Kurtuluşun imkansız olduğu bir dönemde filizlenen imkansız bir aşkın öyküsü...

~Hayatta hiç hakkımız olmuyor bazen kendi kararlarımızı bile başkaları veriyor biz ise buna çoğu zaman sadece boyun eğmek zorunda kalıyoruz ,nikahta keramet var mıdır ... ◀İki ayrı din,iki ayrı dil,iki ayrı kafa ,iki ayrı ırk,tek bir babaanne ve evlenmek zorunda kalan iki genç kişi ▶ ◀Hayatını sadece zevk için ayıran, kurallardan nefret eden ,yarı türk yarı yunan olan Baran Leonidas Ağa sırf babaannesi istediği için " tanrı belası"diye nitelendirdiği sarı kızımızla evlenir mi ❓ ▶Yapabileceklerinin sınırı olmayan,asi ruhlu , inatçı aslında pamuk gibi kalbi olan ama erkeklere karşı tam bir duvar olan Hilal Öztürk ,daha görür görmez kavga ettiği "Irz düşmanı " diye nitelendirdiği tatlı çapkın oğlumuzla sırf babaannesi istedi diye evlenir mi ❓

Iki ayri dünyanin iki insani. Birisi pembe dünyanin insani digeri ise kara dünyanin. Bakalim bu dünyalar bulusunca neler olucak ?🤔

simsiyah teninde parlayan gözleri kan kırmızısıydı savaşın. gerdanına asılmıştı hediyesi, aşktı. yaklaştırdım gözlerimi, maviyle kamaştı. ve dokundum ellerim pürüzlerine battı. iki yüze batırılmıştı çünkü, önü ve ardı. izlediklerine farklı bir gözle bakmak isteyenler için, kurgu olmayan, kár amacı gütmeyen, köşe yazısı tadında:)

Hileon'un evli hayatı.

Hileon severler için çok güzel hikayeler

Bir insan bir insanla aynı satırları aynı gözlerle okur da, aynı müzikte aynı ritme uyarak birbirlerinin kollarının içinde dans eder de, kulaklarını dolduran notaları aynı şekilde yorumlar, aynı hayalleri kurar da nasıl aşık olmazdı ki zaten... Vatanım Sensin'in 16. Bölümünden sonrası için kurgulanmıştır.

Vatanım Sensin dizisi karakterleri Hilal ve Leon üzerine kurulmuş bir kurgudur. Sevda nasıl başlar bir yürekte..

Bir kütüphanede rafların arasında gördüğü kadın şimdi tam silahının ucundaydı işte. Aralarında her daim bulunacak o silah adamın ellerinde alev topuna dönmüştü. "Sen kütüphanedeki adamsın! Gece dertleştiğim adam!" "Benim." "Hayır, sen o olmamalısın. Onun elinde bir sefer kitap diğerinde mendil vardı." Bu konuşmaların hiçbiri geçmedi aralarında. Sustular, sustukları birikti içlerinde. Kadın adamın üstündeki üniformaya baktı. Meçhul dostu bir Yunan teğmeniydi demek ki.

-Bir kere o mavi gözlerini gözlerime diktikten sonra onlarla benden başkasına bakman ne kadar büyük bir zalimlik biliyor musun? Her yaptığın hareketten sonra beni kendimi sorgulamaya zorlaman, geceler gecesi düşüncelerimle beni başbaşa bırakıp gitmen... Bunlar beni ne kadar zorluyor haberin var mı? Tarafım, kimliğim, inançlarım hepsi beni boğuyor. Senin doğrularınla benim zorunluluklarımın yaptığı savaşın bendeki etkilerinden haberdar mısın?