EFSANELER :)
16 stories
AĞAÇKAKAN by Bubenimtekhayalim
Bubenimtekhayalim
  • WpView
    Reads 7,374,703
  • WpVote
    Votes 320,837
  • WpPart
    Parts 57
*** "Hiçbir şey beni senin bu korkaklığın bu ilişkiye sahip çıkmayışın kadar üzemez. Seni seviyorum diye senden vazgeçemiyor değilim. Bugün olmaz yarın. Vazgeçerim. Bir başkasına aşık olurum!" dedim öfkeyle. Elini ağzıma kapattı, bir elini belime koyarak bedenimi kendine çekti. Savrulan bedenimin eğer tutmasaydı düşeceğine emindim. Ellerimi göğsüne koydum. Gözlerinin içine bakarken çatık kaşlarının altındaki yeşil gözleri, benim günlerdir denediğim ama yapamadığım şeyi yapıyordu. Öfkesini, bedenime ince ince işliyordu. "Madem öyle... Hazırlan." Elini çekmediği için anlamadığımı sadece bakışlarım ile iletmeye çalıştım. "Bir ay sonra nişan, şubat tatilinde düğün." Ben söylediklerinin etkisi ile şok olurken arkasını döndü, bizim evin bahçesine doğru bir iki adım attı. Ondan çıktığına emin bile olamadığım gür bir sesle bağırdı. "Aytekin!" Kalbim korku ile kasılırken yanına koştum. "Ne? Ne yapacaksın? Hey!" Beni dinlemedi, önüne geçip durdurmaya çalıştığım bedenini sola kaydırdı, bir daha bağırdı. "Aytekin!" Bizim evin ışıkları ile birlikte Cemile teyzelerin ışıkları da açıldı. "Ferhan..." Dediğimde bakışlarını ağabeyimin penceresinden bana çevirdi. "Ferhan yok..." dedi alayla. "Ferhan ağabey diyeceksin." Ellerini havada iki kez itiraz edercesine salladı. "Pardon! Korkak, gururlu, aptal ve sevmeyen Ferhan ağabey diyeceksin!" Bizim evin kapısı açıldığında son kez onu durdurmaya çalıştım. "Ferhan böyle değil. Bir anlık öfke ile değil!" dediğimde ellerimi tuttu, göğsünden indirdi. "Ne bağırıyorsun lan?" diyen ağabeyime aldırmadan bana bakarak konuştu. "Gözünde adamlığım kalmadı ya, bırak onun gözünde de kardeşliğimiz kalmasın. Ama sen..." Bakışlarını yanımıza gelmesine bir iki adım kalan ağabeyime çevirdi. "Bu saate sonra vazgeçme hakkına sahip değilsin." ***
Mühür by liflimandalinaa
liflimandalinaa
  • WpView
    Reads 4,276,245
  • WpVote
    Votes 256,034
  • WpPart
    Parts 76
Mühür taşı gerçek mührüne kavuştuğunda kıyamet kopmalıdır. Her kıyametin sonunda, yitirilen hayatlar olur. Bu şeref hangimize ait? •Parmağımı dövmesinin çemberinde dolaştırdım bir tur. "Hissediyor musun?" diye sordum acıyla. "Tam burada kocaman bir işaret var." Cesur konuşsa damga derdi büyük ihtimal. Ya da lanet. "Görmüyorsun ama hissediyorsun. Tam burada. Seni sarıp sarmalayan bir ip." Diğer elim Cesur'un kolundan aşağı kaydı ve parmaklarım parmaklarına dolandı. "Her şeyi birbirine bağlayan bir ağ," dedim dövmesine hayranlıkla bakarken. "Tıpkı benim gibi." • Not: Merhaba! Eğer sağlıklı bir ilişki arıyorsanız bu hikaye size göre değil. Bu hikayede toxic bir ilişkideki iletişimsizliği ve bu iletişimsizliğin sonuçlarını göreceksiniz. Sabrınız için teşekkürler, keyifli okumalar.
Gelecekten Gelen by Burcuzelik
Burcuzelik
  • WpView
    Reads 1,662,128
  • WpVote
    Votes 109,727
  • WpPart
    Parts 38
21. yy'da sakin bir hayat yaşayan Ang binlerce yıllık efsunlu bir tılsımın başına bu kadar bela açacağını hiç düşünmemişti. Tılsıma temas ettiği an sonsuz bir alevin içine yerleşerek onu zamanda binlerce yıl geriye savurmasıyla kendini, nefesini kesecek kadar yakışıklı bir adamın karşısında bulmayı da hiç beklemiyordu. Ama kaderin tuhaf bir eğlence anlayışı vardı. Adam güçlüydü, zorbaydı, despottu... Ve kahretsin ki cehennem kadar yakıcıydı. Barbar Lord Alexander Aaden Sword'un onu orada tutabilmesinin mümkünatı yoktu! Ang ne yapıp edecek bu vahşi ve büyülü dünyadan kurtulmaya bakacaktı. Ama Alexander'ın onun için başka planları olduğunu çok geçmeden anladı. Kendini karşı konulamaz bir tutku ve macera dolu bir yolculukta bulan Ang, yapması gereken tek şeyi yaptı. Kaçtı! Bu hikâye de beklenmeyen tek şeyse aşkın tüm bağlardan daha keskin olduğuydu. *** Zaman, mekan, yaratıklar ve dioren dünyası tamamen kendi hayal ürünümdür... 20 Mayıs 2015
AURORA by AdaliaAlyssa
AdaliaAlyssa
  • WpView
    Reads 1,849,013
  • WpVote
    Votes 146,967
  • WpPart
    Parts 47
(Aurora Serisi'nin 1. kitabıdır. Seri iki kitaptan oluşmaktadır.) Özel güçlere sahip 12 insanı başka bir gezegene sürgün etmek ve onları bunun bir sürgün olduğundan haberdar etmemek, işin en kolay kısmıydı. Fakat her şeyin bu kadar karmaşık hale geleceği kimse tarafından bilinmiyordu. Güçler, beraberinde düşmanları da getirdi. Kayıp Kraliçe'nin varlığı, güçlü ruhların özgür kalacağı Aurora için çok önemliydi. Gerçek ismiyle Alicia ancak kendi bildiği kadarıyla Aisley, Dünya'ya ayak bastığı an bir devinimin habercisi olduğunu, bu uğurda sevdiklerinden vazgeçmek zorunda kalacağını nereden bilebilirdi ki? Kimliğinden bile haberdar değilken, çok önemli biri olduğuna nasıl emin olabilirdi? •Başlangıç tarihi: 3 Ocak 2016 •#1 Bilim Kurgu Not: Bu kitap Ekim 2020'de, seri tamamlandıktan sonra düzenlenmiştir. Kapak tasarımı için @Elcin_64 'e sonsuz teşekkürler!
BUKALEMUN - 1 Çakal Avı - Alaz (Kitap oldu) by Invictus1408
Invictus1408
  • WpView
    Reads 3,185,175
  • WpVote
    Votes 41,959
  • WpPart
    Parts 13
Hiç bir aşk böylesine tutkun, böylesine adanmış olmadı... Ne seneler silebildi yakıcı hasretini, ne katlanılmaz acılar bastırabildi yokluğunu... Anlaşma basitti oysa... Yalnızca ona ait bir kız için edilen dualar ve karşılığında sunulacak bir can... Kefareti kendiydi... *** "Her yeminin, her sözün bir bedeli vardır... Benim ödeyeceğim bedel seninkine karşılık, benim hayatım... Bu ne pahasına olursa olsun kabul ettiğim, razı geldiğim bir anlaşma. Rabbimle benim aramdaki anlaşma! Girme aramıza! N'olur girme! Seni bana verene yüzümü kara çıkarma!"
Denizkızı (Tamamlandı) by ciddikediler
ciddikediler
  • WpView
    Reads 2,917,572
  • WpVote
    Votes 123,608
  • WpPart
    Parts 54
Romantizm #3 "Sen de gözlerine bir deniz hapsetmişsin sanki. Denizden uzak kalmaya dayanamayan ben, bu gözlerde en çok ihtiyaç duyduğum suların varlığını buluyorum." Denize tapan adamın bu her kelimesinden samimiyet akan ifadesi beni en derinlerime kadar Atlas benliğiyle doldurmuştu. "Artık deniz bende de başka şeyler ifade ediyor. Hem de çok güzel şeyler ama içinde her şeyden önce Atlas Aladağ olan şeyler." Bana yumuşak fakat bir o kadar da koyulaşan elalarıyla bakarken aramızdaki görünmez iplerle birbirimize biraz daha bağlandığımızı hissediyordum. * "Bu hikayenin tüm hakları bana aittir. Herhangi bir çalınma durumunda yasal işlem başlatılacaktır."
UZUN BEYAZ BULUTLARIN ÜLKESİNDE BİR SERAP by sennurgunes
sennurgunes
  • WpView
    Reads 1,016,446
  • WpVote
    Votes 61,058
  • WpPart
    Parts 106
Serap Ayça, hayallerini gerçekleştirmek üzere, bu yepyeni dünyaya ayak basmıştı. Uzun beyaz bulutların ülkesine... Hayalinin ülkesi Yeni Zelanda'ya... Büyük hayaller, büyük umutlarla gelmişti. Onu nelerin beklediğini bilmiyordu ama, daha adımını atar atmaz yaşadı şaşkınlığı... Carlos , öfkeli ve buz gibi sert bakışlarına hedef olan genç kızı öldürecekmiş gibi bakıyordu. Bu kızın amacı neydi, ne diye durmadan karşısına çıkıyordu ki... Benim hayalim hep bir hikaye , bir roman yazabilmekti. Yurt dışında aşkı yaşamak ve yaşatmak. Bir Türk kızının gönül macerası her zaman kaleme dökmek istediğim bir konuydu. Bakalım becerebilmiş miyim, buyurun lütfen okuyun. Bir de benim kalemimden çıkan iki kahramanın aşk ve tutku kokan maceralarını izleyelim bakalım neler olacak. İşte karşınızda Serap Ayça Ünsal ve işte Carlos Sebastiano... Bu hikayemi benim için önemli bir günde 23 Nisan'da son tasarımlarını yaptım ve ilk bölümünü 24 Nisan 2016 tarihinde ilk kez yayınlamış oldum. Umarım alıntı, çalıntı gibi bahsedilen şeyler olmaz. Olursa da yasal işlemleri başlatacağımdan emin olabilirsiniz. ÖNEMLE EKLEDİĞİM NOT: Bu hikayemi ilk paylaştığım anda, benden desteklerini esirgemeyen, sevgili yazarım, @hiçkimse33 ve yine çok değerli yazarım @maviivam için buradan onlara can-ı gönülden teşekkürlerimi yollamak istiyorum. Her iki değerli yazarımı da çok seviyor onlara buradan selamlarımı yolluyorum. kucak dolusu sevgilerimle öpüyorum onları... Onlar öyle anlayışlı, kibirli olmaktan uzak, alçak gönüllü, hoşgörülü , tatlı sohbetli, karşısındakiyle empati kurabilen kişiliğe sahipler ki ben onlara bayılıyorum, söyleyecek daha fazla söz bulamıyorum. Kalbimde yeriniz çok ayrı sevgili yazarlarım. Sizleri tanıdığıma çok mutluyum... :))) Kapak yapımı sevgili yazar ve şairim @L_eandros 'a aitt
512 by cheesepeake
cheesepeake
  • WpView
    Reads 1,394,479
  • WpVote
    Votes 69,493
  • WpPart
    Parts 127
''Adın ne?'' ''Ceylan yazıyor dosyada'' ''Onu demiyorum kızım gerçek adın ne?'' ''Gerçek adım yok benim kodum var 512'' ''Hey Allahım, robot musun kızım sen ne kodu ne numarası, iyi Ceylan fazla bile sana '' Söylene söylene arabadan çıktı. Sabırlı olmalıydım. Sadece biraz sabır. Ama karşımda ukala ukala konuşup şu düştüğümüz durumun acısını benden çıkartıyordu. --------- Ajanlıktan askerliğe uzanan engebeli bir yolculuk. Ajandan Bordo olur mu? Peki ya bu bir kadınsa? Gerçek kişi ya da kişilerle alakası yoktur. Tamamen hayal gücüdür. Hepsi yazarın kendi görüşlerinden oluşmuştur.
TABLO: AŞKIN RENKLERİ by z_kalem8
z_kalem8
  • WpView
    Reads 196,531
  • WpVote
    Votes 11,055
  • WpPart
    Parts 38
O sergiye gitmeyi hiç istememiştim. Ben ne anlardım ki resimden, tablodan, sanattan...Hayatımı zorlukla geçirmeye çalışırken, tablo görecek halim mi kalmıştı? Adımlarımı korkarak atıyordum yürüdüğüm yolda... Keyif veren aktivitelere ayıracak zamanımda param da yoktu. Ama çocukluk arkadaşım Burak'a gel de anlat bunu... Beni çekiştire çekiştire getirdiği bu sıkıcı sergi binasında ne yapacaktım. Eğreti duracaktım bu ortamda. İçeriye girmeden üzerimdekileri kontrol ettim. Sergiyi dolaşmaya başladığım andan itibaren duygularım değişmişti; sanki ben ben değildim artık. Sergi'nin adı "AşkınTablosu" idi, ama bu kadarını da beklemiyordum. Birbirinden güzel kadınların gülümsediği tablolar. Sanki gerçek değildi tablodaki kadınlar, özene bezene yaratılmış birer şaheserdi hepsi. Bana uzatılan meyve suyu bardağını aldım ve hayran bakışlarımla bakmaya devam ettim. Ama o anda sakarlığım tutmuştu yine;olan olmuştu, sendelememle birlikte meyve suyu bardağı ile birlikte tabloya yapışmam bir oldu. Allah'ım yerin dibine geçmiştim ve en kötüsü de tablo mahvolmuştu. Başımda beliren adam ressam olamazdı, yok yok olmamalıydı. Ressam tipi yoktu ki bu adam da; ancak dergilerden fırlamış olabilirdi. "Tablonun fiyatını ödeyebilirsin sanırım."dedi."Ben ve beş bin lirayı ödemek, ama nasıl? sesim çıkmıyordu."Peki o zaman, beş ay boyunca yanımda çalışıp ödersin artık" diyerek yanımdan uzaklaştı. Şimdi mahvolmuştum. Sonrasında ise yaşadıklarım kolay olmadı elbet, karşıma çıkan gerçekleri sindirmem zor oldu. bir sergi sonrasında bir hayat bu denli değişebilir miydi? Kurulan o cümle ile başlamıştı değişim: "Hayat arkadaşım olmanı istiyorum!" Sonra; sonrası kitapta..........Zevkle, heyecanla,bazen kızarak, bazen severek, bazen de keşke diyerek okuyacağınız bir öykü....Bir hayat, bir varoluş öyküsü
Ölüm Meleği...#wattys2016 by dmteks
dmteks
  • WpView
    Reads 6,082,266
  • WpVote
    Votes 273,863
  • WpPart
    Parts 64
Hayatım boyunca öldürmek için yetiştirildim... Bunun normal olduğu öğretildi bana.... Ama şimdi bir ölü yerine, bir canlıya sokulmamı istiyorlar... Hemde karanlığın en güçlü liderlerinden birinin içine... Korkması gerekenler onlar... Sonuçta dünyada nam salmış, tek canlı cellat, yani "Ölüm Meleği" benim... Peki neden asıl korkanın ben olduğumu hissediyorum... "Ruhumun insanlık adına verdiği savaşı sen kazandın..." Ateş Dinçer... Ölüm Meleğini öldürebilen tek güç... Bana ruhumu geri veren tek gerçek... "Ölüm Meleği..." bu kitaba başlarken, sadece hayal ettim ve sonuç hayallerimin ötesinde bir mutluluk... Teşekkür ederim...