Kızların Günlüğü
Mesela bir kuş kanadı kırıldı diye ölmez ama kanadı kırıldığı için kahrından ölür. Bak ben seni sevmeyi en çok buna benzetiyorum
Mesela bir kuş kanadı kırıldı diye ölmez ama kanadı kırıldığı için kahrından ölür. Bak ben seni sevmeyi en çok buna benzetiyorum
Sert buzlarla kaplı bir patron * * * * ve..... hayallerini gerçekleştirmeye çalışan bir kız * * * "herkesin kalbi vardır Savaş bey " "evet Melis hanım herkesin kalbi vardır ama yanlış bildiğiniz bir şey var kalp kan ponpalamak için olan bir organ " "siz öyle diyorsanız Savaş bey" "öyle diyorum"
"Işıklar sana evinin yolunu gösterecek..." 3391 Kilometre ile başlayan seri Sıfır Kilometre ile devam ediyor! Kilometrelerce öteden birbirini tanımak, sevmek hatta aşık olmak kolaydı... Peki tüm bunlar yan yanayken de kolay olacak mıydı?
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geç...
Arkadaşlar bu kitap aslında özettir gerçeği kitapçılarda vb. yerlerde satılmaktadır...
Elif kendine özgü masum sade bir kız. Ta ki Dağhan ile tanışana kadar... Aşkın bu kadar karmaşık acı ama bir o kadarda güzel olduğunu öğrenememişti. Elif Dağhan'ın buzdan imparatorluğunu aşkıyla yıkabilecek mi ? Ya da onun buz dağına kapılıp sonsuza kadar esiri olarak mı kalacak ? Acımasız bir aşk... ...
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim...
Dört iyi arkadaşlar yapmadıkları şeylerin üstlerine kalması nedeniyle okuldan atılırlar . Gittikleri hiç bir okul bunları almayınca son çare Erkek Lisesi olur . Kızlarımızı burada neler yaşayacaklar ?
GENEL KURGU #1 Asya Özkurt... Henüz yirmi yaşında, hayatın zorluklarıyla erkenden tanışmış bir genç kadın.. Genç kadın ya o gün intihar edecekti, ya da gidecekti... O gitmeyi seçti... Hayatın zorluklarıyla savaşmak istedi, kendine bir şans tanıdı. Masmavi gözleriyle denizi kıskandırabilecek bir güzelliğe sahipti, onu...
Kız karşısına oturan adama baktı şaşkınca halbuki kız olduğunu düşünüp kabul etmişti bu buluşmayı sonuçta aynı evi bir erkekle paylaşamazdi değil mi ? boğazını temizledi ve adama odaklandı "Ben ilanda kız olması gerektiğini söylemistim ama? kusura bakmayın" adam mahçupca gülümseyip ensesini kaşıdı. Kahverengiye çala...
"Bence bu anlaşma senin içinde çok kârlı olacak, iyi düşün." "Hayır ben istemiyorum. Düşünecek birşey yok." "Söylesene. Bu hâlde hemde kucağındaki bebekle ne yapmayı düşünüyorsun?" "Bu sizi ilgilendirmez." "Bebeğin babası nerede?" "Bebeği terk etti." "O zaman ben o bebeğe çok iyi bir baba olurum..."deyip bebeği kucağı...