Bebeklerim🧡
61 stories
İMANBOY  by simgemsibisi
simgemsibisi
  • WpView
    Reads 2,082,532
  • WpVote
    Votes 142,464
  • WpPart
    Parts 62
Okulun "playboyu" ve okulun tek kapalı kızı. Lise de başlayıp hayatlarının bir çok yerinde yollarının kesiştiği bu ikilinin yaşadığı maceraları ele alan bir kurgu. Kapalı olduğu için zorluk çeken kız. Kızın ailesine tamamem zıt görüşe sahip bir ailede büyüyen bir erkek. Düşününce zıt karakterlerin bir araya gelmesi zor değil mi? Zor ama İmkansız değil... Başlangıç:20.05.2023 Bitiş:21.06.2023
ÇİZGİ İHLALİ (VOLEYBOLCU) by afroditmavisi
afroditmavisi
  • WpView
    Reads 6,333,925
  • WpVote
    Votes 436,406
  • WpPart
    Parts 54
Alara Yılmaz babasının antrenörlüğünü yaptığı milli erkek voleybol takımının kaptanına aşık olur... '300423
Dert Bebesi by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 1,167,994
  • WpVote
    Votes 73,039
  • WpPart
    Parts 55
*yarı texting ~~~ Aptanil: Müsaitsen bir iki şey anlatıp gideyim Dertbebesi: ? Aptanil: Hakkında kısmına '100 liraya dert dinlenir' yazmışsın ya Aptanil: Anlatayım Aptanil: Dinle işte Aptanil: Sonra iban atarsın Dertbebesi: Ciddiye alınacağını düşünmemiştim Aptanil: Ama aldım Dertbebesi: İyi Dertbebesi: Dökül o zaman ~~~ 050621'
Sen Başkasın by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 226,922
  • WpVote
    Votes 24,859
  • WpPart
    Parts 20
*baba-kız / ikinci şans --- Kurduğu ve uymazsa ölecek gibi hissettiği aksamaz düzenine ansızın dahil olan kızından sonra hayatı baştan başlayan bir adam... --- '250125
EHVENİŞER by ebyide
ebyide
  • WpView
    Reads 735,197
  • WpVote
    Votes 35,097
  • WpPart
    Parts 49
Damarlarında, kaderin acımasızlığı ilmek ilmek gezen Mehir Mirzan, yalnızlığın en zift tonunu yaşadığı bir dönem olan klinik sürecinde kendisine yeni bir aile kurmuştur. Bir yıl iki ay sonra, madde ve nikotin bağımlılığı ile olan savaşını kazanıp, hayatla olan savaşının başladığından habersiz hayallar kurarken, kurduğu ailenin dağılma eşiğinde olduğundan da habersizdir. Habersiz olduğu bir diğer konu ise insanları ölümün ya da insanların ayırdığıdır. Geçmişten gelen yabancı bu sorularına cevap olacaktır. ❝Ölüm kapıyı çalar, kaburgandan bir kemik alır. Başka bedende vücut bulacak o kemik, ruhun bedenden ayrılışıdır. Ölüm bitiş sanılır, aslında kalanlara başlangıçtır. Bir kara kışın ortasında, yanan bir ateş, uzanan bir daldır. Yanan bir adam ise derdine belki devadır.❞ ❝Özgürdük çünkü kurtulmuştuk. Tutsaktık çünkü kurtulduğumuz sadece korktuğumuz bağımlılığımızdı.❞ ❝Zihnimiz hâlâ dolu, kalbimiz deli gibi vurgundu. Her nefesin göğüs kafesimizde bir çiçek soldurduğu dört duvarın arasından çıktığımızda bitti sandığımız bağımlılığımız yeni başlamıştı.❞
Yirmi Dokuz by melinogut
melinogut
  • WpView
    Reads 845,989
  • WpVote
    Votes 53,745
  • WpPart
    Parts 60
(Tamamlandı) Yıllar önce yaptığınız 'çocukça' bir anlaşma hayatınızı en fazla ne kadar değiştirebilir? ''Anlamıyorsun ki. Ben ne dedim az önce? Sanki o dört duvarın arasında da benimle mi olacaksın?'' ''Olurum.'' -'Ne?!' Aziz'in bu net ve hızlı cevabı karşısında Birce'nin ağzından sadece bu iki harf dökülebilmişti. ''İstediğin bu değil mi? Olurum işte.'' ''Aziz ne dediğimin farkındasın değil mi? 30 yaşımıza geldiğimizde evime çökmenden bahsetmiyorum. Evlilikten bahsediyorum. Bir insanla aynı evi paylaşmaktan. Ev arkadaşı olarak değil. Evli bir çift olarak.''
Döneceksin Diye Söz Ver by melinogut
melinogut
  • WpView
    Reads 1,667,370
  • WpVote
    Votes 102,036
  • WpPart
    Parts 36
"Üsteğmen... Evlensen ya benle." Dört kelime. İki hayatı bilinmez bir oyuna sürükleyen dört kelime. Peri'nin sığınacak bir liman ararken tutunduğu tek adam. Ve Mahir'in aklını susturup kalbini dinlemek zorunda kaldığı tek kadın.
Düşten Farksız by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 1,370,749
  • WpVote
    Votes 94,061
  • WpPart
    Parts 59
*Aile/aşk kurgusu *Yetişkin içerik barındırır --- "Bir ay boyunca burada olduğumu bile fark etmeyeceksin. Tek derdim o mektupta yazanı gerçekleştirip, altında kalabileceğim tüm vicdan yükünden kurtulmak." Boş bakışlar atabilen tek kişinin o olmadığını kanıtlamak istercesine gözlerimde hiçbir his belirtisi olmamasına dikkat ettim. "O mektupta bir ay boyunca evimde bir hayalet gibi yaşaman gerektiği mi yazıyordu?" Sırıttım. Gözlerimde yaratmaya çalıştığım hissizliğim sırıtışımda da yer bulduğundan emindim. "Hayır," dedim sakince. "Babamı bulmam, onunla en az bir ay vakit geçirmem ve kendisini tanıma fırsatı bulmam gerektiği yazıyordu." Bir şey söyleyecek gibi olduğunda elimi kaldırarak beklettim. "Ama bir babaya ihtiyacım yok, biz bu bir ay boyunca birbirinden kaçan iki ev arkadaşı olalım." Yalan söyleyebilme konusunda başarılı biri sayılır mıydım, bilmiyordum. Fakat beni o kadar tanımıyordu ki cümlelerimde neyin yalan neyin doğru olduğunu bulabilecek gücü yoktu. Karşımda babam vardı. Adını altı ay önce öğrendiğim, adımı biraz önce öğrenen babam... ••• "Güzel olan sensin." "Güzel miyim?" "Sana güzel olduğunu söyleme nedenim çok basit aslında." derken başını küçük bir hareketle hafifçe eğdi. "Sessiz kalınamayacak kadar güzelsin, Afrodit." --- '040823
Aykırı Çiçek by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 2,601,760
  • WpVote
    Votes 138,861
  • WpPart
    Parts 75
*Klasikten uzak aşk/gerçek aile kurgusu. *Yetişkin içerik barındırır. *İlk birkaç bölüm texting --- Ben İzgi. Feris İzgi... Aylarca uzaktan izleyip, hayaliyle yanıp tutuştuğum aşkıma tam kavuşmuşken; aslında kavuşmam gereken bir de ailem olduğunu biraz geç fark etmiştim. Hem de yaklaşık 20 yıl kadar geç... ••• XXII. Acar, nedensiz bir dürtüyle kadının yüzüne bakamadı bir an. Biraz sonra ise yanağının üzerinde uzanan kadının yüzüne nihayet bakmaya cesaret edebildi. Yavaşça eğdiği başını İzgi'nin yüzüne yaklaştırıp alnına dudaklarını bastırdı, dudaklarını hemen geriye çekmedi. Aksine burnunu da saç diplerine yasladı. Saçlarından yayılan kokunun bir ay öncekiyle aynı olmadığını duyumsadı. Fakat umurunda değildi, kokuyu eşsiz kılan Feris'in ta kendisiydi. Kokunun kaynağının o olması Acar için fazlasıyla yeterliydi. "Yeşil gözlü cadı," diye mırıldandı dudaklarını alnından çekmeden. Sesi o kadar kısıktı ki kendisine bile ulaşamamıştı. "Hangi büyüyü üzerimde denedin bilmiyorum ama bu kadar işe yaramış olmasını sen bile hayal edemezdin." ••• XXVII. Savaş, çaresiz bir merakla yüzünü kızının omuzuna doğru yaslayıp kokusunu hissetmeye çalıştı. Bebek kokusunu hatırlamak istese de artık hatırlayamıyordu, burnunda kalan tek koku isli yanık kokusuydu. Savaş, başını kızının omuzuna koyduğunda burnuna dolan kokunun çiçek bahçesinde gibi hissettirmesine buruk bir tebessümle tepki verdi. Bu kokuyu ilk kez alıyordu, bundan sonra hep alabiliyor olmak için ne yapılması gerekiyorsa yapacaktı. Çekindiği, göze alamayacağı hiçbir şey yoktu. "Bitti babam ait olduğun yerdesin artık, uyandıktan sonra bambaşka olacak her şey. Söz veriyorum, her şeyim üzerine yemin ediyorum sana. Ne kalbine ne tenine bir daha zarar gelmeyecek, baban burada, yanında." --- '120122
Gözyaşı Kadehleri by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 951,626
  • WpVote
    Votes 73,490
  • WpPart
    Parts 40
*Yetişkin içerik barındırır. *Nefretten aşka/anlaşmalı evlilik kurgusu --- "Kimi öptüğünün farkında bile değilsin," dedim üzerime tüm ağırlığıyla kapanan bedenini omuzlarından hafifçe iterek. Yüzlerimiz arasında bir nefeslik mesafeden fazlası yoktu. Aldığı her nefes benden doğuyor, aldığım her nefes ondan kopuyordu. Az önce dudaklarıma dokunan dudaklarını diliyle ıslattı ve ardından göğsü şişerek göğsüme yaslandı. Altında ezilmeye, o isteyerek üstümden kalkmadıkça son veremeyeceğimi biliyordum. Yatakla arasında kalan bedenimi kıvrandırıp yormak yerine onu ikna etmek için dudaklarımı araladım. "Sarhoşsun, farkında bile olmadan beni öptüğün için pişman olduğunu haykırdığın bir sabaha uyanmak istemiyorum." "Kim olduğunun farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" diye sorarken sarhoşluğunun izlerini taşıyan sıcak nefesi yüzümü okşadı. "Karımı öptüğümün farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" İrkilerek gözlerimi kırptım birkaç kez. Etrafta birilerinin olup olmadığını görmek için delice odaya bakındım. Kimse yoktu. Cevahir Avcıoğlu'nun beni 'karısı' olarak benliğine katmasına sebep olacağı oyunumuzun seyircilerinden hiçbiri burada değildi. Dudaklarını biraz önceki hafif baskıdan çok daha yoğun bir biçimde yeniden dudaklarıma bastırdığında zihnim binlerce soruya aynı anda yanıt aramaya başladı. Bizim dünyamızda her şey sahteydi. Her şey oyundu. Seyirciler gittiğinde perde kapanır, oyuncular birbirlerinin yanından hızla kaybolurdu. Ama şimdi ilk kez, hatta belki de son kez seyircisiz oynuyordu oyununu. Avcıoğlu'nun kurallarına kendisinden başka kimse karşı çıkamazdı. Bizim için yıkımı getirecek olan da, işte bu nedenle, bizzat kendisi olacaktı. --- '260224