Hayat'ın bazı karmaşık soruları olur ya hani bir türlü cevap veremediğin, acaba ben kimim dediğin , bazen de küçük bir sevgi kırıntısı ya da bir amaç aradığın. Ben hep kendime bu soruları sorar ya da bir cevap arardım. tâ ki onunla ve gerçek kendimle tanıştığım güne kadar. Acaba kendi hakında öğrendiği gerçekler karşısında dik duracak mı? Gerçek hayattan sizi az da olsun uzaklaştıracak bir hikaye. Birbirinden farklı dört ırk . Sizce bu dört ırk eskisi gibi birbirlerine nefret besleyecekler mi? yoksa bütün duvarları yıkıp iyi anlaşabilecekler mi ? Gelin ve bu hikayeyi birlikte keşfedelim..

Gece ne kadar karanlıksa o kadar çok acı vardı. Yalnız değildik hiç. Hep biz ve acıydı. Uzun bir süre önce göğsünün kafesinde idam ettiği vicdanı,hayaletiyle buradaydı. Çok faraziydik haliyle.. Gölgeler boş kalplerde yaşıyordu. Bazı kalplerde başka kalplerde gömülüydü. Bazı ruhlarda göğüs kafesimizde hapisti. Hepimizin içindeki mezarın hikayesi bu Hepimizin ruhuna gömülü kelimelerin bedenimizi çürüten hayaletlerin tüm mahkûmlarımızın