* ... Etinden yavaşça keserken suratına yine eşsiz gülümsemesini takmıştı. "Çok kötü bir oyuncusun" dedi alay dolu sesiyle. "Bütün bunlar ne demek?" diye sorduğumda içimde biriken sinir sesime yansımıştı. O ise gayet rahat bir şekilde etini ağzına attı. "Geri döndüm demek" derken etini usulca çiğnedi. Boğazımda oluşan yumruyu göndermek için sertçe yutkundum konuşmadan önce. "Sevgilimle nasıl arkadaş oldun?" dediğimde omuz silkti "Çok iyi niyetli" dedi. Elimdeki çatalı sertçe masaya bıraktığımda çıkan sesi umursamadım. Masanın üstünde biraz daha eğildim. "Buraya gelme amacın ne? Ne istiyorsun?" dedim. Sinirden çenem kaskatıydı. O ise gayet rahat bir şekilde eline şarabını aldı yavaşça bir yudum aldı. Bardağını bırakırken oda benim gibi masaya doğru eğildi ve usulca dudaklarında kalan şarabı diliyle sıyırdı. Yüzünde gülümseme yoktu. Son derece ciddi bir şekilde konuşmaya başladı. "Amacım seni geri almak. Seni istiyorum." ... *