IremDanmaz adlı kullanıcının Okuma Listesi
90 stories
DÖNÜLMEZ YOL  by uzaydayasiyanbiri
DÖNÜLMEZ YOL
uzaydayasiyanbiri
  • Reads 19,458
  • Votes 1,308
  • Parts 20
Açelya arkadaşı ile gece clubüne gider. Ama içkiyi fazla kaçırır ve sarhoş olur sabah ise hiç tanımadığı bir adamla yattığını fark eder, işte açelyanın hayatı o günden sonra tepetaklak olur.
AZAZİLİN İNİ by ebyide
AZAZİLİN İNİ
ebyide
  • Reads 252,234
  • Votes 20,765
  • Parts 12
Tesadüfün üç kurşunu vardır. İlk ikisinden kaçsan bile üçüncüsü tarafından vuruluyorsan, kaderin orada yeniden yazılıyordur. Bazen isabet eden bir kurşun, sıyıran iki kurşunun açabileceği darbeden fazlasını tek seferde açıp, hiç edebilir emeklerini ve kaderin doğan güneşi yakabilir tenini. Belçin Darya Tekin, bir gece vakti her zaman bildiği yollardan geçerken sonunun farklı olacağından, o gece kayan bir yıldızın tesadüfün ateşini yakacağından habersizdi. Hazar Cihangir Soykan, bir gece vakti ilk kez bilmediği yollardan geçerken sonunun aynı olacağından, o gece kayan bir yıldızın yaktığı tesadüf ateşinin onun ocağında söneceğinden habersizdi. Azazilin ini o gece Azazel'in kalbinde, bir kapının arkasında gizliydi. Belçin Darya, kuzeni ile eğlenmek için çıktığı gece o kapıyı aralamak ve ardındaki yabancıya yardım etmek zorunda kalırken, çevresi tarafından umutsuz gözlerle bakılan kaderi bir çift göze değince değişecekti. Hazar Cihangir Soykan'ın yolları, Belçin Darya'ya çıktı; denizde olmayan iz, onun gözlerinde saklıydı. Bir gece vakti kader yeniden yazıldı, gündüz tesadüfle yazılanı kabul etti.
PAZİN (+18) by mrsviia
PAZİN (+18)
mrsviia
  • Reads 883,750
  • Votes 31,864
  • Parts 30
"Sakın!" diye bağırdı duygu duvarını kırarak. "Eğer o silahla kendini vurursan bunun dönüşü olmaz Efil!" Acıyla kahkaha atmaya başladım. Herkes benim bunu yapacağımdan o kadar emindi ki, korkuyorlardı. Haklılardı da. Yapacaktım. "Niye?" diye fısıldadım gülümsemem yüzümden yavaş yavaş silinirken. "Bu silahı bana yıllar önce doğrultan sen değil miydin? Bu silah benim sonum olacaktı zaten şu an seni korkutan şey ne Karan!" Cevap vermedi. Veremedi. Dudakları lâl oldu bu gece. Korkuyordu. Beni kaybedecek olmaktan korkuyordu. O korkmazdı, onun istisnaları olmazdı. Ben hariçtim. "Nefretten aşk doğamaz demiştin." dedim tüm uzuvlarım acıyla sızlarken. "Haklıydın. Biz nerede başlarsak orada biteriz. Nefretin benim sonum olmasına izin vermeden ben kendi sonumu yazıyorum." "Yapma Savcı." dedi ben silahla ateş etmeden hemen önce. "İnsanlar yanılır ama ben yanılmaz demiştim ya sana, ilk defa haklı çıktın. Yanıldım. Nefret aşka dönüşürse şayet, o adamı kimse tutamaz. Aşk gerçekten her şeyi yenebilecek olan tek duyguymuş çünkü." "Duygulara yeri olmayan sen mi söylüyorsun bunu? Aşk nedir bilmiyorsun bile!" "Evet!" dedi bağırarak. "Aşk nedir bilmiyorum, tek bildiğim senin yanında kendimi kaybettiğim. Kalbimin hızlanmasını sağlayan, tek bir gülüşünle bana tüm dünyayı yaktırabilecek güce sahip olan tek kadın sensen ve buna aşk denmiyorsa ben hastayım Savcı. Ben yenildim." Bu cümlenin devamını duymaya hazır değildim. Söyleyemezdi. "Ben senin yenilmeni beklerken, ben sana yenildi-" Başımı ağır ağır sallarken cümlenin devam etmesine izin vermeyerek, acımadan iki el silah sesinin duyulmasını sağladım. Bedenim yere kapaklandı. Tüm feryat dolu sesler umurumda olmadı ama diz çökmem için bana emreden Karan Kızıltuğ'un gözyaşları içinde yerde diz çöktüğünü görmek bu gece için en kötü ikinci şeydi.
MECRUH DÜŞLER by nisanvibe
MECRUH DÜŞLER
nisanvibe
  • Reads 1,276
  • Votes 134
  • Parts 19
❝İnce bir ruhun içine hapsolmuş kötü huylu büyüyemeyen bir kız çocuğu. Bazı sırları vardı, karanlık gecelerde şeytanla ortak olduğu.❞ CEHENNEMİN AĞZI, birinci kitabıdır.
İTİBAR PALASI by Elif_Kiriscii
İTİBAR PALASI
Elif_Kiriscii
  • Reads 10,820
  • Votes 984
  • Parts 28
Büyük bir kumpas. Palaslı'ların sergisinden çalınan değerli antikalar. Ve suçlanan Alara Yücesoy. İTİBAR VE İHTİRAS... İhtiras ateştendi, tıpkı Alara Yücesoy gibi; bazen alevler içinde yanar, bazen de soğuyarak kül olurdu. İtibar ise palastandı. Bir adama sımsıkı kenetlenmek, Alara Yücesoy'un yirmi yedi yıllık yaşamının en büyük ilk dönemeciydi. Beraber oldukları sabah uyandığında, Yiğit Uygar Palaslı'nın kokusu yatakta ama varlığı çok önceden yataktan ayrılmıştı. Bu öyle bir soğukluktu. Yatağın baş ucundaki küçük bir kağıt parçasına yazılan iki cümlenin içerisinde kalem delikleri vardı; harfleri bir araya getirirken kâğıdı parçalamaktan son anda vazgeçen bir saldırganlıkla yazılmıştı. Saldırganlığı yazdığı sekiz dokuz kelimeyle veda eder gibi değil, Alara'nın kalbini nefretin kollarına bırakır gibiydi. ❝Hesaplaşmamız gerekenleri şimdi hesaplaşmayacağız Alara. Geceyi de yaşanmamış say.❞ Bu cümleler bir veda değil. Bir vedadan çok daha fazlasıydı. Bu açıkça bir savaş ilanıydı. Yiğit Uygar Palaslı'nın satırlarında ihtirasa karışan bir öfke ve Alara'nın ihanetine duyduğu inanç vardı. Ve Yiğit kadar kimse, ihanetle körüklenerek yakıp yıkamazdı. Onların tehlikeli, 'itibar palası' oyununa ortak ol. Bu savaşı kaçırmak istemeyeceksin.
KURT KAPANI by queenofechoes
KURT KAPANI
queenofechoes
  • Reads 166,599
  • Votes 7,706
  • Parts 17
Bir adamın evlilik teklifini reddederken iki defa düşünün. Sonrasında siz ona teklif etmek zorunda kalabilirsiniz. 💦 "Ne düşünüyorsun?" dedim daha fazla dayanamayarak. "Kabul edecek m-" "Sana teklif ettiğim ettiğim günü hatırlıyor musun?" dedi sertçe araya girerek. Avcundaki bardağı sıkıca kavramıştı. "O kahrolası eteklerinden birini giymiştin. Ayağa kalktığında restorandaki tüm pezevenklerin çatal düşürme bahanesiyle eğildiği o kırmızı mini eteğin." Yutkundum, hatırlamasını beklemiyordum. Ayrıca aramızdaki güç dengesinin yavaş yavaş ona kaymasıyla oldukça gerilmiştim. "Seni düşledim. Beni reddettikten sonra, eve geçtim ve altımda kaldığın, çırpındığın onlarca sahneyi hayal ettim. Senden hoşlanıyordum. Kara sevdaya bağlayacak kadar şuursuz değildim ama benimle evlenseydin, her gece, seninle aşkla sevişirdim." Yanaklarım kızardı ve bu, onu eğlendirmiş gibiydi. "Yanaklarının kızarması bile yapmacık, değil mi Nazenin?" Bardağı gürültüyle bırakıp eğildi, kalın kolları üzerime üzerime geliyordu. "Teklifine ne cevap vereceğimi mi merak ediyorsun?" Başımı aşağı yukarı sallarken bir tutam saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Seni bu masaya yatırıp becermemek için kendimi çok zor tutuyorum. Şimdi güzellikle kalkar, benimle lavaboya gelir ve o tatlı kıçını benim için açarsın." Güneş yüzüme düşmüş gibi hissederken bu anımdan yararlanıp genişçe gülümsedi. Parmakları çeneme çıktı, baş parmağıyla alt dudağımı okşadı. "Seni duvara dayar ve sertçe beceririm. Restoran çığlıklarınla inler ve içinden çıktığımda, bacaklarını kapatamayacak hale gelirsin. Eğer bunu kabul ediyorsan seninle siktiğimin evliliğini yaparım Nazenin."
KUSURSUZA İPTİLA || Yakında by adoranightt
KUSURSUZA İPTİLA || Yakında
adoranightt
  • Reads 9,764
  • Votes 1,029
  • Parts 2
Rahatsız olacaklar için, bolca argo kelimeler, madde, şiddet ve +18 ögeler vardır. Ergen, toksik ve 'etik etik' diye kendini yırtan fakat bu tür kitaplar okuyan garip varlıklar için uygun değildir. WATTPAD PLATFORMUNDA "KUSURSUZA İPTİLA" ADLI İLK VE TEK KİTAPTIR!!
Kural Dışı (+18) by zeynepclkzc
Kural Dışı (+18)
zeynepclkzc
  • Reads 2,437
  • Votes 346
  • Parts 3
Bağlanmak yasak. Aşık olmak kural dışı. Sadece tutku. "Bizim hikayemizde aşık olmak kural dışıydı. Ama ben... En tehlikeli adama kalbimi teslim ettim." Lizge Kıvanç, kendi dünyasını katı kurallarla örmüş, sınırlarını belirlemiş, kalbini ve ruhunu korumaya almış bir genç kadın. Geçmişin gölgesinde saklanan, yasaklara saygı duyan ama içinde fırtınalar kopan Lizge kendi kabuğunda yaşarken, dokunulmazlık zırhını hiç indirmemiştir. Ta ki Arvas Koral ile karşılaşana dek. Arvas Koral, güçlü, karanlık ve etkileyici bir adam. O, sadece tek bir kural koyar: Aşk yok, sadece tutku. Lizge, kendi katı kurallarından sıyrılıp daha özgür yaşayabilmek için ona sunulan o teklifi kabul eder fakat ger türlü kurala uyan Lizge, istemeden bu kuralın dışına çıkar. Lizge ve Arvas'ın birbirine dokunduğu anlarda, geçmişin zincirleri kırılırken yeni ve daha önce hiç tatmadıkları duygularla tanışırlar.
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Reads 31,879,608
  • Votes 1,526,366
  • Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
ELZEM by adoranightt
ELZEM
adoranightt
  • Reads 333,949
  • Votes 14,352
  • Parts 14
•Travmalarla dolu bir kadın ve onu sevmekten hiç bir zaman vazgeçmeyen bir adam• "Çünkü çok güzelsin. Sana bakınca iç acıtacak kadar güzel bir manzara görüyorum." Sıcak eller hissettim elimde. Elimi tutarak dudaklarına götürerek öptü. Zorlukla yutkundum. "Parmak uçlarındaki, bana dokunduğun anda uçup giden acılarım bile senin hayatıma gönderilen bir melek olduğunu hissettiriyor. O parmak uçlarındaki şifa, sadece benim." Boğuk ses tonuyla beraber söyledikleriyle bütün vücudum elektrik akımına uğrar gibi titredi. "Sen sadece benimsin. Gözyaşların benim. Kahve gözlerin için kırk şehir yakarım. O da benim." Gözlerini yumarak elimi okşayarak sıktı. Sesi kadife gibiydi fakat boğuktu. İçimi hoş ediyordu. "Ben de seninim. Ruhumla, kalbimle, bedenimle, etimle tırnağımla seninim. Meftunum sana Elzem. İzah edemiyorum içimdeki bu koca aşkı ama..." Esefle derin bir nefes bıraktı. Nefesi yüzüme değerken, donmuş bir şekilde yüzüne bakıyordum. Okyanus gözlerini açarak bana baktı. Gözlerinde gördüğüm ifadelerle nefesim kesildi. "Ama sen gözlerime baktığında sana olan aşkımı anla olur mu?"