Değerliler 2
29 stories
Amazon by DeadVision
DeadVision
  • WpView
    Reads 42,498
  • WpVote
    Votes 3,707
  • WpPart
    Parts 21
KARANLIK by 22222zs
22222zs
  • WpView
    Reads 182,722
  • WpVote
    Votes 6,859
  • WpPart
    Parts 18
"Şşt," dediğini duydum birinin. Sanki sesi kilometrelerce öteden zihnime fısıldanmış gibiydi. Sakinleştirici bir ninniyi anımsatan tınısı hiç de yabancı gelmiyordu. "Benim, Lara gözlerini aç! Benim.Sakinleş." Omuzlarımdan sarsıldığımı hissediyordum. Şişmiş olan gözlerimi tedirginlikle araladığımda gözleriyle buluştum. Gece karası gözlerini nerede görsem tanırdım. Her aklıma geldiğinde açılan o perde, oynanan o oyun, simasını unutmamı engelliyordu. "Arslan?" Dudaklarımdan bir dua gibi dökülen adını telaffuz etmeyi seviyordum. Ağzımda hoş bir tat bırakıyordu. Yine de o aynı egoist, tostçuldu. Birkaç gün içerisinde davranışlarıyla hayatımın bu kadar merkezine yerleşmiş olması sinir bozucuydu. Yıllar boyunca inşa ettiğim buzdan duvarlarımı ne ara kırdığını ve ne ara içeriye, yanıma geldiğini bilemiyordum. Ama bu Arslandı. Zekasını küçümseyemiyordum. "Benim," dedi belki onuncu kez. Elime geçen küçük fırsatla kollarımı boynuna dolayıp sıkıca sarıldım. Kalbimin parmak uçlarımda ve şakaklarımda attığını hissediyordum. Salgılanan adrenalinin etkisi geçtikte bacaklarımdaki derman azalıyordu. Bedenim kendini kapatıyor, uyuşuyordum. "Sen yanıyorsun Lara," dedi elleri önce yanaklarımda sonra alnımda dolaşırken. "Ah, aptal çocuk." dedi çatılı kaşları ardından. Kızmıştı. Neden kızdığını bile anlayamamıştım. Zaten şu anda zihnim o kadar büyük bir curcuna içindeydi ki kendi düşüncelerimi bile ayırt edemiyordum. Sırt çantam zeminle buluşurken kendimi yer çekimine teslim etmiştim. Bacaklarım titreyerek ağırlaşan bedenimi taşımayı reddettiğinde beni tutan kollar olmasa asla ayakta duramayacağımı biliyordum. Beni hasta eden de oydu, beni bu ara sokakta yüksek ateşten havale geçirmekten kurtaran da. Beni ateşe atan da oydu, beni ateşten kurtaran da.
KRALİÇE VİOLET by mermaidd1
mermaidd1
  • WpView
    Reads 433,685
  • WpVote
    Votes 27,580
  • WpPart
    Parts 28
"Bahsedildiği kadar güzel mi?" dedi Galler prensi Duncan,evleneceği kadın hakkında en ufak bir bilgiye muhtaç durumdayken. "Merhum kraliçeden çok daha güzel olduğu söyleniyor,halkın ona "yalnız prenses" ismini taktığını duydum" "Evlilik hakkında ne düşündüğünü merak ediyorum" dedi derin bir nefes vererek. "Bir şey düşünmesine izin verildiğini sanmıyorum,barış anlaşması lordlarla yapıldı prensesle değil" "Umarım uysal bir kadındır,yoksa bir ömür zehir olacak" "İngiliz kadınlarını bilirsin dostum, itaatkardırlar" Duncan arkadaşını başıyla onaylamakla yetindi. Öte yandan İngiltere Sarayında yer yerinden oynuyordu.Hayatını İskoç nefretiyle geçirmiş olan genç prenses lordlarının habersice yaptığı anlaşmaya lanetler okuyordu. Kesin olan bir şey varsa Kraliçe Violet'in savaşı yeni başlıyordu ve sarayının içine kendi adamlarının kendi elleriyle bir casus soktuklarını düşünüyordu. Violet savaşırken yoluna kimsenin çıkmasına izin vermeyecekti. Bu hükümdar bir kadının mutluluğu bulma hikayesidir ama mutluluk anlayışınız bu hikayeyle biraz değişebilir...
LORDUM (İngiliz Çiçekleri 1. Kitap) by senemozgundonerer
senemozgundonerer
  • WpView
    Reads 866,132
  • WpVote
    Votes 49,984
  • WpPart
    Parts 97
Savaş meydanlarındaki zaferleriyle tanınan, güçlü bir İskoç savaşçı... Eider McDuck, çıktığı son görevde, ummadığı bir şekilde oyuna getirildi. Kardeşini kurtarmak için, düşmanıyla el sıkıştı ve bir yabancıyla evlendi. Evlendiği kadın dünyanın en güzel, en ateşli ve en ürkütücü kızılı olsa da, ondan etkilenmemek zorundaydı. İngiltere'nin gülü olarak tanınan, tehlikeli, güzel bir İngiliz savaşçı... Leydi Rose Crowfeld, kralın emriyle büyük bir göreve çıktığını sanırken, aslında büyük bir tuzağın içine düşmüştü. Kazandığı başarının sonucunda ödül beklerken, kendisini düşmanıyla evlenirken buldu. Evlendiği adam dünyanın en yakışıklı, en güçlü ve en dayanılmaz erkeği olsa da, ona karşı bir şey hissetmemek için elinden geleni yapacaktı. Ve ikisi de istedikleri hiçbir şeyi yapamadı... Aşk, beklenmedik bir ateşti onlar için. Yanmak istememiş ama yine de ateşe doğru yürümüşlerdi. Ne intikam düşüncesi onları durdurdu, ne de krallarının verdiği emirler... Fakat en yakınları tarafından ihanete uğradıklarında, mutlu olmak onlar için bir hayale dönüşmüştü. Girdikleri savaştan yara almadan çıkabilecekler miydi? Yolları tamamen ayrılacak mıydı? Yoksa affedip, güvenmeyi öğrenebilecekler miydi?
Güzel ve Cesur Kadın   by senemozgundonerer
senemozgundonerer
  • WpView
    Reads 889,606
  • WpVote
    Votes 34,397
  • WpPart
    Parts 34
Amelina İngiltere'ye evine geri dönüyordu. Yolda dinlenmek için durduklarında onlara bir ayının saldıracağını nereden bile bilirdi ki? * Hilofry babasının ona verdiği görevi yerine getirmek için harekete geçmişti ama karşısında duran güzel kadının aklını başından almasıyla her şey tersine dönmüştü. Herkesin korktuğu 'Kızıl Ölüm Meleği' bir kadının elleri arasındaydı ve Amelina'nın bundan kesinlikle haberi yoktu. Bir İngiliz olan Amelina ona öğretilenlere rağmen onu kaçıran yabancıyı her şeyiyle istiyordu. Bir İskoç olan Hilofry ona verilen sert emirlere rağmen güzel kadının bedeninde ve ruhunda kaybolmak istiyordu... Engel olamadıkları arzuları ve onları bırakmayan kötü kaderleri bu iki aşığı nereye sürükleyecekti... Kapak için Tolga kardeşime teşekkür ederim <3 :)
Beklenmeden Gelen by nijura
nijura
  • WpView
    Reads 565,365
  • WpVote
    Votes 29,867
  • WpPart
    Parts 36
Bir tarafta ailesinin ölümünden sonra kendini İngiltere'ye giden bir gemide bulan ve yalnızlığı kemiklerine kadar hisseden Amerikalı zengin güzel Cordelia Shaw... Diğer tarafta çapkınlığıyla sosyetede nam salmış bir şeytan kadar yakışıklı Eglinton Dükü Lord Brandon.. Kaderin ağları sayesinde birbirleriyle karşılaşan iki genç ya bütün olanlara rağmen aşklarına sahip çıkacaklar ya da her şeyi bırakıp birbirlerinden tamamen kopacaklar. 'Bazen neden siniriniz ile ün yaptığınızı anlayabiliyorum Lordum.' 'Tanrı aşkına Leydi Shaw eğer şu an sizi boğmuyor isem bu kesinlikle benim bir aziz olduğumun göstergesidir.' Tatlı atışmalar, aşk, hüzün ve her şeyi karıştıran yanlış anlaşılmalar...Brandon ve Cordelia'nın maceraları kalplerinizi ısıtacak...
Aşka Kaçış by patronice_yesil
patronice_yesil
  • WpView
    Reads 56,707
  • WpVote
    Votes 2,492
  • WpPart
    Parts 12
Hayat bazen ummadık sürprizler yapardı insana. En nefret ettiğin insan ölesiye aşık olacağın insana dönüşürdü. Asla yapmam dediğin şeyleri aşk için yapardın seve seve. İşte Diana ve James 'de öyleydi. Birbirlerinden ölesiye nefret ederken bir anda tutkulu bir aşkın kıyısında bulşmulardı kendilerini. James nefret ettiği o küçük kıza ölesiye aşıktı. O küçük sivri çenesi ve baldan daha tatlı dudakları ile aklını başından alıyordu. İngiliz diye aşağıladığı kıza aşk kölesi olmuştu adeta. Onun için ölebilirdi her şeyi yapabilirdi. Ancak gururu bir türlü söylettirmiyordu kalbindekini. Her zaman zehir gibi olan dili kıza bakınca lal oluyordu. Diana o dev gibi olan adama nasıl böyle bağlanmıştı hiç bir fikri yoktu . O nefret ettiği gururu, binbir türlü huysuzluğu ve barbarlağıyla yinede aşık etmişti kendini genç kıza. O nazik erkekleri severdi James gibi kaba adamları değil ! Ama olmuştu işte adama ölesiye aşıktı ! James ve Diana 'nın aşkın pençesine düşmesinin hikayesidir bu .. patronice_yesil
ATEŞLE OYNAMA by cherrygum143
cherrygum143
  • WpView
    Reads 2,804,596
  • WpVote
    Votes 106,871
  • WpPart
    Parts 115
- Sen beni mi izliyordun? - Hemde tahmin edebileceğinden çok daha uzun zamandır. Birden ortadan kayboldu. Etrafıma bakındım. Hayır yoktu. Gittiğini umdum ama birden sağımda belirdi. Dudaklarını kulağıma yaklaştırdı. Nefesi kulağımı gıdıklıyordu. - Seni izliyorum. Yeniden kayboldu. Sanki benimle oyun oynuyordu. Pis saçma ve tüm duygularımı alt üst eden bir oyun. Sol tarafımda belirdi ve yine aynı şekilde yaklaştı. Korkudan kıpırdamayı bırak nefes almayı unutmuştum. - Seni dinliyorum. Yeniden kaybolmadan önce çarpık bir şekilde gülümsediğini gördüm. Arkamda belirdi. Bu kadar yakın olması beni bir adım geri atmama sebep oldu. Ben geriye adım attıkça o beni köşeye sıkıştırmak için daha büyük adımlar atıyordu. En son sırtım duvara değdiğinde başka bir kaçış yolu kalmadı. Ellerini iki yanıma koydu ve alnını alnıma yasladı. Gülümsedi. Nefesini suratıma üfledikten sonra zarif bir sesle fısıldadı. - Seni hissediyorum. Hiçbir şey söylemiyordum. Sadece susuyordum ve tüm bunların ne anlama geldiğini çözmeye çalışıyordum. Aaron , beni,izliyordu. Düşünmek bile tüylerimi ürpertiyrdu. Peki ne zama izliyordu. Dinlemekten kastı neydi. Hissediyordu. Evet şu anda onu bende hissediyorum.
ESİR by yazar39
yazar39
  • WpView
    Reads 265,512
  • WpVote
    Votes 8,409
  • WpPart
    Parts 23
************ Genç adam kaşlarını daha fazla çatarak silahın namlusunu kızın kalbine hedef aldı. Daha çabuk ölebilmesi için... Genç adam hiç korkmuyordu. Nede olsa ilk öldürdüğü insan bu kız olmayacaktı. Tam o an kızın bir gözünden yaş damladığını fark etti. Kafasını sağa sola salladı, kendine inanamıyomuş gibi. Hemen ardından silahı köpeğe doğrulttu ve hiç tereddüt etmeden bastı tetiğe. Sokak tok bir silah sesiyle sarsılırken, güzel kız irkilerek yerinde zıpladı. Bir kaç dakika ne olduğunu anlamayarak etrafına bakındı. Genç adamı görememişti kız. Hemen ardından gözleri köpeğe kaydı. Vurulduğunu daha yeni anlamıştı. Koşarak köpeğin yanına gitti ama artık çok geçti. Köpek hiçbir şeyden habersizken, bu hikayenin en masumuyken orada can vermişti... ************ ''Bak polisler seni bulursa çok ağır cezalar alırsın. Bu yüzden sal beni. İstemiyorum yanında kalmak. Hem birisini kaçırmak yasa kurallarına aykırı.'' ''Ben kural tanımam... Eğer bir daha kaçarsan yemin ediyorum ki, bütün yasa kurallarını çiğner seni bulurum. Ama bulduğumda, kaçtığına o kadar fazla pişman olursun ki...'' Tüm hakları saklıdır ®
Karanlığın Tutsağı by symdaldalli
symdaldalli
  • WpView
    Reads 185,140
  • WpVote
    Votes 7,055
  • WpPart
    Parts 47
(Düzenlenen kısımları mevcuttur.) GÖRÜLMEMESİ GEREKEN ŞEYLER... "Neden beni izliyordun?" "Seni izlemiyordum. Neden bahsettiğini bilmiyorum." TEHLİKELİ OYUNLAR... "Ha! Bu arada, bir daha ki sefere anahtarı daha güvenli bir yere koymalısın." KORKU DOLU ANLAR... "Korkuyorsun." Dedi sakince kollarını göğsünde birkeştirirken. "Ne?" Diye sorduğumda tekrar arabaya yaslanıp yüzümü inceledi. "Korkak değilim dememiş miydin? Bende diyorum ki korkuyorsun. Az önce söylediğin kelime tam olarak kaçmıyorumdu fakat o kaçamıyorum olacak. Etrafın sarıldığı için kaçamıyorsun ve bu yüzden korkuyorsun." PİŞMANLIĞI EN DERİNDE HİSSETMEK, "Zamanı geri alamazsın tamam mı?!" "Aksini iddia etmedim zaten!" BU KADAR CAN YAKABİLİR Mİ? "Ne halde olduğumu görmüyor musun?" "Sen beni gördün mü ki?" YAPILAN HATALAR DÜZELTİLEMEZLER, "Elimde hayatım diyebileceğim bir yaşamım yok! Kendi hayatımı sahiplenemiyorum bile!" YAPILAN HATALAR GERİ ALINAMAZLAR, "Yaptıklarını düzeltemeyeceksin... İnsanların hayatları birer yapboz parçasından ibaret değildir. İstediğinde bozuk istediğinde onaramazsın!" YAPILAN HATALAR SADECE UNUTTURULMAYA ÇALIŞILIR, "Her şeyi unutacaksın! Şimdi!" SÖYLENEN YALANLAR BİR YARA OLARAK KALIR, "Onlar bana yalan söyledi! Güvendim, inandım! Bilinmezliğin ortasındayken karanlığın içinden elimi uzattım. Tuttaklarını sandım ama yaptıkları tek şey itmekmiş. Ve ben bunu göremedim! Anlıyor musun? Göremedim!" VE HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAZ... "Ben artık kendimi tanıyamıyorum. Ben kimseyi tanıyamıyorum..." KARANLIĞIN TUTSAĞI. Şeyma Daldallı...