KbraKse194 adlı kullanıcının Okuma Listesi
2 stories
Mardin'de Töre (Tamamlandı) by casperr_
casperr_
  • WpView
    Reads 738,243
  • WpVote
    Votes 24,177
  • WpPart
    Parts 87
~Standart bir töre hikayesi değildir.~ Nisan Yılmaz... Yaşarken ölmek ile ölmek arasındaki o farkı daha yedi yaşında öğrenen yalnız, kimsesiz olduğunu düşünen ve umursamaz işinde başarılı bir kadındı. İdoldü, etrafındakilere bir meşale gibi yol gösterirdi. Sevdiklerini bir anne gibi korur, kollardı. Kendisi yanardı ama etrafındakileri hayatta tutar, onlara umut ışığı olurdu. Kimseye meşalenin yandığını düşündürmezdi. Rüzgar hızla eserdi ama gücü onun ateşini söndürmeye yetmezdi... Onun ateşi acılarından ve geçmişinden gücünü alırdı. Hangi rüzgarın buna gücü yeterdi ki? *** "Bir adam bana aşık oldu. Onu kendi elllerimle öldürdüm ve sen bana aşık olduğunu söyledin. Söylesene, ya seni de öldürürsem?" "Ölürken göreceğim son insan olacaksan dünyanın en şanslı adamı olduğumu düşüneceğim." *** Hayat, herkese adil davranmıyordu. Bunu biliyordu zaten ama yine de belki bir gün inancının kalmadığı şansın garip bir şekilde yüzüne güleceğini de... Beklemiyordu aslında. Nisan Yılmaz olmak güçlü bir kalkana sahip olmak demekti. Ve hayır, o kalkanı soyadı ona vermemişti. O kalkan Nisan'ın ellerini yara bere içinde bırakarak oluşmuştu, onu güçlü tutmak için. Sevememek ve sevilememek onun hatası değildi. Nisan Yılmaz, hayatını kendi elleriyle yaratmıştı ve kendi elleriyle yönlendirmiştı, hatta hikayesinin sonunu da kendi elleriyle şekillendirecekti.
KURŞUN by justrespire
justrespire
  • WpView
    Reads 1,078,148
  • WpVote
    Votes 49,915
  • WpPart
    Parts 48
"Adios amigo." Söylemeyi en çok sevdiği cümlelerden biri olmuştu her zaman. Arkasında bıraktığı cesetlere bakarak söylerdi bu iki kelimeyi ve yüzündeki gülümsemesiyle uzaklaşırdı. Nedeninin ne olduğunu sorgulamadan yerine getirdiği emirler yüzünden ölen onlarca insanın hepsine söylemişti. Kısa bir zamanda nam salmıştı. Acımasızlığıyla, yalanlarıyla, mükemmel saklanışıyla ve elbette ardında bıraktığı cesetlerle. Şu ana kadar her emri sorgusuz sualsiz yeri ne getirmiş ve en ufak bir hata yapmamıştı. Ama ne yazık ki bu durum değişecekti. Sonunda biri, gözlerini açacaktı. * Toplantı odasına girmeden kıyafetimi son kez düzelttim ve derin bir nefes aldım. Heyecanlı sayılmazdım onlarla tanışacağım için ama insanların bir kadın olduğumu öğrendiklerinde verdikleri tepkiyi izleyemeye bayılıyordum. Kapıyı yavaşça itip içeri girdim ve onlarla karşılaştım. Ama en önemlisi, onunla. Hayatımda bu kadar yer edineceğini ve gözlerimi açacağını bilmeden etkileyici bakışlarımı göndermiştim o gözlere. Hemen de çekmiştim. İçeridekiler bana anlamadan bakarken hafif sıska genç adam yanıma geldi ve yüzümdeki sırıtışı genişletecek cümleyi mırıldanarak karşımdaki adamların ağızlarını açık bıraktı. "Tanıştırayım, Kurşun." Akıllarından geçen soruları biliyordum. Bu kadar ceset buna mı ait? O nasıl bir katil olabilir? O meşhur Kurşun, bir kadın mı?