En beğendiğim hikayeler
10 stories
BÜLBÜL KAPANI  by Loresimaa__
Loresimaa__
  • WpView
    Reads 19,344,044
  • WpVote
    Votes 1,252,493
  • WpPart
    Parts 41
"Bela yağmur gibi gökten yağarsa Başını ona tutmaktır, adı aşk..." . . . 🪶❤️‍🔥 Kapak tasarım; @Publiisherr
KARANLIĞIN ŞEHRİ by sulisindunyasi
sulisindunyasi
  • WpView
    Reads 25,341,006
  • WpVote
    Votes 1,488,753
  • WpPart
    Parts 80
Doğum gününden sonra, kardeşiyle eğlenmek için konsere giden bir genç kız... Fırtına yüzünden iptal olan konserden eve dönmeye çalışırken, kendini bir anda hiç bilmediği bir yerde bulursa... Ve bu bilmediği yerden, evine dönecek hiçbir yolu olmasa... Kendisini yabancı hissettiği bu şehirde, tüm bunlar yetmezmiş gibi, aklını karıştıran ve tüm yolları kendisine çıkaran gizemli bir genç adamla karşılaşırsa... Neler olur?
GÖKÇEN by Loresimaa__
Loresimaa__
  • WpView
    Reads 60,809,752
  • WpVote
    Votes 3,093,759
  • WpPart
    Parts 60
"Masalda da gerçekte de kalbi olmayan bütün kızların adı Gökçen'dir..." . . . Kapak: @birkadehsevgi- 🦋🖤
BRONZ SERİSİ by zanegzo
zanegzo
  • WpView
    Reads 12,601,082
  • WpVote
    Votes 839,812
  • WpPart
    Parts 81
Kitap oldu. Üç kitabı basıldı. Seri, beş ana kitaptan oluşuyor ve 2025 yılı içinde final yapacak. ❝El bebek, gül bebek değil; el bebek, öl bebek.❞ Karanlık örgütün kurduğu düzen için doğmuş bir kız çocuğuyken ona verilen en büyük ceza sevgisizlikti. Kaderini kabullendi ve kartını oynadı. O kim miydi? Hisar Alatav. Hayır, sil. His Alatav. Karanlık düzenin kıyameti olmak üzere. O ise Bronz. Karanlık örgüte başkaldırıp kartları yeniden dağıtan adam. Ona Bronz derler. Onların tohumları el bebek gül bebek değildi; el bebek öl bebekti.
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,274,622
  • WpVote
    Votes 1,589,138
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
Mokita Aşk by Sonsuzmavi
Sonsuzmavi
  • WpView
    Reads 731,438
  • WpVote
    Votes 44,954
  • WpPart
    Parts 86
"Ne var biliyor musun? Sana zerre inancım da güvenim de yok." Alp kafasını iki yana sallayıp telefonu hoparlörden alıp direkt kulağına götürdü. Söylediği her kelimenin, kadının zihninine kazılmasını istiyordu. "Benden daha fazla para veren birini buldun değil mi? Başka bir koca, ha? Tam senden beklenilen hareket. Ruhundan sonra bedenini satmayı düşünürsen eğer, beni aramayı sakın unutma! Fiyatını karşılayabilir miyim acaba? Kendini sırf bir imza ile garanti altına aldığını sanıp, namusluyum ayağına yatıyorsun ya..." Adam derin bir nefes alıp konuşmasına devam etti. "Emin ol senin gibi cüro yapan kimse yok, o piyasada." Adam 'o piyasa' lafını öyle imalı söylemişti ki... Küfretmeden de küfürün zehrini saçmıştı ortalığa. Kadın nefes almadığını, daha doğrusu alamadığını, ellerinin aniden titremeye başladığının bile farkında değildi. Gözyaşları, yağan yağmurun şiddetiyle aynı oranda akmaya başladı. Bu kadar nefreti hakedecek ne yapmıştı ki? İstediği biraz olsun herkesin çenesini kapatacak konuma ve paraya sahip olmaktı. Ama herkes onu böyle suçluyordu, işte. İlk önce Aslım şimdi de Alpaslan. Telefona bakakaldığını arabanın içine dolan güçlü ışıkla anladı, arabası hızla tıra doğru giderken aceleci bir manevrayla arabanın direksiyonunu sağa kıracağı sırada sağını solunu bir anda karıştırdı ve sola kırınca araba şorampele girdi ve araba aşağıya doğru taklalar atmaya başladı. Arabanın içinde bedeni sarsılırken hayatının film şeridi gibi önünden geçtiği anlarda tek hatırladığı çığlıklar atarken arabanın içine dolan Alpaslan'ın sesiydi. Anlaşmalı evlilik, nefretten aşka ve şirket aşkı teması işlenmektedir. Yayınlanma Tarihi: 04/04/20 #1- Anlaşmalı 20.06.2020 / 29.07.2020 #1- Vurgun 25.07.2020 / 24.11.2020 #1- Anı 27.09.2020 / 07.12.2020 #1- Hafıza 29.09.2020 / 10.12.2020 #1- Ho
Uğultulu Tepeler by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 57,931
  • WpVote
    Votes 3,223
  • WpPart
    Parts 34
İngiltere'de XIX. yüzyılın ikinci yarısı, "Victoria Dönemi" olarak adlandırılan bu dönem, orta sınıfın yükselişini, gösterişli yaşamların moda oluşunu simgeler. Brontë kardeşler, kadının edebiyatla uğraşmasının hoş görülmediği bu yıllarda, önce bir erkek kimliğiyle şiirler, sonra kendi adlarıyla klasikler arasında yer alacak üç önemli romana imza atmıştır. Emily Brontë 1848'de öldüğünde dünya edebiyatının en güzel romanlarından birini, Uğultulu Tepeler'i bırakmıştır ardında. Bu Victoria dönemi romanı, kimine göre dünyanın gelmiş geçmiş en büyük aşk romanı, kimine göre her okunuşunda değişik tatlar veren çağlar ötesi bir eser, ya da insanın içine işleyen bir anlatımla dile getirilmiş uzun bir şiirdir. Ölümünden bir yıl önce bitirdiği Uğultulu Tepeler'deki kişilerin yalnızca hayal ürünü kişiler olmadığı, Brontë'nin çevresindeki gerçek kişilerden derin izler taşıdığı da bir gerçektir. Sevgi, kin, nefret, öç alma tutkusu gibi güçlü duygularla örülü bu gençlik öyküsü, patladı patlayacak bir cinsellikle doludur. Daha otuz yaşındayken veremden ölen, son derece duyarlı, hiç evlenmemiş bu genç kadın yazar, tüm canlılığıyla bu romanda vardır. Okuyanın yaşına, deneyimlerine ve duyarlılığına göre değişkenlik gösteren, farklı zamanlarda okunduğunda değişik tatlar veren, tekrar tekrar okuma isteği uyandıran bir başyapıt.
K.İ.T. II (İhtilal) by yasminiesa
yasminiesa
  • WpView
    Reads 727,301
  • WpVote
    Votes 30,172
  • WpPart
    Parts 38
Askeri | Romantik | Psikoloji ⚠️Bu kitap; K.İ.T. I (Cevapsız Sorular) kitabının devam kitabıdır. İlk önce Cevapsız Sorular'ı okumalısınız ⚠️ 'Kökten ve tümden değişim' anlamına gelen İhtilal, cevaplarını bulan soruların en güzel sonucu olmuştu. Yaşadıkları zorlu savaşta; Kah Asena ihtilalci oldu Alfa'sını değiştirdi, Kah Alfa ihtilalci oldu Asena'sını değiştirdi. 🦋 Kelebek, isminin hakkını vererek çocukluğuna küsen adamın ruhunu iyileştirken; 🐺 Alfa, isminin hakkını vererek insanlardan kaçan kızı özgüvenine kavuşturdu. Hani klasik bir tabir vardır ya 'Birlikte büyüdüler' diye... Bizim hikayemizde biraz ters işledi bu durum. Onlar birlikte büyümediler. Onlar Birlikte Çocuk Oldular! Yegane amaçlarıydı Çocuk Kalmak. Salıncak gördüğünde koşmak, yağmurda dışarıya çıkmak, hasta olduğunda sevdiğine nazlanmak, küçük bir çocuk misali sahte tripler atmak ve kahkahalarla gülmek. Bolca kahkahalarla... 🎶Kitabın ismi AliFiru'nun 'İhtilal' şarkısından gelmektedir 🎶 🐺 Alfa 💙 Asena 🐺 => Bu kitaptaki kişi, kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Gerçek kişi, kurum ve olaylarla hiçbir ilgisi yoktur! <= Kapak Tasarımı; Wattpad= DacyGazelle İnstagram= dacygazelle
K.İ.T. I (Cevapsız Sorular) -FİNAL OLDU- by yasminiesa
yasminiesa
  • WpView
    Reads 2,503,932
  • WpVote
    Votes 117,401
  • WpPart
    Parts 64
Askeri | Romantik | Psikoloji * Gizli Bir Teşkilat * Planlı Bir Soygun * Alfa ve Kelebeği MİT'e bağlı KİT'in lideri olan Alfa, kendisine verilen görevin tüm hayatını değiştireceğini hissetmişti. Görev basitti. Ünlü iş adamı Kadir Alacalı'nın evindeki kasadan teröre finansman sağlanan belgeleri (ç)almak Teorikte basit olan bu görev, pratiğe dönüştüğünde çok büyük bir kaosla sonuçlanacaktı. Çünkü soygunu Alacalı'nın kızı üzerinden gerçekleştirmesi emredilmişti. Yıllar önce ölümden kurtardığı ve görev için geçirdikleri kısa vakitte etkilendiği Hilal üzerinden... Vatanı ve kalbi arasında kalan Yüzbaşı Alfa hangi sevdasını seçecekti? Peki ya her şeyden bihaber olan Hilal, oynanan tüm bu oyunu öğrendiğinde neler yapacaktı? Cevapsız kalan tüm Sorular'ınızın cevabını öğrenmek için buyurun Cevapsız Sorular'a 🦋 => Bu kitaptaki kişi, kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Gerçek kişi, kurum ve olaylarla hiçbir ilgisi yoktur! <= Kapak Tasarımı; Wattpad= DacyGazelle İnstagram= dacygazelle
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,221,233
  • WpVote
    Votes 536,112
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.