Uyumak istiyorsun derin bir uykuya dalıp gitmek istiyorsun bir daha uyanmamak üzere yaşadığın hayat senin yaşama sevincini alıp götürmüştür. Çok uzaklara etrafındakiler üzüle üzüle buna mı üzüldün diyecekler gülüp geçiceksin neden mi çünkü kimse yaşamadan bilmez anlatmaya çabalarsın yapamazsın o acılarını anlatacak tek kelime bulamazsın. Bir kaç kelime mırırdanırsın karşındaki ise anladım çok üzüldüm diyip geçiştiricek güleceksin kendi kendine neyi anladın ki diceksin içten içe eriyeceksin kaçmak isteyeceksin kaçıp kurtulmak başını alıp gideceksin. Peki nereye kadar kaçacaksın nereye varacağını düşünüyorsun da kaçıyorsun veya kaçınca kurtulacağınımı düşünüyorsun. Komik bir durum bakma bana öyle gerçekler bunlar kaçınca hiç bir şey bitmeyecek sen kaçtıkca acıların da seninle gelicek kurtulamayacaksın düşeceksin kalkmaya çalışacaksın kalkamayacaksın dibe battıkca batıcaksın. Yardım isteyeceksin bir el seni düştüğün yerden kaldırması için bir yardım isteyeceksin bak işte bu daha da komik bir durum neden mi bilmiyor musun? Senin düştüğünü görenler sana yardım edicekmi sanıyorsun yanılıyorsun kimse sana yardım etmeyecek hatta onlar senin daha çabuk batman için bir tekme de onlar atıcak. Daha derine batıcaksın yardım istedikce bitti artık buraya kadarmış yardım çığlıkların boşa çıktı kimin ne olduğunu öğrendin ama çok geç oldu herşey bitti buraya kadar.

Genellikle hep düşman okullar olur . Ama bu farklı .... Düşman Sınıflar. .. Birbirlerini hiç sevmeyen iki sınıf . Her alanda finale kalan iki sınıf ... I sınıfının göz bebekleri daha doğrusu okulun : Özgü , Damla ,Arzu J sınıfının yakışıklıları:Emir ,Kerem ,Murat Birbirinden bu kadar nefret eden altı insan .... Sizce bu nefret küllerinden aşk doğabilir mi ? Kitap kapağını sevgili kullanıcı @toprakice aittir !!!

Gözlerinin içine baktım. Gözleri dudaklarım ve gözlerimin arasında mekik dokuyordu. İçimdeki şeytan dudaklarına yapış diye fısıldıyordu. Ahhh yapmamalıyım. Ama ya bu son şansımsa... Gözlerimi dudaklarına yönelttim. Şeytan çok güzel konuşuyordu. Elleriyle çenemi kavradı başımı kaldırdı. Yüzüne baktım... Gözlerinin siyahı daha da koyu hale gelmişti. O an şeytana uydum. Gözlemi kapatıp dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Ahhh öylece duruyordu. Şeytana uymak yanlıştı. Gözlerimi araladım. Gözlerini dikmiş bakıyordu. Sonra dudakları yukarı doğru kıvrıldı ve bana karşılık verdi. Kesinlikle eriyordum. Hem de çok fena. Not: Kitapta +18 içerikler bulunmaktadır. Rahatsız olanlar kendinilerini tatmin etmek için kitap arayanlar okumasınlar şimdiden uyarıyorum. Kesinlikle yetişkin içerik bulunmakta ve dozundan bölümler bulunmakta.

Bir İntihar Meselesi; sizden biri LENYA

Yalnız değilsin. Bizler de senin gibiyiz. Hep vardık. Sadece hiç tanışmadık.

Bir geçmiş, bin hayat. Bir geçmişin karanlığı arasında büyüyen bir aşk. Kadın aşıktı, adam karanlıktı. Kadın umuttu, adam dipsiz bir kuytu. Kadın varlıktı, adam yokluktu. Kadın maviydi, adam siyahtı. "Ben ne kadar siyahsam sen o kadar mavisin." 23 Mayıs 2016'da yayınlanmaya başlamıştır.

~Hep sert düştüm bu hayatta. Öyle kolayda olmadı kalkışlarım. Uzanan bir el olmayınca asla bir başına doğrulamıyor insan... Hangi yöne dönersem döneyim yoktu kendimden başka kimsem. Yanlız olunca hayata karşı deplasmanda oynuyormuşsun gibi; golü atsan bile sevinçten sarılacak kimsen yok. Hep kırgındım bu hayatta. Köpek ısırığı gibi ağız dolusu küfürler var içimde. Ağzımı açsam kan kusacağım biliyorum... İçim mezarlık gibi tıklım tıklım. Kendimden bi haberim, nerdeyim, Nasılım, ne yapıyorum bilmiyorum. Mutluluğun yerini annem bile bilmiyor. Mutsuzluğu ise kendi ellerimle koymuş gibi buluyorum her köşe başında... Kafamın içinde anlamsız sesler. Bak dikkatli dinleyin. Bak! Duydunuz mu o küçük çocuğun haykırışlarını. Cinayetlerden sağ çıkamadığım gecelere şahit oluyorum bazen. Bazen ise cümlelerim bir yumru gibi oturuyor soluk boruma. Nefessiz kalıyorum kendimi kaybediyorum... Nolur susturun bu sesleri... Yalvarırım susturun... Yoksa soluk borumu deşeceğim.~ NESLİHAN TURBEY

Seni özlemek, üşümek gibidir soğuk bir akşam üstü, yağmurun altında yürümek gibi sırılsıklam, titreye titreye. Sıcak bir yer bulup sığınmak istersin ya hani, öyle ihtiyacım var işte, yüreğine sığınıp, nefesinde ısınmaya.

biricik dostuma

Açıklamaya gerek yok sadece oku