakarken. İkimizden canı acıyordu. ''Adam okumayı değil yaşamayı seçerdi çünkü. Kadını okumak değil yaşamak isterdi...'' ------