Genel Kurgu
29 cerita
Sessizliğin Sesi! [Tamamlandı] oleh KayipYazarNemo
Sessizliğin Sesi! [Tamamlandı]
KayipYazarNemo
  • Membaca 2,799,349
  • Suara 112,790
  • Bagian 34
#Romantizm 1 #Mizah 2 "Bu kız, arkası dönük olan kumral saçlı kızı istiyorum." "Ama efendim, o müşteri bile değil. Sadece akrabasından anahtarlarını almaya gelmiş." Önümde mırın kırın eden adama alaycı bakışlarımı diktim. "Umurumda değil, onu istiyorum." dedim. "Efendim yüzünü bile görmediniz, nasıl sizinle bir buluşma ayarlayabiliriz ki? Belki çirkindir." "Bir şeyi iki kere söylemeyi sevmem Melih! Madem ailem bana evlilik dedi, mirastan mahrum edeceğim dedi! O zaman ben de karşılarına bir bar fahişesini götürüp, karım diye önlerine çıkarırım." Karşımda kaşlarını çatan Melih'e aldırmadan devam ettim. "Eğer onu bana 1 hafta içinde getirirsen, sana istediğin parayı nakit olarak veririm." Kaşlarının şekli düzelip gözleri parladı. "Ya seve seve, ya seve seve! O kız size gelecek!" dedi. Memnun bir şekilde arkası dönük kıza bakarken, bir anda bana doğru döndü, kısa bir bakışma olmasına rağmen masum duran yüzünü tam görebilmiştim. O kızın burada çalışmadığını söyleyip beni vazgeçirmeye çalışmıştı ama ben yemem! Daima istediğim bana gelir. Masum suratlı fahişelerden nefret ediyorum! ### Çok şey vardı anlatacak. O yüzden sustum. Birini söylesem, diğeri yarım kalacaktı. Sen duydun mu sustuklarımı? Her Hikaye Mutlu Son'la mı Biter? Hikaye'nin mutlu son ile mi mutsuz son ile mi bittiğini görmek için, okumaya ne dersin? Eee, aramıza hoşgeldin.
SERZENİŞ (KİTAP) oleh sumeyyelkoc
SERZENİŞ (KİTAP)
sumeyyelkoc
  • Membaca 15,934,461
  • Suara 193,593
  • Bagian 13
Hiçbir günah kefaretini unutmaz. Hiçbir kirli sır gecenin nezaretinde tutuklanamaz. Geleceği ellerinden tek gecede koparılan bir adam, öleceğini bilse dahi sessizliğin kanatlarına sığınmaz. İki karanlık gecenin iki büyük suça gebe kaldığı ve iki yabancı ruhun birbirine körkütük düğümlendiği acı bir hikâyenin içindeyim. O iki yabancı ruhtan biri benim. Ve ben bir zamanlar, yolunda giden bir hayata sahiptim. Bir gün o çıkageldi ve içinde sadece doğruların olduğu dünyamı yanlışlarıyla altüst etti. Gözlerime bir kez bakması bile beni düşürmeye, düştüğüm yerde darmadağın etmeye yetti. Beni tehditlerle örülü bir kafese hapsetti, o kafesin kilidini ve anahtarını elime verdi. Gitmek de, kalmak da senin seçimin dedi. Ama ne kalabildim ne gidebildim. Yalnızca bekledim. Benim de onu düşüreceğim bir gün elbet gelecekti ve ben intikam almayı severdim. O gün geldi. Bir leyl vaktinde, ay gecenin koynunda dalgalanırken, hakikati sırtından vurdu kirli parmakları. Artık bu saçma hikâyemizde bizden başkaları da vardı. Zaman aktı... Kendiliğinden kırıldı hapsolduğum kafesin kapakları. Dışarıya adım attığım an hislerim pervasızca tökezledi. Zira sevdayı puslu gecelerde yüreğime kazıyan adamın ruhu artık içime işlemişti. "Haklıymışsın," dedi beni öldürmek ister gibi. "Senin hikâyenin esas adamı ben değilmişim."
SENİN İÇİN (tamamlandı) oleh asli1909
SENİN İÇİN (tamamlandı)
asli1909
  • Membaca 242,005
  • Suara 6,718
  • Bagian 7
"Küle dönmek için yanmak, yanmak için de aşka düşmek gerek oğlum" demişti babası. Zafer onun ne demek isteğini şimdi daha iyi anlıyordu. Çünkü Mihriban'ı gördüğü gün, gönlüne kurulan cehennemi anlatacak doğru sözcükler o daha aşka düşmeden dile böyle gelmişti. Hayallerin umuda, umutların gerçeğe dönüştüğü, içinizi ısıtacak sıcacık bir öykü
SON GÜL (tamamlandı) oleh asli1909
SON GÜL (tamamlandı)
asli1909
  • Membaca 140,979
  • Suara 11,819
  • Bagian 12
AŞK ACITIR......
GÖZYAŞI ÇETESİ(tamamlandı) oleh asli1909
GÖZYAŞI ÇETESİ(tamamlandı)
asli1909
  • Membaca 758,413
  • Suara 4,210
  • Bagian 5
Tutku bir kadını ne kadar baştan çıkartabilir? Bir kadın aynı yerden daha kaç defa kırılabilir? ya da bir adama tekrar güven duyabilmek için bir kadın kendinden ne kadar vazgeçebilir?
Kara Yazım (Tüm bölümleriyle tekrar yayında) oleh asli1909
Kara Yazım (Tüm bölümleriyle tekrar yayında)
asli1909
  • Membaca 803,798
  • Suara 45,997
  • Bagian 39
"Ben, bana yasak olana dokundum. Bununla da yetinmeyip, cennetten çaldığım meleği kendi cehennemime atarak günahkâr oldum." Kadın, adamın siyah gözlerindeki karanlığa hapsolmamak için ne kadar dirense de aşk haindi. Ve bu duygu öyle güçlüydü ki, sinsice onu ele geçirip, ruhunu işgal ettiğinde efsunlanan kalbiyle tuzaklarla dolu bir hayata "evet" dedi. Adam için kadın, buz tutmuş yalnızlığına konan küçücük bir serçeydi. Önce kanatlarını kırdı acımadan, sonra kalbini çıkartıp avuçlarına aldı. Ama adamın hesaba katmadığı bir şey vardı. Ona sığınan küçük serçenin kalbi, kendi yarattığı cehenneminden daha sıcaktı. Geçmiş ve gelecek arasında sıkışıp kalmış, yeminleri bozduran bir aşk hikayesi...
KÖSE oleh demhak
KÖSE
demhak
  • Membaca 2,033,857
  • Suara 106,482
  • Bagian 35
Bir insan, bir lakaptan en fazla ne kadar nefret edebilirdi ? Konu Harun ise, bu sorunun bir cevabı yoktu. Mahallesinin ağır abisi Harun'un bu hayatta delirdiği en büyük şey, üzerine sinen o lakaptı. 'Köse' Ve sonra, bir şey daha eklendi bu listeye. Her fırsatta bu kusurunu yüzüne vurma cesaretini gösterebilen, mahallenin mektep gören üç beş kişisinden biri. Nagehan'ın ayarsız dili. & Bir Köse'yle bir Mektepli'nin hikayesi... & Kapak tasarımı: @EmilyJules34 Başlama tarihi, 11.09.2017 Yayımlanma tarihi, 01.01.2018
PERİ ve KUZGUN oleh Esra269
PERİ ve KUZGUN
Esra269
  • Membaca 4,343,660
  • Suara 59,309
  • Bagian 16
"Ona bir bak! Onunla beni bir arada düşünebiliyor musun gerçekten?" ☙ ❧ "Onu istemiyorum! Onunla ilgili hiçbir şey istemiyorum. Onu görmek bile istemiyorum ama sen ikimizi bir araya getirmek için canla başla çabaladığından onu sürekli görmek zorunda kalıyorum!" ☙ ❧ "Beni hayata döndürecek kadın o mu? Ona dönüp bir baksana! Hiç bana benziyor mu? Birbirimizin ne kadar farklı olduğunu göremiyor musun?" ● O Kuzgun'du. Kuzgunlar gece gibi siyah olurdu. Gecenin karasını kanatlarında taşır, yüreğini de siyaha boyayan duygular gözlerinden okunurdu. Asla acısını belli etmez, asla gün ışığına aldanmazlardı. Aşkın varlığını dahi bilmezler, onu görmek ve solumak istemezlerdi. Karanın rengini almış ruhları, bir sis gibi hareketlerine yayılırdı. Kuzgun yakardı; siyahıyla, gecesinin acısıyla, sevişiyle ve acısıyla. O ne kadar siyahsa, ben o kadar beyazdım sanki.Gece gibi kara bakışlarına bakıyor ve görsün istiyordum. O kadar derin, o kadar koyu ve o kadar çok şey anlatan bir bakıştı ki, içim titredi. Peri'si olarak ona tutunmak, o bakışlardaki acıyı ve çaresizliği ondan alıp sonsuza kadar yok etmek istedim. Bana ihtiyacı vardı ve bunu dile getiremiyordu. Çünkü çok gururluydu. Çünkü gururun onu koruduğunu düşünüyordu. Oysa gurur, bizi hayattaki güzel şeylerden alıkoyuyordu: cesaretli olmaktan, korkusuz olmaktan, sevmekten. Ona, "Yeter artık," diye fısıldamak istedim. "Görmelisin artık beni. Ve teslim olmalısın..." Ama hiçbir şey diyemedim. Biz kelimeler hakkında ne bilirdik ki? Ve duygular hakkında? Konuşamayacak kadar yoğun duygular boğazımızda düğümlenirken titrerdik ancak dil kemiğe bürünüp de söze gelmezdi. Su bütün sızıları dindirirdi ama suyun sızladığını kimse bilmezdi. Gözlerimi kapatmak istedim. Suyun sızısını içimde hissetmek istedim. Sızılarımı dindirebilseydi, ona ne derdim? AŞK SERİSİ 4. KİTAP
Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3 oleh Esra269
Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3
Esra269
  • Membaca 3,053,282
  • Suara 182,849
  • Bagian 51
Genç kız burnunu çekti ve ağlamamak için direndi. Onu neyin bu kadar üzdüğünü bilmiyordu. Onun farklı olduğunu sanmıştı. Diğer erkeklerin yaptığı gibi yarı sakat bir kızı görünce arkasına bakmadan kaçmamıştı. Kalmıştı. O kalmıştı. Zeynep kendini bu fikre alıştırmamaya çalışıyordu ama Efe onunla ilgileniyor, ona nazik davranıyordu. Yavaş yürümesini ya da yavaş konuşmasını hatta bazen konuşamamasını dert etmiyor gibi görünüyordu. Ama hepsi birer aldatıcı davranıştan ibaretti. Efe sadece ablası ve eniştesini kırmamak için ona ilgili davranmıştı.Zeynep'i asıl üzen şey, bunu gözüne sokmadıkça anlamamış olmasıydı. Ve şimdi Efe'nin arkadaşına söylediği sözler kulaklarında çınlıyor canını yakıyordu. "O sakat dostum," demişti. "Zaten pek de güzel değil. Vaktini harcamaya bile değmez. Ben de ablamlara onu kırmayacağıma söz verdiğim için onunla takılıyorum. Yoksa çok istediğimden değil yani." Zeynep istemeden kulak misafiri olduğu bu konuşmayı kendisi için bir işaret saymıştı. Bir daha hiçbir erkeğe, ona güvendiği kadar kolay güvenmeyecekti.Evet Zeynep sakattı, evet bazen kekeliyor konuşmakta güçlük çekiyordu ve evet, beş dakikalık yolu yirmi dakikada yürüdüğü doğruydu ama Zeynep asla çaresiz değildi.Efe'nin sahte ilgisine, onun o müthiş gülümsemesi ile kendisini büyülemesine ihtiyacı yoktu. Bu doğum günü partisine de neden gelmişti bilmiyordu. Tek istediği onunla zaman geçirebilmekti. Kabul etmek istemese de, Efe ona iyi geliyordu ama bundan sonra böyle bir şeye ihtiyaç duymayacaktı. Efe arkadaşı ile konuşurken, ağır hareketlerle geri döndü ve doğrudan çıkışa yöneldi. Bacakları titriyor, sinirden dişleri birbirine vuruyordu.Bacaklarına dolanan beyaz elbisesine bakarken gözyaşlarını daha fazla tutamadı.Bir de süslenmişti.Tek istediği şu sakat haliyle Efe'ye güzel görünmekti. Ne kadar aptaldı!
ORJİN oleh gizemoyardi
ORJİN
gizemoyardi
  • Membaca 21,200
  • Suara 5,456
  • Bagian 9
Dudakları, șarap rengi.Bir gülüșü var gece sarhoș.