En sevdiklerim...
5 stories
Veliaht  by filizpuluc
filizpuluc
  • WpView
    Reads 69,362,974
  • WpVote
    Votes 768,534
  • WpPart
    Parts 34
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim hemde çok ama çok sevilmişti. Söylediğinden değildi bu dediklerim. Hissettiğimdendi. O adam bana beni kocaman sevdiğini hissettirmişti. Bütün hayallerini , umutlarını , kırıklıklarını yıldız yapıp gözlerime koymuştu benim. Deniz gibi bakan kahve rengi gözlerine bende umutlarımı , hayallerimi ve kırıklıklarımı bırakmıştım. Nerede buluşuyordu adam ve kadın o zaman diye sordu bana. Ufuk'da bileşecektik biz. Yıldızlarım onun denizine düşeceklerdi. Ben onda boğulacaktım o bana karışacaktı. 'Denizi yıldızlarına talip güzelim. Düşecekler mi denize?' ------ ''Kadın kitap gibi sevmişti ama adam kitap okumayı sevmezdi'' dedim Meriç'e bakarak. Yine lanet olası gözlerim dolmuştu. Kafasını salladı acıyla gözlerime bakarken. İkimizden canı acıyordu. ''Adam okumayı değil yaşamayı seçerdi çünkü. Kadını okumak değil yaşamak isterdi...'' ------
DİRENİŞ by MustafaKelmal
MustafaKelmal
  • WpView
    Reads 279
  • WpVote
    Votes 22
  • WpPart
    Parts 6
7milyar zombi ve 80 milyon Türk . Dünyanın en güclü devleti olan Türkeyenin , Dünyayı ele geçirmeye calışanlara verdiği DİRENİŞ'i bu kitapta bula bilirsiniz ...
ELEMENT by FakeTribute
FakeTribute
  • WpView
    Reads 2,010,351
  • WpVote
    Votes 51,508
  • WpPart
    Parts 29
İnsanlık genlerde oluşan önlenemez bir mutasyon nedeniyle dört ülkeye ve dört kategoriye ayrılmıştır: Aquarium Firex Aura Earth Genlerdeki mutasyon insanların saç renklerini de etkilemiş ve her türün sembolü olmuştur. Fakat bu dört dünya devletinin bilmediği şey yeni bir türün, belki de eski insanoğlunun yeniden oluşmaya başladığıdır. Ailesi ile süper teknolojik bir sığınakta yaşayan ve bir su insanı olan Christopher sonunda yaşadığı kapalı hapishaneden kurtulacağını öğrenmiştir. Savaşı kazanmışlardır. Copyright © 2014 - All Rights Reserved
Kurtuluş: Türkiye by CrHPossitive
CrHPossitive
  • WpView
    Reads 21,904
  • WpVote
    Votes 1,560
  • WpPart
    Parts 5
#Unutulmuş: Türkiye adlı kitabın yan kitabıdır.# #Kitabın başlangıç tarihi: 10.07.2016# Hayat her zaman zordur. Ancak eğer bir zombi salgını olmuşsa ve elinizde silah, güvenli bir korunak, yiyecek, kış gününde sıcak bir eviniz yoksa çok daha zordur. Hele bir de askeri eğitim almamış korunması gereken insanlar varsa... Onlar, ZIKKIM'ın imkanlarına sahip olmayanlar. Onlar, ellerinde hiçbir şey olmamasına rağmen hayatta kalmaya çalışanlar. Onlar, uykularında bile tetikte olması gerekenler... Kitap kapağı için GrossFuhrer'e sonsuz teşekkürler ^-^
Unutulmuş: Türkiye by CrHPossitive
CrHPossitive
  • WpView
    Reads 503,405
  • WpVote
    Votes 33,529
  • WpPart
    Parts 68
Kitabın başlangıç tarihi 12/09/2015. #1 Bilim kurgu **Dikkat! Parola Yayınevi ile yapılan anlaşma ile Unutulmuş: Türkiye iki ayrı kitap şeklinde basılacaktır. İlk on bölüm tanıtım amaçlı bırakılmıştır, kalan bölümler kaldırılmıştır** 21 Aralık 2012. Maya takviminin son günü. Çoğu kişinin bir şey olacağına inanmadığı, ufak bir kesimin ise dünyanın sonunun geleceğine inandığı o 'büyük gün'. Ben de çoğu kişi gibi o gün bir şey olacağına inanmıyordum. Daha fazla yanılamazdım... 21 Aralık gününün ilk saatlerinde Dünya'nın bir ülkesi hariç bütün ülkelerinde aynı virüs yayılmaya başladı. 21 Aralık günü ailemle birlikte sabah kahvaltısı yaparken, korku dolu spikerin söyledikleri bugün bile kulağımda. Spiker, gece saat 12'yi geçtikten sonra Dünya'nın bütün ülkelerinde aynı virüsün görüldüğünü söylemişti. Virüsün kim tarafından oluşturulduğu ya da tedavisinin olup olmadığı şimdilik bilinmiyordu. Bilinen tek şey virüsün, insanları birer zombiye dönüştürdüğüydü. Spiker o kelimeyi söylediğinde kendime hakim olamamış ve gülmüştüm. Keşke gülmeseydim... Haberler bittikten sonra ailemle şaşkın bir biçimde birbirimize baktığımızı hatırlıyorum. Haberlerde söylenilenler gerçek miydi? Yoksa bizim o harika medyamız oyuna mı gelmişti? Her şeyden önemlisi şimdi ne yapacaktık? Benim okula gitme saatim gelmişti. Anne ve babamınsa işe gitmeleri gerekiyordu. Bakanlıklar herhangi bir açıklama yapmadığına göre durum o kadar ciddi olamazdı. Sonunda hepimiz hazırlanarak evden çıktık. Keşke hiç çıkmasaydık...