Okuyacaklarım.
66 stories
Varoluşun Hissi by YamurYilmazlar
YamurYilmazlar
  • WpView
    Reads 2,769,555
  • WpVote
    Votes 152,299
  • WpPart
    Parts 51
"Ruhumu cezalandır güzel adam. Bedenimin hisleri tatmasını sağla. Bir Anka kuşu misali, Önce usulca yakmaya başla beni, Daha sonra küllerimin içinde boğ bedenimi. Ruhumu cezalandır hisli adam. Hak ettiğim tüm günahların bedeli, Bedenimin üzerine usul usul bırakılsın. "Kanatlarındaki o katran karası tüyler ile, Ruhumun mürekkepini tüketen kişi ol. Ey güzel adam, Alevler ile bezenmiş cehennemin Azraili, Hak ettiğim şekilde öldür beni." Varoluşun Hissi'ne hoşgeldiniz.
Mürekkebe Boyanan Sardunya | Raflarda by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 11,883,039
  • WpVote
    Votes 755,011
  • WpPart
    Parts 64
Sevgi acıtır, öp yaralarımdan belki sana da bulaşır.
BİR SEPET BAHARAT  by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 2,938,419
  • WpVote
    Votes 268,844
  • WpPart
    Parts 50
Bir gün, Seversem seni Vazgeçme benden Çünkü muhtemeldir ki, Seni bulduğum zaman Gitmiş olacaksın kalbimden.
NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu) by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 6,668,495
  • WpVote
    Votes 504,401
  • WpPart
    Parts 62
''Şeytanın bileklerinde saklıdır belki de insanlığın rehberi zira böylesine bir insanlık yalnızca ondan öğrenilmiş kadar kötü olabilirdi.'' Her şeye rağmen yaşamaya devam etti çünkü yaşaması gerekti. İdealleri uğruna, hiçe sayılmış ruhu uğruna ve yıkık dökük bir harabeyi andıran kalbi uğruna. Ellerinden alıp ellere verdikleri hayatını tırnaklarının uçlarıyla kazanmak pahasına yaşamak zorundaydı. Ve yaşadı. Çok acıdı, çok acıttı belki ama bir gün o acı bir başkasına karıştı. İşte bu sefer ikisi birden yanmaya başladı. Farklı notalarda tek bir ritim oldu, çünkü artık kalpleri aynı şarkıyı söylüyordu. Bu onlara aitti ve onlar susana kadar bu şarkı hiç bitmeyecekti.
SİYAHIM by vavelolas
vavelolas
  • WpView
    Reads 1,326,986
  • WpVote
    Votes 48,917
  • WpPart
    Parts 37
Ruhumda dolaşan, bir günlük kelebeğin cesedini ellerimle taşıdım kalbime. Parmak uçlarımla son kez okşayıp koydum tabuta. O kelebek kalbimle ruhumun arasında bir araf olarak tekrar kanat çırpacak. Bir gülüş gözümden kalbime düşene dek orada hapsolacak, kelebeğim. Ya hayat bulacak, ya da sonsuzlukta kaybolacak. Şimdi o kelebek gibi bir cesetten ibaretim ben. Bir kentte mucizevi şeyler yaşanırken, evin dışında kalmış, pencereden o sıcaklığı izleyen küçük çocuklar gibi hissediyorum. Hiç varolmamış bir aşkın hüznünü yaşıyorum. Hiç olmayan birinin özlemini çekiyorum. Neydi bu hissettiğim? Bu boşluk nedendi? Ruhumu delen, ciğerlerime batan bu duygu nereden gelmişti? Yağmurla gelen o tuhaf yabancınn etkisi olabilir miydi? O yabancı bana yağmuru sevdirebilir miydi? Yağmur onun bakışları gibi düşecek miydi gözümden yüreğime? Kirpikleri, saçları yağmurla nasıl böyle uyumlu olabilirdi? O yağmurun ta kendisiydi. "Yağmur gibisin. Hatta yağmursun." "Hayır, gökyüzüyüm."
Deliler Ağlamaz KİTAP OLUYOR by ilmelistan
ilmelistan
  • WpView
    Reads 4,886,914
  • WpVote
    Votes 15,660
  • WpPart
    Parts 3
"Soyun!" dedi ve dudaklarındaki o histerik, şeytani gülümseme yeniden kendisini gösterdi. "Bunu yapamam." dedim korku, bedenime hükmetmeye yüz tutmuşken. Umursamadı. Bakışları, bir psikopat kadar anlamlı, bir deli kadarsa ardı görülemez şekilde parıldıyordu. "Sana yapabilir misin diye sormuyorum. Kıyafetlerini çıkar ve buraya gel. " Bir psikopatla nasıl başa çıkacağınızı bilirdiniz. Ardında yapacağı hamleler, kafasındaki kurduğu dünyadan nefes alırdı. Ama o, ardı arkası kesilmeyen bir dehşetin yüzüydü ve bunun farkındaydı. Çünkü tam olarak bu olmak istiyordu. O psikopatla taçlandırılamayacak kadar deliydi. Ve istediklerini yapmazsam, zelzelesi dünyama kıyameti yaşatmaya ant içmişti. Onu tanımak, sokakta yaşayan bir adamı yaşamak kadar korkutucuydu. Onu hatırlamak, damarlarımda dolanan kanı donduracak kadar soğuktu. Onu yaşamak, gökyüzü gibiydi. Günün her saatinde, değişebilecek milyonlarca mucizeyi ellerine verecek kadar kudretli ve ulaşması imkânsız olandı. Onu bilmek ise imkânsızdı. Çünkü o var olanı, var olmayanlarla süsleyecek tek insandı. O, Bir deliydi.
TENİ YANIK GÖKYÜZÜ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 151,415
  • WpVote
    Votes 10,627
  • WpPart
    Parts 10
Teni kızarmış gökyüzünün, güneşi batırmadan önce dillendirdiği son ninniyim. Şafağı iki geçen gecelerde dolanırım diline, Dudaklarının kıyısında zerk eden hecelerim. Ben teni yanık gökyüzünün dillendirdiği son ninniyim.
KİMSESİZLER MATEMİ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 13,829,053
  • WpVote
    Votes 894,507
  • WpPart
    Parts 69
Safir Mila Safkan, şu an olduğu yaşından çok daha ufakken, hayatının taşlarını yerinden oynatan bir olay yaşar ve kendini ansızın, yetimhanenin soğuk duvarları arasında kimsesiz bulur. Sahip olduğu şeyler, her ne yaşarsa yaşasın iyi kalan kalbi ve tutkuyla bağlı olduğu dansıdır. Kalbi yalnızca bir tek şey için, bale için çarpar. Ta ki ikincisini bulana kadar. Hazer Han'ı. Dans seçmelerine gittiğinde, kendisini seçen bu adamın gözetimi altında dans etmeye, müzikali kazanma hedefiyle bir kelebek gibi kanat çırpmaya başlar. Fakat, sahip olmayı istediği tüm bu başarıların yanında, ona başka bir hediye kılınmıştı. Aşk. Kendi kalbi kadar hassas, nazik bir kalp, Mila'ya yaklaştığında, bu zamana kadar koruduğu tüm savunmaları yavaşça yerle bir olur ve aşk, arzuyla, bedeninde dans eder. •yetişkin içerikli sahneler mevcuttur•
DÜŞ KEFENİ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 3,674,271
  • WpVote
    Votes 252,114
  • WpPart
    Parts 48
"Ah, saçları; ölümü üzerine giyinip boğazıma sarılan saçları." Tenlerinde ateşten bir mızrak, ruhlarda yanığın asil dumanı. Alınan her solukta, almaya yemin içilen canlar vâr oldu, canlar ceset oldu. Her ceset, kanlı parmaklarla açılan mezara idam edildi, aç istekler ölümün kucağına yuvarlandı. Kaderin ağır bir tebessüm sunduğu iki ruh biraraya gelmekten kaçınamadı. Siyah saçları adamın göğsüne sarıldı, saçlarındaki şehveti adamın sıcağında vâr etti ve intikam oyunu diz üstü yere çöktü. Aşk, kadının saçlarına sarıldı. Tutku, adamın ellerinde yemin içti. "Ah, elleri; ruhumun ölüsünü üzerine giyinip bedenime sarılan elleri."