Aşk dediğin güzel şey. Hatta hissedebileceğin en güzel his. Ama karşı taraf senden uzaklaşmaya çalışıyorsa aşk dedin acıya dönüşür. Ve zaman geçtikçe o acı senin içini yer, yer, kemirir ve bitirir. Ortaokul aşklarında genelde zamanın dizi-film aşklarından etkilenip, hayata pembe gözlüklerle bakmak isteyen kızlar kendilerini sınıftan bir yakışıklıya kaptırırlar. Ama ergen oğlanlar kızların bu duygularına tiksinir gibi baktıkları için o kızlara düşman kesilirler. Ergenliği yüksek yerlerde yaşadığı ortaokul dönemlerinde sınıfın karpuz güzeli olan Sibel, Fikret'e gönlünü kaptırıverince olanlar olur. O her gece rüyasında bile olsa onu görebilmek için onu hayal ederek uyurken, Fikret bir şekilde öğrenip Sibel'den soğur. Ama hayat Fikret'in Sibel'e yaşattıklarının intikamını alır. Tam 6 yıl sonra ortaokuldaki sınıfı bir buluşma düzenler. Yıllar sonra Sibel bir görenin bir daha baktığı fıstık gibibir kız olmuştur. Fikret'le yüzleşmeye gelmişken hiç anlamadığı bir şekilde Fikret'i etrafında pervane olmaya hazır bir şekilde bulur.

Nam-ı diğer Efsane 4'lü. Her şey yoluna girmiş. Fiko ve Sibel evlenmiş. Sadık sonunda gerçek aşkını bulmuş. Ali ile Mercan artık mutluydu. Hakan Melis'i unutmuştu. Artık başlarında bir bela yoktu. Ya da öyle sanıyolardı.

2 Erkek 1 Kız Özgü & Baran

*Etrafları birden bire ateşten bir çemberle sarılırken denizdeki dalga tsunami boyutunda yükseliyordu. Yaprak kımıldamazken onları mağaraların içine kadar savuracak kadar rüzgar eserken hepsinden çok daha garip olan kumların altından kan akmasıydı. Hepsini bu kız mı yapıyordu? Sandıkları üzere olağanüstü hal denilen şey buydu.* *Bizim işlerde böyledir bu. 4 temel elemente de sahip olan benim, yani peşimdeler. Ateş, su, hava ve en önemlisi de kan. Hatta hepsine sahip olmasam sırf kan için bile beni cezalandırmak için geleceklerdir.*

Babası onları terk ettikten sonra annesinin başka bir adamdan çocuk yapması üzerine hem o adamla hem annesiyle konuşmamıştı Özgü. Ama kardeşinden hiçbir zaman desteğini çekmemiş, hep koruyup kollamıştı. Kardeşinin isteği üzerine sadece bir kereliğine üvey babasının evine gidecekti. Fakat orada tanıştığı üvey babasının oğlu Baran'ın başına bela olacağı aklının ucundan bile geçmemişti. "Sen benim hiçbir şeyim değilsin. Sadece kardeşimin abisisin."

O koğuşun içine hapsolmam değildi önemli olan. Hatta buraya gelişim Dünya için bir iyilikti çünkü insanlar benim yüzümden hayatını kaybediyordu. Peki madem bunu biliyordum o zaman neden yapıyordum? Evet, gerçekten de Avukat Hanım haklı. Ben tam bir psikopatım.

💫Kocaman siyahlığin içindeki tek bir beyazlık hayata tutunmaya yeter.💫

Fiko ve Sibel birbirlerinin çocukluk aşkıdır.Ancak Sibel mecburen Fiko'yu terk etmek zorunda kalır.Fiko intikam alacağına dair yemin eder.Ve ikili yıllar sonra Fiko'nun holdinginde karşılaşır.

Adı efsane dizisinin efsane çiftini senaristler saolsunlar harcadiklari için bizde hayallerimizi buraya dokmeye karar verdik..

Senaristlerin abv teşekkürler...