Ada isimli bir kız bir gün dışarıda gezerken turkuaz renkli bir taş bulur tam da eragon kitabını bitireli 5 gün olmuştur o yüzden biraz da heyecanlanır ama sonra heyecanı birden söner sonuçta ejderha diye birşey yoktur ve olsa bile o kadar şanssız birine denk gelmez ama bilmediği birşey vardı ejderhalar var ve o süvari seçildi işte bu kitapda onun ve ejderhası silvia nın yaşayacağı maceraları anlatıyor... Not:Eragon kitabını okuyanlar bu kitabı daha iyi anlayabilirler ama okumayanlar için biraz özet geçelim öncelikle süvariler zihin okuma gibi şeyler yapabilir ama karşısında ki kişi de süvariyse veya elf veya büyücü ise zihin engelini aşıp öyle içeri girebilir ayrıca bunlar ejderhalar elfler ve büyücüler için de geçerli süvariler büyü yapabilirler ama antik dilde yani elflerin dilinde büyü yapabilirler ve birisi antik dilde konuşurken yalan söyleyemez. En güçsüz elf bile bir insanı yenebilecek güçdedir çok hızlıdırlar, ne kadar zarif olsalar da çok güçlüdürler ve Vücutlarının hiçbir yerinde tüy olmaz (tabiki saçları ve kaşları hariç :D ) süvarilerin de kulakları zamanla sivrileşir ama elflerin ki kadar olmaz. Özeti geçiyoruz o zaman hikaye başlasın!...

"Ne olduğunu bilmediğimiz bir şeyi arıyorduk. Uğruna uzun yollar kat ettik. Köprüler geçtik, denizler aştık. Gerçeği anladığımızda eve dönecek kadar ömrümüzün kalmadığını fark ettik. Ve şimdi korkuyoruz" Bu öyküde insanlığın içine düştüğü büyük buhrandan kurtulmak için yola çıkışını, bu yolda karşılaştıkları maceraları okuyacaksınız.