leylalidyaesra adlı kullanıcının Okuma Listesi
8 stories
Benden Kaçamazsın! by gumballpsikopat
gumballpsikopat
  • WpView
    Reads 14,918,030
  • WpVote
    Votes 572,217
  • WpPart
    Parts 75
"Benden uzak dur... lütfen!" dedim ağlamaklı sesimle. Dudaklarındaki acı gülümsemem içimi burktu. Ama ondan korktuğum fikrini değiştirmiyordu. "Senden uzak durmak mı? Denemedim mi zannediyorsun?" dedi sert bir sesle. Gözlerinde acı vardı, bunu görebiliyordum. İlk defa duygu duvarlarını indirmişti. "Aşığım sana! Sana deli gibi aşığım" dedi bağırarak. "Seni her yerde görüyorum, kafamdan atamadığım tek şey sensin" Duyduklarım gerçek değildi, kafamı iki yana salladım, "İstemiyorum seni!" dedim ve birkaç adım geriledim. Duygu duvarı tekrar oluştu, en son gördüğüm şey kırgınlıktı. Soğuk ifadesi geri dönmüştü. Arkama bakmadan boş sokakta koşmaya başladım, nereye gittiğim hakkında bir fikrim yoktu. "Benden kaçamazsın!" dedi eğlenen sesiyle. Sesi boş sokakta yankılanırken koşmamı durdurdum ve hızlı bir şekilde nefes almaya çalıştım. Nefesimi düzenlediğimde doğruldum. Arkama hafifçe döndüm, yavaşça bana doğru geliyordu, yanındaki lamba bozuktu, ışık hafifçe titriyordu. Durdu, ayaklarını iki yana açtı ve ellerini cebine soktu. Yüzündeki yara izi daha belirgindi. Gözlerini kıstığını gördüm, "Kendini yorma, hangi deliğe saklanırsan saklan seni bulurum" bacaklarım kendiliğinden hareket etmeye başladı. Koştum, yorulmuştum ama yine de koştum. Dar bir sokağa girdim, önüme bakmasaydım duvara çarpacaktım. "Lanet-" diye mırıldandım. Sokak bomboştu. Duvara yapıştım, beni bulmaması için dua ediyordum. Ayak seslerini duyabiliyordum, buraya doğru geliyordu. Sokağın sonunu göremiyordum ama hızla oraya yürüdüm. Çıkmaz sokaktı. Arkamı dönecekken elleri belimi buldu. Vücudum kaskatı kesildi, sıcak nefesi kulağıma değiyordu. Yavaşça fısıldadı, "Ne kadar uğraşırsan uğraş, benden kaçamazsın! Gölgeden kaçamazsın"
KESKİN by bernailm
bernailm
  • WpView
    Reads 22,877,440
  • WpVote
    Votes 915,635
  • WpPart
    Parts 118
İşte oradaydı... Muhtaç olduğum kadın korkuyla bana bakıyordu. Ona biraz daha dokunmazsam sanki ölecektim. Bu hastalıklı duygular beni resmen ele geçirmişti. Yavaş yavaş yanına yaklaştım ve tam önünde durup ona baktım. O kadar güzeldi ki... Bir papatya gibi kırılgan ve narindi. Bu eski evde bile ışıl ışıl parlıyordu. Şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. O dolgun dudakları loş ışıkta bile âdeta bir güneş gibi parlıyordu. Ona baktıkça bedenimdeki yangın beni iyice sardı ve içimden geçenleri yakarırcasına söyledim: "Yakıyorsun, Zeynep! Alev alev, cayır cayır yakıyorsun!" & Kokusunda can bulduğum, sen benim uçurumum olacaksın... Yayınlanma tarihi: 17 Aralık 2017
DÜŞ KEFENİ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 3,675,053
  • WpVote
    Votes 252,128
  • WpPart
    Parts 48
"Ah, saçları; ölümü üzerine giyinip boğazıma sarılan saçları." Tenlerinde ateşten bir mızrak, ruhlarda yanığın asil dumanı. Alınan her solukta, almaya yemin içilen canlar vâr oldu, canlar ceset oldu. Her ceset, kanlı parmaklarla açılan mezara idam edildi, aç istekler ölümün kucağına yuvarlandı. Kaderin ağır bir tebessüm sunduğu iki ruh biraraya gelmekten kaçınamadı. Siyah saçları adamın göğsüne sarıldı, saçlarındaki şehveti adamın sıcağında vâr etti ve intikam oyunu diz üstü yere çöktü. Aşk, kadının saçlarına sarıldı. Tutku, adamın ellerinde yemin içti. "Ah, elleri; ruhumun ölüsünü üzerine giyinip bedenime sarılan elleri."
ŞANS  by ucan__balon
ucan__balon
  • WpView
    Reads 2,853,770
  • WpVote
    Votes 134,370
  • WpPart
    Parts 53
" Ne oldu neden öyle bakıyorsun?" " Bekliyorum" " Neyi?" " Sana aşık olmayı, demiştin ya yedikten sonra dikkat et aşık olma diye" Dudaklarımı büzerek baktım " Şimdiye olman lazımdı ne yapalım kısmet değilmiş" ... " Az evvel sana elim bile değmemişken etkilendin mi?" Bu nasıl bir soruydu böyle? Buna cevap verebilmem için ekstra cesaret hormonuna ihtiyacım vardı. Kahvemi içerek sustum ona bakmıyordum kararlı sesiyle gözlerimi kısarak ona diktim " Fulya etkilendin mi?" Çok kızmıştım ve kendime engel olamadan sesimi biraz yükselterek cevap verdim " Allah Allah ne dememi bekliyorsun sen, bayıldım sana hadi evlenelim falan mı ( tam olarak böyle düşünüyordum ama maalesef söyleyemezdim) ben İtalya'da yaşıyor olabilirim ama Karadenizli bir ailenin kızı olduğumu unutma, böyle yakınlaşmalar evlenmeden bize ters" ... " Pardon da sen nasıl karar verebiliyorsun benim kiminle yemeğe çıkacağıma ya da çıkmayacağıma! Farkında mısın bilmiyorum ama seni tanıyalı daha ne kadar oldu da sen benimle böyle konuşabiliyorsun?" Dudakları keyifle yukarıya doğru kıvrıldı ve ayaklarını sehpaya uzattı tek kaşını havaya kaldırarak soruma cevap verdi " Seni öptüğümde, öpüşümün nasıl hissettirdiğini sorarken beni kaç gündür tanıdığının hesabını yapmıyordun" Aile Bağlarının, Dostluk ve Kardeşliğin, Doruklarda Yaşanılan Aşk'ın Anlatıldığı Enfes bir Serüvene HOŞGELDİNİZ...
İÇİNDE BİR SEN by binnurnigiz
binnurnigiz
  • WpView
    Reads 55,721,211
  • WpVote
    Votes 1,674,830
  • WpPart
    Parts 59
Sen hiç bir kitap karakterine âşık oldun mu? O, oldu. Asıl tuhaf olan ise... Kitap karakteri de ona âşık olmuştu. "O gece bir kitapla tanıştım. Kaderime giden yolda bana rehber olacak bir kitapla." (DÜZENLENİYOR.) © Tüm Hakları Saklıdır! ©
VAVEYLA by binnurnigiz
binnurnigiz
  • WpView
    Reads 33,168,432
  • WpVote
    Votes 1,337,250
  • WpPart
    Parts 44
Her şey bir ölümle başladı. Ölüm, nefreti takip etti. Nefret, intikamı körükledi. Ve aşk hepsini alaşağı etti. Yüksek kayalarda uçan kartal, kayanın en dibinde yaşayan küçük kıza âşık oldu. Onların aşkı, çığlık. Onların aşkı, feryat. Onların aşkı, acı. Onların aşkı, ölüm. Onların aşkı, VAVEYLA. Karanlıkta atılan her çığlık sahipsizdir. Ben senin karanlıkta attığın çığlığım. Seninleyim ama senin değilim.
ÖLÜMÜN DÜŞLER SAHNESİ by Zehranurpltt
Zehranurpltt
  • WpView
    Reads 610,215
  • WpVote
    Votes 34,548
  • WpPart
    Parts 47
Mavi gözlü bir dev, Yeşil gözlü ruhu güzel katil bir kadın. "Bir hikaye başlıyor; okursan ölürsün. Ölürsen, ölürüm." Kor adam, yanık bir hanın mahzeninden, gül tenli Dolunay'a sesleniyor. Kadın duymuyor, adam gülüyor. Gülüşleri kadının dikenlerine batıyor. Dolunay, karanlığın göğsünde, siyaha karışıyor. Hayır! Hayır! Bedenine dokunan yabancı eller, ölü yanının portresini çiziyor. Kadın bedenine dokunan ellerde ölüyor, adam ailesinin gözleri önünde katledilişini izliyor. Kor bir gecede, ruhlar yıldızlarla savaşırken, kadın ruhunu bulduğu adamın önünde dizleri üstüne çöküyor. Adam önünde diz çöken kadının yollarına seriliyor. Boğulduğu okyanusa aşık olmuş, kuyruğundan yanan omurgasına kadar acıya boyanmış bir kız. Kemiklerinde cehennemi kaynatmış, intikam ateşi ile yanmış değil, ateş olup intikamla yanan ve çocukluğunun külleriyle doğan bir adam. Çehresinde büyüttüğü soğuk; karanlık ve dipsiz bir kuyu kadar tehlikeli. Kalbi, cenneten bir dünya gibi. Ölümün Düşler Sahnesi cehennemin zehrini kusuyor. Bu zehir adamın avuç içlerine akıyor. Avuçlarında şifanın doğurduğu varlık, siyaha karışıyor. "Ruhumun koğuşlarında bir gardiyan dolanıyor, o gardiyan hücre, hücre seni sorguluyor. Unutursa fısılda ona; sorgulanan katil, benim kalbimin altın kafesinde yüreğimi on ikiden vuruyor."
Aşk mı, Gurur Mu? by esayrumu
esayrumu
  • WpView
    Reads 2,867,626
  • WpVote
    Votes 82,072
  • WpPart
    Parts 94
Aşk... Gurur... Her şey bir iddia ile başlasaydı... Sizce bu iki kelimeden kazanan hangisi olur? Hangisi daha yoğun yaşanır? Hangisi bizi daha çok yönlendirir? Biri için birinden vazgeçmek zorunda olsak hangisini seçeriz? Ya da ikisi de aynı duyguda harmanlanır mı? Yeni hikayemizde bu soruların cevabını arayacağız ve bakalım sonunda hangisi bulacağız? Nisa ve Semih'in dünyasına adım atarak, ikisinin de nasıl değişimler geçirip, neler yaşadığının tanığı olacağız. Bazı yerlerde gülümseyip, bazı yerlerde hüzünleneceğiz çünkü onların bize anlatacağı çok şey olacak. Bakalım siz en çok hangisini haklı bulacaksınız... Küçükken kalbinizi hiç olmadık birine kaptırsanız, geçen zamanla o yer daha da sağlamlaşsa, sonrasında da onun sizi fark etmesi için bir şansa kavuşsanız ne yaparsınız? Nisa için büyük bir şanstı Semih'in yanında çalışacağı dört ay. Tabi bu işe başlarken attığı adım aslında büyük bir yalandı. Yalanla başlayan bir şeyin devamı sizce nasıl olur? Nisa bize bunun nasıl olduğunu anlatmaya çalışacak bakalım başarılı olabilecek mi? Hepimiz eskilerin "Büyük lokma ye, büyük konuşma!" lafını biliriz. Sizce bu sözü Semih'in duyması için kaç yıl geçmiş olmalı. Çünkü ettiği büyük laflar, boğazında kalacak. Tabi öğrendiği gerçeklerle de olaylar çok farklı noktalara ulaşacak. Üstelik 'yalan' konusunda çok katı olan biri, hayatının en önemli adımının bunla şekillendiğini öğrense... Mantığı ve kalbi arasında sıkışıp kalsa... Sanırım onun yerinde olmayı hiçbirimiz istemezdik. Aşk mı, Gurur mu? Bakalım sizin seçiminiz hangisi olacak? ;)