TEOGU SİKLEMEYEN AMA TEOGUN SİKECEĞİ ÖĞRENCİNİN YAZDIĞI GÜNLÜK.

Nefisin mk

Bir müslüman nasıl din kardeşi ağlarken susabilir?

Merhaba, Bu yeni hikayem ve çok korkutucu hoş bir yapıya sahip olduğunu düşünüyorum. Bence kesinlikle ilk 3 bölümü okumadan beğenmedim yorumunda bulunmayın. Ben gerçekten çok etkileyici olduğunu düşünüyorum. Deminde tam Cin başlıklı bir hikaye yazacaktım başlığı attım birden kaydedildi dedi. Ben basmamıştım. Daha sonra bakıyım diye sayfayı yenilediğimde ben harflerden sadece en baştakini büyük yapmıştım. Oysa şimdi hepsi büyüktü. Bunlar daha ilk bölümden yaşadıklarım. Yazarken bende biraz korktuğumu söylemek isterim bu olaylardan dolayı. Gerçekten psikolojiniz etkilenebilir bu uyarımı ciddiye almanızı öneriyorum. UMARIM BEĞENİRSİNİZ.

Adel, hayatın yükünü taşıyamadığına karar verdiği bir günde, kendini bir uçurumun ucunda geride kalan her anısıyla vedalaşırken buldu. Gözleri daha fazla gözyaşlarını taşıyamazken kollarını iki yana açtı. Bir adım ilerledi ve rüzgâr saçlarını savurdu. Her şeyin bittiğini düşündü. Ona karşı sevgisini hiç gösterememiş annesinin tavırlarının, babasının yabancılığının, her gece başını yastığa yalnız koyuşlarının, soğuk odasının o kasvetli havasının... Her şeyin. Rüzgâr tekrar bedenine saldırırken bu sefer savrulan tek şey saçları olmadı, dengesini kaybederken kendini boşluğa bıraktı... Ve tam son anda beline dolanan ellerinin sahibiyle hayatı hiç olmadığı kadar değişti. O adam, ölüme meyilli bir kızı onu yaşatacak kadar çok sevdi. Yıkık bir ailenin, prenses ve kurbağa masalının, her an varlığını sonlandırmak isteyen bir kadınla onun için her şeyi göze alabilecek adamın gri hayatlarının deniz kokan hikâyesi... "Genelde küçük adımlar atan kadınımın bana koşarak gelmelerini sevdim ben." Bu kitap Epsilon Yayınevi ile 2016 yılında raflarda yerini aldı.

Her insanın yaşadığı zamandan ölene kadar olan geçen sürede sırları olur. Sırları ve sırların peşinden sürüklediği yalanları... Kimileri için önemsiz gibi görünse de sırlardan bazıları bilinmezliklerin kapılarını ardına kadar aralar. Bazıları ise tamamen yok olup gider. İnsan kendisini yiyip bitiren derecede rahatsız edici bir sırra sahip olduğu zaman bu sırrı saklamak için yalan söyler. Her şey ufacık, ama bir o kadar da utanç verici bir sırla başlar ardından da yalanlara... İşte bu hikayedeki sırlar bazı kapılar aralayacak. Ardından da söylenen yalanları ortaya çıkartacak. Yıllardır çok yakın arkadaş olan üç kızın arasını bozacak. Çünkü bu sırlar ikisine de aynı beklenmedik şeyler yaşatacak. İşte sırlar bu kadar güçlüdür. Ve bu satırları okurken bana "Benim asla bir sırrım olmadı." demeyin. Çünkü hepimizin sırları vardır...

İstanbul... bir genç kızın hayatını değiştiren şehir. Her şey o metrobüs ile başladı... Bazen seçim yapmak gerçekten her şeyden daha zor olabilir. Ve istemediğin halde hayatını değiştirirsin...