15. yy'da hastalıklarla mücadele edebilmek için dönemin önde gelen şifacılarıyla bir şifa konseyi kurulur. Ancak 100 yıl içerisinde hastalıkların jenerasyonlar üzerinde bıraktığı etki ve savaşların ardında bıraktığı yıkıma adapte olmaya çalışan insan türü mutasyona uğrar ve 4 farklı form ortaya çıkar. Konseyi tıpkı 1665 yılında çıkan ikinci kolera pandemisi'nin önüne geçtiği gibi bu formların da önüne geçmeyi planlar. Konsey tarafından yayılan bir veba salgını ile yüz binlerce insan ölür fakat Şifacılar Konseyi bu salgında bu 4 formun bağışıklığı olduğunu öğrenir. Konsey, bu 4 formu -çoğunlukla kadınlar olmak üzere- cadı katliamlarına dahil eder. Böylelikle nesilden nesile aktarılan Şifacılar Konseyi 21. yy'a gelen Dünya'yı bu 4 formdan tamamen arındırdığına inanır. Bunca ölümün arasında bir mucize gerçekleşir ve Liss doğar. Konseyin hastalıklardan ve salgından dolayı ortaya çıkan formlardan daha çok nefret ettiği bir şey varsa o da Liss'in formudur. Liss'in formu iki ana Form'un yok olma korkusuyla soylarını birleştirmesi sonucu ortaya çıkmıştır. Liss'in hayatı boyunca tüm amacı izini kaybettirmek ve yaşamını sürdürmek iken ana formlardan birisi hayatına girdiği an bütün dengesi bozulur. Liss hayatına giren bu kişi ile göçebe yaşamını bir kenarına bırakıp nefret ettiği benliğini tedavi edebilmek için engellerle dolu bir yolculuğa çıkar. •*•*•*•*•*•* Bu 4 Formun ne olduğunu merak ettiysen yabancı kalma, gel ve Ansiklopediye bir göz at!

"Bilmiyorum." dedi kadın sesindeki çaresizlikle "Ne kaybettiğimi bilmiyorum." 4 sene önce yağmurlu bir gecede geçirdiği trafik kazasından sonra Derin için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Hafızasını kaybeden Derin'in kendine bile yabancı olan hayatı Çağan'ın karşısına çıkmasıyla değişecek miydi? Peki aşkın her anını yeniden yaşamak için ikinci şansınız olsaydı, siz ne yapardınız? İki büyük şehir, tek aşk hikayesi. İstanbul'dan New York'a uzanan sırlar. "Kalmaya cesaretim olsaydı biran bile ayırmazdım gözlerini gözlerimden." dedi adam.