ben
12 stories
BAŞLANGIÇ by fundakov
fundakov
  • WpView
    Reads 25
  • WpVote
    Votes 4
  • WpPart
    Parts 2
İşIerinizi yapmaya "gerekIi" oIanIa başIayın; "imkanIı" oIanIa devam edin. Bir de bakmışsınız ki, "imkansızı" başarmışsınız. AsIında hayat basittir. Her şey sizin için oIur; size rağmen değiI. OIayIar tam da doğru zamanda vuku buIur; ne çok erken ne çok geç. Beğenmek zorunda değiIsiniz; ama bu mantık hoşunuza gidiyorsa her şey daha da koIayIaşır. okuyunca beyenirsiniz bence
Üçüncü Göz (SY) by Shoanleer
Shoanleer
  • WpView
    Reads 571,675
  • WpVote
    Votes 28,542
  • WpPart
    Parts 82
Mert'in Türkiye'den Tibet'e giderek kendisini Nirvana yolunda geliştirme çabaları, Yu-Mi'nin işe karışmasıyla Kore'de son buldu. Yu-Mi ile tanıştıktan sonra geliştirdiği güçlerle Kore'ye giden Mert, kızın babasının icat ettiği cihazı korumakla görevlendirilir. Görevi veren kişi Hacı Anne'dir. Bu kadın ruhani alemde hatırı sayılır bir mevkidedir ve Mert'e yardımcı olmaktadır. Kore'de başına gelecek olayların, güçleri ile üstesinden gelmek ve cihazın işlevini bilmeden cihazı korumak Mert'in kaderidir. Bu kader yolculuğunda sizlerle birlikte ilerleyen Mert'in maceralarını heyecanla okuyacaksınız. Hikaye final yaptı ama yeniden düzenlenecektir.
Aşka Tapanlar by SadeceYildizlar
SadeceYildizlar
  • WpView
    Reads 1,124,908
  • WpVote
    Votes 30,594
  • WpPart
    Parts 45
Kadın ölümdü, Adam ise ölü. • • • NOT: Olaylar ve kişiler tamamen hayal ürünü olup bir distopya kaleme alınmıştır. Olayların gerçek olaylarla bağlantısı sadece benzerlik olabilir. Siyasi ögeler içermektedir, rahatsız olacaklara duyurulur. • • • Diğer hikayelerim: • Son • İntihara Meyilli Koyunlar • Hadi Gittik! • Tilt •Matruşka Soykırımı (Yan Kitap)
SİYAHIM by vavelolas
vavelolas
  • WpView
    Reads 1,326,997
  • WpVote
    Votes 48,917
  • WpPart
    Parts 37
Ruhumda dolaşan, bir günlük kelebeğin cesedini ellerimle taşıdım kalbime. Parmak uçlarımla son kez okşayıp koydum tabuta. O kelebek kalbimle ruhumun arasında bir araf olarak tekrar kanat çırpacak. Bir gülüş gözümden kalbime düşene dek orada hapsolacak, kelebeğim. Ya hayat bulacak, ya da sonsuzlukta kaybolacak. Şimdi o kelebek gibi bir cesetten ibaretim ben. Bir kentte mucizevi şeyler yaşanırken, evin dışında kalmış, pencereden o sıcaklığı izleyen küçük çocuklar gibi hissediyorum. Hiç varolmamış bir aşkın hüznünü yaşıyorum. Hiç olmayan birinin özlemini çekiyorum. Neydi bu hissettiğim? Bu boşluk nedendi? Ruhumu delen, ciğerlerime batan bu duygu nereden gelmişti? Yağmurla gelen o tuhaf yabancınn etkisi olabilir miydi? O yabancı bana yağmuru sevdirebilir miydi? Yağmur onun bakışları gibi düşecek miydi gözümden yüreğime? Kirpikleri, saçları yağmurla nasıl böyle uyumlu olabilirdi? O yağmurun ta kendisiydi. "Yağmur gibisin. Hatta yağmursun." "Hayır, gökyüzüyüm."
Unutamam Seni (DÜZENLENİYOR) by busevgumus
busevgumus
  • WpView
    Reads 6,113,961
  • WpVote
    Votes 20,415
  • WpPart
    Parts 19
"Bu söylediklerine inanmıyorum, hepsi deli saçması! Hafızamı kaybettim diye benden faydalanmaya çalışıyorsun! Ben asla seninle birlikte olmadım!" "Ne derler bilirsin; 'Asla, asla dememek lazım.'" Karşımda durmuş yüzünde o nefret ettiğim ukala gülümsemesiyle bakarken bütün vücudum öfkeyle cayır cayır yanıyor. O ise bu halimden memnun kalarak yüzündeki sırıtışı büyütmekle meşgul. Tamam, o gülümseme birçok kızın aklını başından alacak kadar muhteşem olabilir, ara sıra bende dalıp gitmiyor değildim ama onun kim olduğunu biliyordum. Kendini beğenmiş, küçük dağları ben yarattım tavırlarından da nefret ediyordum. Bu yüzden söylediklerinin uydurma olduğundan yüzde yüz eminim, hafızam benden son 4 yılı çalmış olabilir ama kendimi tanıyordum. Bu ukala çocukla birlikte olacağıma ölürdüm daha iyi! Bu kadar büyük konuşmamam gerektiğini öğrendiğimde her şeyin için çok geç olmuştu. *** Bu hikaye bana aittir. İzinsiz kopyalanması durumunda işlem başlatılacaktır.
Yeraltı Güneşi by hunterwinchester
hunterwinchester
  • WpView
    Reads 277,690
  • WpVote
    Votes 11,529
  • WpPart
    Parts 18
Bundan asırlar önce, bir maden kazası sonucunda yeraltındaki işçiler nefes almakla kendi kanında boğulmak arasındaki ince çizgide yürüyorken keşfettikleri uçsuz bucaksız arazi onlar için bir umut ışığı oldu. Bu şansı en iyi şekilde değerlendirerek orayı kimsenin adını dahi duymadığı, yerin metrelerce altındaki bir şehir haline getirdiler. Groundiam adını verdikleri şehirde herkes mutluydu. İnsanlar yeryüzündeki gibi bencil değildi ve iyi yetiştirilmişlerdi. Ancak, bu sevgi dolu insanların kalbine bir şey serpiştirmeyi ulaşmak için çabalayan sadece tek bir kişi vardı; Melanie. Melanie ta ki gizemli adamla tanışana kadar kendisini diğer herkesten farklı sanıyordu. Oysa vatan haini olan başkalarının da olduğunu öğrendiğinde her şey değişecekti. Ve Melanie ''yukarıdaki'' dünyadan bahsetmenin bile yasak olduğu şehirde, gökyüzünü bir kez olsun görebilmek için her şeyi göze almaya hazırdı.
Ruhsuz by argentdeesse
argentdeesse
  • WpView
    Reads 2,229,692
  • WpVote
    Votes 72,661
  • WpPart
    Parts 27
Her acı günü, her çektiği işkence, her çaresizliği bedenine, tenine ve bakışlarına işlenmiş fırtına gözlü bir adam.Sizi yakıp yıkan, her hücrenizi geri döndürülemez parçalara ayıran dipsiz karanlığına rağmen nefesinizi kesecek, kalbinizi acıtacak kadar güzel biri.Yıllarca boş bir kabuk gibi yaşayan, intikamını, masumiyetini ve en önemlisi asla sahip olamadığı ruhunu arayan bir serseri. Ayaz Haznedar. "Şarkılara neden parça deniyor biliyor musun Safir? En ihtiyaç duyduğun anda eksik bir yanını tamamlayıveriyor bir tanesi çünkü. Sen yıldızların benim için yazdığı bir parçasın Safir, dünyamın karanlığına dayanamayıp beni terk eden ruhumun yerini doldurmak için bestelenmiş, dünyanın en güzel şarkısı." Ve bu ruhsuz serserinin kalbine dokunmayı başarabilen, Safir gözlü, kırık dökük bir melek. "Ve şimdi çal benim için Safir. Var olabilecek tüm sesler sussa bile sen, benim için çal...""
Varoluş by gurhanozturk
gurhanozturk
  • WpView
    Reads 469,844
  • WpVote
    Votes 16,136
  • WpPart
    Parts 102
Macera, gerilim ve beklenmedik sürprizlerle bezeli bir hikayenin derinliklerine girmeye hazır olun. Türkiye'de pek fazla görülmeyen yerli post-apokaliptik romanlara olan açlığınızı bastıracak ve gerçekte dünyamızda böylesi bir felaket olduğunda neler olabileceğini sanki yaşıyormuşçasına hissederek okuyacaksınız. Varoluş'a hoş geldiniz. Varoluş, dört ayrı hikayenin birbiriyle kesiştiği bir romanı sizlerle buluşturuyor. Dünya büyük bir felaketin ardından ayakta kalmaya çalışıyor. Gökyüzü sürekli kapkara bulutlarla kaplı ve güneş yüzümü hiç göstermiyor. Poyraz'ın arayışında onun göçebe hayatının içerisinde bulacaksınız kendinizi ve küçük bir kıza yuva bulmaya çalıştığı macerasına eşlik edeceksiniz. Zamanının kısıtlı olduğunun farkında ve bu yüzden de tek amacı küçük kızın güven içerisinde olacağının bilinciyle ölümü karşılamak... Yıkık şehirde kendi sınırlarını çizen Reis kararlarının sorgulanmasına izin vermeyen, sert ve otoriter bir lider. Reis karşısında hiç beklemediği bir düşman buluyor. Çadır kentte ise bir imamın önderliğinde insanlar yaşam mücadelesi veriyorlar. Din adamına göre kurtuluşun önündeki en büyük engel ise ahlaksızlık... Dünyanın başka bir yerinde ise bir bilim insanı bu felaketin izine düşüyor. Yolcuğu boyunca hayatına giren yeni bir duyguyla olan mücadelesi sizleri bekliyor. Bu duygu tabi ki aşkın ta kendisi olacak. Bir yandan da felaketin gerçekte ne olduğunu ve dünyanın geri kalanına ne olduğunu keşfetmiş olacaksınız, olayın hem bilimsel hem de küresel yönlerini görme şansınız olacak. İnsanlığın en büyük mücadelesinde herkesin bir amaca ihtiyacı olacak. Herkesin bu yolda hedefi çok farklı! Aşk, aile, vatan, özgürlük, inanç başta olmak üzere. Peki senin var olma mücadelende amaçladığın şey nedir?
AŞKIN MAVİ TONU (Kitap Oldu) by BirMavihikayesi
BirMavihikayesi
  • WpView
    Reads 7,789,195
  • WpVote
    Votes 220,127
  • WpPart
    Parts 87
HERKES BAKSIN BİR :)
PERİ - Texas'ta Bir Türk Kızı SESLİ KİTAP - RAFLARDA by Gercek_Masallar
Gercek_Masallar
  • WpView
    Reads 5,567,530
  • WpVote
    Votes 6,231
  • WpPart
    Parts 25
-"Zaten beni kaçırmak istemezsin" dedim yine zorlama bir kahkaha ile.. Bir yandan da gözümü yoldan ayırmıyordum.. Ormanlık bir yola girdiğimizde hava da yavaş yavaş kararıyordu.. İçimin ürpermesine engel olamamıştım.. -"İşimiz çok uzun sürecek mi?" Yan gözle Xander'a bakmayı ihmal etmiyordum ama birden gözlerindeki yumuşaklık yerini kademe kademe anlamlandıramadığım bir sertliğe bırakmıştı.. -"Hayır.. Seninle biraz sohbet edicez o kadar.." Aptala yatmak en iyisiydi.. Ürkmeye başlamıştım ve bunu görsün istemiyordum.. -"Barda da konuşabilirdik.. Bu akşam geliyorum sonuçta.." Yine o salak ve zoraki gülümseme, bu sefer daha histerik ve panik olan ses tonuma eşlik etmek için yüzümdeydi.. -"Çok kalabalık" dedi sanki benimle konuşmuyormuş gibi.. Yolun geri kalanında sesimi çıkarmadım.. Beni öldürecek hali yoktu sonuçta değil mi?