justeylaa
8 stories
SAHTE DOKUZ by merkeztandem
merkeztandem
  • WpView
    Reads 11,227,510
  • WpVote
    Votes 617,289
  • WpPart
    Parts 64
Sosyal medya hesabı üzerinden futbol yorumculuğu yapan ve hayli popüler olan Dila Aral, kullandığı rumuz dolayısıyla herkes tarafından erkek zannedilmektedir. Mesaj kutusuna düşen bir fotoğraf ve ardından katıldığı olaylı canlı yayın sonrası hayatı tamamen değişir. Sosyal medyada yerin dibine soktuğu yetenekli futbolcu Barış Akdora'yla 6 ay boyunca çalışmak zorunda bırakıldığında ikilinin arasında dinamikler değişir ve güç savaşı başlar. Beraber çalışmayı öğrenebilecekler midir?
Maça Kızı 8 by dpamuk
dpamuk
  • WpView
    Reads 174,094,660
  • WpVote
    Votes 7,374,361
  • WpPart
    Parts 221
"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR! Yayınlanma Tarihi: 21 Mayıs 2017 Maça Kızı 8, üç kısımdan oluşan bir seridir; hepsi bu kitap altında toplanacaktır.
AVCI by aatalantee
aatalantee
  • WpView
    Reads 9,497,091
  • WpVote
    Votes 199,777
  • WpPart
    Parts 59
Geçmiş ve geleceğin karanlığı arasında, kibrit çöpüyle aydınlanmış bir hikaye Avcı. Sırların, alınacak intikamların ve her şeye rağmen hayat bulmuş bir aşkın yaşandığı, imkansızlıklarla dolu bir hikaye. Haberdar olmadığı kirli geçmişinin bedellerini ödeyen masum kız değil bir tek acı çeken. Geçmişin intikamı için geleceği verdiği sözlerle yakan bir gencin; bu oyunda temizlenmeyi bekleyen ve ölümün istediği ruhların acı çektiği bir hikaye. Kabuslara sığınmış, özlem duyulan huzurun hikayesi. Bu hikaye, her zerresiyle can yakan Avcı'nın hikayesi. Umutların, kırgınlıkların ve vazgeçmişliklerin keskin kıymıkları benliklerinde en derin yaraları açarken, tüm olumsuzluklara rağmen savaşmayı bırakmayanların hikayesi. Ta ki kendi finallerini yazana dek. Kimi ölü kalplerde, kimi ölü bedenlerde... •●• •İlk yayım tarihi 9Ağustos2014• •●•
Büyüdüğüm YOL by aatalantee
aatalantee
  • WpView
    Reads 63,092
  • WpVote
    Votes 6,345
  • WpPart
    Parts 26
••• Kim sadık kabuslarından kaçabiliyordu ki ben yakamı kurtaracaktım bu korkudan? Bütün çabam kurtulmak için değil miydi? Tek isteğim beni hayatta tutacak güce sahip olmak değil miydi? "Bu işte yalnızız Zeynep." Ben zaten yalnızdım, dedim içimden, yeşil gözlerin sahibine gururlu bir gülümsemeyle bakarken. Ben, kısacık ömrümün bu anına kadar hep yalnızdım, verdiğim savaşımda. Kaçmak için giriştiğim mücadelemin tek bir anına şahit olsaydı eğer, bir başıma çırpınışımı görür, bunun benim için önemli olmadığını bilirdi. "Ben yalnızlıktan hiç korkmadım... Ama sen?" Belki yol arkadaşını süzdü beni dikkatle izlerken, belki de suç ortağını tarttı bir kez daha emin olabilmek için. Bu işte ortak olmaya layık mıydım? O intikam istiyordu, ben başka bir intikamın kurbanı olmaktan kurtulmak... "Sen, Ata?" Yerde, acılar içinde, acınası haline aldırmadan boyundan büyük işlere kalkışan yorgun bedenime doğru uzattı elini. Tanımadan, tanışmadan, daha iki yabancıyken tuttum o eli. Ortak acılarımız, farklı zerrelerimizde aynı yaralarımız varmış meğer, bilmeden... Ne kaybedebilirdik ki canımızdan başka? Neyi feda etmekten korkabilirdik? Bir hiçti hayatım ama azrail düşmüştü peşime, sanki geleceğe dair yaşama hevesimin kokusunu almış gibi. Ata, bana o geleceği verebilir miydi? Tam burada, aklımdakilerden habersiz beni bir kukla gibi kullanacağını sanırken... Zamanı geldiğinde, onu öldür dediğimde... bu ortaklığın karşılığını verebilecek miydi? Ah Ata... Sen beni kurban etmiştin bilmeden, ben de seni. Senin, çıkmazından kurtulduğun yolundu, en derinlerde birbirimize körkütük bağlanmamız; benim ise büyüdüğüm yol. ••• •İlk Yayım Tarihi 28.02.2021•
Kurt ve Kuzu by kalemciyazar
kalemciyazar
  • WpView
    Reads 4,797,360
  • WpVote
    Votes 277,544
  • WpPart
    Parts 73
Devrim Karaoğlu hayatımdaki yangını görüp de sessiz kalmayan ilk kişiydi. Beni sevmeyen, hatta bunu belli etmekten çekinmeyen komşum olan bu adam, yangınıma sessiz kalmamıştı. Belki de Devrim Karaoğlu haklıydı. O bir kurt ve ben bir kuzuydum ama Devrim Karaoğlu bu kuzuyu avlamak yerine koruyordu. "Benim için titreyen her nefesine yemin olsun ki, seninim.." ~ 28.07.19
ASİ by aatalantee
aatalantee
  • WpView
    Reads 404,588
  • WpVote
    Votes 21,849
  • WpPart
    Parts 42
Çocukmuşum, asla da büyümeyecekmişim; evet ikiniz de yüzüme vurduğunuz için artık ben de ne bok olduğumu biliyordum. İstemediğim olduğunda bencil davranıyormuşum; hep aynı muhabbet... Oysa ne kadar özür dilemişti bunları bana önceki söyleyişinde. Benim hakkımda düşünceleri değişmeyecekti. Benim hakkımda hiçbir şey değişmeyecekti. İstedikleri an hava alması istenen bir mahkum gibi davranıp yine özgürlük için beni teşvik edeceklerdi. Sokakları vaat eden o değil miydi? Normal olmamı isteyen? Sahi o insanlar sevmez miydi birini, ya da sokaklarda boş boş gezmeyi? "Ya biri bulsaydı seni!" diye bağırdı evi inleterek. Öldürürler miydi? Bu defa kurtaramaz diye mi korkuyordu...? Bunun sorumluluğu muydu onu ezen? Nasıl kurtarırdım onu bu derdinden? Nasıl kurtulurdum bununla yaşamaktan? "Keşke tutmasaydın beni."
Maça Kızı 8 | Devam*  by dpamuk
dpamuk
  • WpView
    Reads 3,995,138
  • WpVote
    Votes 179,703
  • WpPart
    Parts 19
Maça Kızı 8 serisinin devam bölümlerini içermektedir.
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,396,775
  • WpVote
    Votes 542,225
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.