"Ama kırıyosun bizi balbokum ya. Bak çok kırıldım. Gönlümü almak için pastanın büyük kısmını bana verebilirsin. O zaman affederim bak." Enes yüzünü buruşturup "Kızım ne midesizsin lan. Bu saate kadar yemediğin bir bok kaldı. Onu da yersin inanıyorum sana." Hepimiz kahkahalarla gülerken Doruk ''Pasta zamanıı'' diyerek mutfağa gitti. Damla da peşinden giderken biz Enes ile salona geçtik. Mumları yakmışlardı. 18 mumunu da unutmamışlardı. Ah evet.! Artık reşitim. Tam mumları üfleyecekken Damla "Dur dilek tut." Diye bağırdı. Gülümsedim ve "Yeni yaşımda hepimizin aşık olmasını diliyorum. "Deyip mumları üfledim..

İşte bana yine kanka demişti. Tamam bunu biliyorum , evet biz kankaydık ama artık canım yanmaya başlamıştı. Kafamdaki düşünceleri dağıtmak için telefonuma uzandım ama şarjım bitmişti. 7/24 oyun oynarsam biterdi tabi. Rüzgar' a döndüm. "Telefonunu versene benimkinin şarjı bitmiş." Sadece kafasını salladı , telefonunu uzattı ve resim çizmeye devam etti . Ne çizdiğini göremiyordum ama bunu sonra düşünebilirdim. Rehbere girip arkadaşım Selin'in numarasını bulacakken karşıma şifre çıktı. şaşkınlığımı gizlemeden neden şifre koyduğunu sorduğumda bir isim söyledi ve bu isim durmama sebep oldu: Meltem. Sadece 1 saniye içinde vücudumdaki tüm kan beynime hücum etmişti resmen. Ayağa kalktım ve yapmayı sevmesem de cırlamaya başladım."Rüzgar Meltem kim? Şu bizim okuldaki yosma mı? Sen bana sormadan manita mı yaptın? Hayır farkındaysan ben görümce ol-"Cümlem resmen boğazımda bir yumru olmuştu ve beni boğmakla meşguldü. Nefes alıp cümleme devam edecekken beni tekrar susturan onun söyledikleriydi."Meltem biziz Gece. Birbirine aslında sürekli yaklaşan,her gece o gün yaşadıklarımızı anlatırken bile üstü kapalı aşkını itiraf eden ve birbirinde ayrılmayan ikiliyiz. Meltem de bu işte. Gece esen Rüzgar demek. Sen yoksan bende yokum demek..."