EN SEVDIKLERIM❤😍💜
38 stories
Sonbahar Rüzgarları by LaleSarhan
LaleSarhan
  • WpView
    Reads 216,491
  • WpVote
    Votes 29,656
  • WpPart
    Parts 52
Ölümün mevsimidir sonbahar... Sonbaharda seçeneği yoktur yaprağın, dökülmekten başka. Sararmak, dökülmek, sonrası ölüm... Tıpkı insanın ölümü gibi. Ben de tıpkı o sarı yapraklar gibi meçhule savrulurken rastladım ona. Bu kez önümde seçeneğim vardı. Ya ölümden kaçacaktım ya da ölüme aşık olacaktım. Ölüme aşık olur mu insan dedim, cevabını şairin sözlerinde buldum. Aslında yaprak sıkılmıştı ağaçtan bahaneydi sonbahar... Aslında ben sıkılmıştım hayattan, yaşamam için bahanemdin sen benim...
PERİ ve KUZGUN by Esra269
Esra269
  • WpView
    Reads 4,348,496
  • WpVote
    Votes 59,398
  • WpPart
    Parts 16
"Ona bir bak! Onunla beni bir arada düşünebiliyor musun gerçekten?" ☙ ❧ "Onu istemiyorum! Onunla ilgili hiçbir şey istemiyorum. Onu görmek bile istemiyorum ama sen ikimizi bir araya getirmek için canla başla çabaladığından onu sürekli görmek zorunda kalıyorum!" ☙ ❧ "Beni hayata döndürecek kadın o mu? Ona dönüp bir baksana! Hiç bana benziyor mu? Birbirimizin ne kadar farklı olduğunu göremiyor musun?" ● O Kuzgun'du. Kuzgunlar gece gibi siyah olurdu. Gecenin karasını kanatlarında taşır, yüreğini de siyaha boyayan duygular gözlerinden okunurdu. Asla acısını belli etmez, asla gün ışığına aldanmazlardı. Aşkın varlığını dahi bilmezler, onu görmek ve solumak istemezlerdi. Karanın rengini almış ruhları, bir sis gibi hareketlerine yayılırdı. Kuzgun yakardı; siyahıyla, gecesinin acısıyla, sevişiyle ve acısıyla. O ne kadar siyahsa, ben o kadar beyazdım sanki.Gece gibi kara bakışlarına bakıyor ve görsün istiyordum. O kadar derin, o kadar koyu ve o kadar çok şey anlatan bir bakıştı ki, içim titredi. Peri'si olarak ona tutunmak, o bakışlardaki acıyı ve çaresizliği ondan alıp sonsuza kadar yok etmek istedim. Bana ihtiyacı vardı ve bunu dile getiremiyordu. Çünkü çok gururluydu. Çünkü gururun onu koruduğunu düşünüyordu. Oysa gurur, bizi hayattaki güzel şeylerden alıkoyuyordu: cesaretli olmaktan, korkusuz olmaktan, sevmekten. Ona, "Yeter artık," diye fısıldamak istedim. "Görmelisin artık beni. Ve teslim olmalısın..." Ama hiçbir şey diyemedim. Biz kelimeler hakkında ne bilirdik ki? Ve duygular hakkında? Konuşamayacak kadar yoğun duygular boğazımızda düğümlenirken titrerdik ancak dil kemiğe bürünüp de söze gelmezdi. Su bütün sızıları dindirirdi ama suyun sızladığını kimse bilmezdi. Gözlerimi kapatmak istedim. Suyun sızısını içimde hissetmek istedim. Sızılarımı dindirebilseydi, ona ne derdim? AŞK SERİSİ 4. KİTAP
CEHENNEM ÇUKURU by GlgeAtabey
GlgeAtabey
  • WpView
    Reads 821,469
  • WpVote
    Votes 5,290
  • WpPart
    Parts 5
Herkesin bir derdi vardı bu Dünya da. Kimisinin karnı açtı , kimisinin pırlantası küçük. Kimisi yeni bir araba isterdi. Kimisi , çocuğuna bisiklet alacak parayı. Daha niceleri vardı Dünyada. Bazı insanlar çöpten çıkarırdı ekmeğini , bazıları bayat diye çöpe atardı. Kimisi , yanından geçen dilenciyi görmez , başka biri acıyan gözlerle bakardı. Ama hep bakarlardı. Belki vicdana gelir, birkaç kuruş atarlardı önlerine. Öyle ya ! O zaman vicdanları rahat ederdi. Onlar yardımını etmişlerdi. Tuana 'da onlardan sadece biriydi. Öylesine yanından geçilip giden , dilencilerden sadece biri. Sokak çocuğu derlerdi onun gibilerine. Oysa kimsenin aklına gelmezdi , sokaklar çocuk doğurmazdı ki . Işıl ışıl kafelerin önünden geçerken beresini daha fazla aşağı çekti Tuana. Kimsenin onu görmediğini bilse de bazen utanırdı üstündekilerden. Hele yanından geçip giden kızların kıyafetlerini gördükçe daha fazla nefret ederdi yaşadığı sokaklardan. On sekiz yaşında bir genç kız gibi değil de , bir erkek çocuğuna benzerdi çoğu zaman. Bu da işine yarardı çoğu gece sokaklarda. Üzerinde erkek montu , başında saçlarını kapatan beresi , kirli elleri , isten görünmeyen yüzüyle . Bilmediği ışıltılı dünyanın yanından geçip gitti. Geceye geçireceği sığınağına geldiğinde , kocaman bir küfür etti ağzına yakışmayan. Sokaklarda bunu da öğrenmişti genç kız.
Kırık Mavi by Krepimsi
Krepimsi
  • WpView
    Reads 583,664
  • WpVote
    Votes 21,523
  • WpPart
    Parts 37
"Eliz ateşle oynuyorsun." diye mırıldandı ılık nefesi tenimi gıdıklarken. "Ben..." dedim biraz daha cesurca gözlerine bakarak. "Ben ateşle oynamıyorum Demir. Ben ateşin ortasındayım, onu tanıyorum ve..." "Ve buna rağmen yanıyorum." diye bitirdi benim cümlemi. Doğduğundan beri karanlıkla boğuşan bir adam, hayatında değer verdiği herkesi kaybetmiş bir kadın. Hayatın onları kesiştirdiği noktayı okumaya ne dersiniz? *** (Kapak için @uyuyanwampir'e bolca teşekkürler.)
HAYATIM(TAMAMLANDI) by -ebrum-
-ebrum-
  • WpView
    Reads 8,496,735
  • WpVote
    Votes 28,677
  • WpPart
    Parts 9
İlk 4 bölüm tanıtım amaçlıdır. Hikayenin tamamı için dreame hesabıma beklerim :) Linke profilimden ulaşabilirsiniz...
KAÇIŞ 1 GÜN Daha #Wattys 2017 by GlgeAtabey
GlgeAtabey
  • WpView
    Reads 6,081,261
  • WpVote
    Votes 16,957
  • WpPart
    Parts 12
"Korkuyor musun ?" diye sordu. Nehir başını kaldırmadan sadece kafasını salladı. Adamın kokusuna karışmış sert içki kokusu genzini yakmıştı. "Hım demek öyle " dedi fısıltıyla.." O zaman neden buradasın ? Buraya beni memnun etmek için geldiğini biliyorsundur herhalde " Nehir başını kaldırdı. Bebek mavisi gözleri adamın karalarıyla buluştu. "Zorla getirdi " dedi zor çıkan sesiyle. "O zaman ne yapacağız " dedi elinin birisini duvara yaslayıp. Nehir cevap vermedi. "Şöyle yapalım o zaman güzellik , ben seni o adam dan kurtarayım sende bana unutamayacağım bir gece yaşat ne dersin " Emir tuğra eğer sarhoş olmasaydı muhtemel bu sözleri söylemezdi. Bunda içkisine katılmış ilacın etkisi de büyüktü muhtemel. "Yani beni o adama vermeyecek misin " dedi umutla. "Hayır , seni o adama vermeyeceğim ama bu gece seni istiyorum karşılık ver " dedi acımasızca..
DAYANILMAZ (Araf - 4) by asknnur
asknnur
  • WpView
    Reads 1,060,371
  • WpVote
    Votes 3,639
  • WpPart
    Parts 7
HİKAYE KİTAP OLACAĞI İÇİN YAYINDAN KALDIRILMIŞTIR! Araf Serisi 4. Kitabı * Deniz fenerleri, gemiler için bir yol göstericidir. Görevi gemilere, gecenin en karanlık anında ışık olmak, sisin en yoğun olduğu anda kurtarıcı olmak, tehlikeler hakkında onları uyarmaktır. Peki ya deniz feneri artık tüm bunları yapamayacak kadar yorgun hissettiğinde ne olur? Işığı artık aydınlatmadığında ve artık amacını bile unuttuğunda... İşte o zaman yeni bir amaç çizmenin, hatta onu onaracak kadar yetenekli birini bulmanın zamanı gelmiş demektir. * +18 ÖGELER İÇERMEKTEDİR. * 26.07.2018 TARİHİNDE YAYINLANMAYA BAŞLAMIŞTIR.
Bal Bela (Kitap Oldu) by CaglaFulya
CaglaFulya
  • WpView
    Reads 741,146
  • WpVote
    Votes 6,571
  • WpPart
    Parts 14
• Aşktan Adamlar - I • Buz gibi soğuk bir adamın, sıcacık bir yüreğe sahip kadınla olan imtihanıdır, Bal Bela. Birbirlerinden delicesine nefret eden iki yetişkin onlar, aynı zamanda birbirini delicesine isteyen... Öykü, geçmişin hayaletleriyle savaşırken kimseye göstermediği karanlığını sadece Poyraz'a sunar. Poyraz, çevresine ördüğü duvarların minicik kızgın bir kadın tarafından yıkılmasıyla bozguna uğrar. Bal Bela, birini sevmeyi istemeyen bir adamın ve sevilmeye ihtiyacı olan bir kadının hikâyesidir. Bal Bela, aşkın iyileştirici gücünün hikâyesidir. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ "Sen gerçekten tam bir belasın," dedi gülerek. Sonra ciddileşti. "Ama en güzel bela. Hatta, Bal Bela." "O tatlı bela olmasın?" dedim, soru sorar gibi bir tavırla tek kaşımı havaya kaldırarak. "Hayır Öykü," dedi Poyraz, tek nefeste. Başını iki yana salladı. "Kesinlikle hayır," dedikten sonra duraklayarak, uzun parmaklarını yanağımda dolaştırdı. Bana en güzel gülümsemelerinden birini bahşedip, konuşmaya devam etti, o derinden gelen etkileyici sesiyle. "Tatlı kelimesi yetersiz kalır, tarif edemez seni. Ancak bal olabilir bu, bir sürü çiçekten yapılan. Onlarca çiçek özü bir araya toplanıyor ve belki de yeryüzündeki en tatlı şey meydana geliyor. Senin gibi... Her şeyden biraz var sende, tıpkı bal gibi. Gözlerin rengini ondan almış ancak onu bile kıskandıracak güzellikte. Hiçbir şeyin tatlı olmadığı kadar tatlı olan bal... O sensin ama bir o kadar da başa belasın, Bal Bela." ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ 16 Yaşından büyük okuyucuların okumasını tavsiye ederim. Hikâyede yetişkin içerik bulunmaktadır. Bal Bela, kitap olduğu için yayından kaldırılmıştır. Tanıtım amaçlı ilk üç bölümü yayındadır.
SERÇE ❦ by Esra269
Esra269
  • WpView
    Reads 6,993,074
  • WpVote
    Votes 277,321
  • WpPart
    Parts 54
"Benimle evlenir misin?"dedi genç kadın.Bir elini gergince, sallanan platin halka küpelerine götürmüş, genç adamın cevap vermesini bekliyordu.Adamın güçlü, ortama hakim duruşu karşısında bütün özgüvenine rağmen kendini küçücük bir serçe gibi hissediyordu. Genç adamın şahini andıran keskin bakışları, yaptığı teklifle donuk bir hâl aldı. "Efendim?"Dedi kulak kabartarak.Genç kadının yaptığı teklifle bozguna uğradığı belliydi.Kaskatı kesilen bedeni, elinde parçalamak istercesine sıkı sıkı kavradığı viski bardağı dışında tekliften hoşlanmadığını belli eden bir şey yoktu. Bakışları genç kadının narin yüz hatlarında ve tereddüt dolu mavi gözlerinde gezindi. Genç kadın, onun bakışlarının yoğunluğundan etkilenerek, topuklarının üzerine kıpırdandı. Müzik ortamın sessizliğini bastırıyordu ama genç kadın daimi bir sessizliğin ortasında kalmışlar gibi hissediyordu. "Benimle evlenir misin?" Hayatında ilk kez bir adama evlenme teklifi ediyordu. Evlenmesi gerektiğinden gözüne en iyi seçenek olarak, Mahir Sancak'ı kestirmişti.Babası devreye girip, ortalığı yıkıp dökmeden önce en azından adama kibarca evlilik teklifi etmeyi düşünmüştü.Babasının planladıkları yanında, genç kadının bu düşüncesi insanın kulağına dalga geçer gibi geliyordu ama Merve'nin başka bir seçeneği yoktu ne yazık ki. Mahir Sancak olmak zorundaydı. Ama gelin görün ki adam hiç de onunla evlenecek gibi görünmüyordu. Düz, sabit bakışlarla, "Siz ne dediğinizin farkında mısınız Merve Hanım?"derken sesine yansıyan hoşnutsuzluk, canını sıkmamış değildi.