sumeyyek9 adlı kullanıcının Okuma Listesi
6 stories
TEK UMUT (+18) by Calistoss
Calistoss
  • WpView
    Reads 443,991
  • WpVote
    Votes 16,528
  • WpPart
    Parts 60
+18 Onlar muhteşemliğin tanımıydı... ° "Sen benim mührümsün kadın.." "Herşey Alacahan ismi için!" "Dokun bana.." ° Tüm hakları şahsıma aittir.
+21 more
SON UMUT (+18) by Calistoss
Calistoss
  • WpView
    Reads 94,891
  • WpVote
    Votes 4,144
  • WpPart
    Parts 37
II. Kitap. "Kalan son umuda.."
DOKSAN YEDİ by scaroftheocean
scaroftheocean
  • WpView
    Reads 752,068
  • WpVote
    Votes 37,381
  • WpPart
    Parts 41
TAMAMLANDI. Eylem ve Ömer Asaf, çocukluklarından itibaren tanışan, yaklaşık on yıldır birlikte olan bir çifttir. Ateşin yaktığını, buzun dondurduğunu, rüzgarın üşüttüğünü ve güneşin bunalttığını dahi birlikte öğrenmiş, birbirlerini gördükleri ilk andan son ana kadar aralarında derin bir bağ oluşmuştur. Oldukça güzel ilerleyen birliktelikleri, Eylem'in bir gecede her şeyi geride bırakarak Ömer Asaf'ı terk etmesi ile bozulur. İhanet aralarındaki bağı bir makas gibi kesip atmıştır. Eylem vicdan azabı, Ömer Asaf ise bir türlü dinleyemediği gururu ile doksan yedi gün sonra bir sokağın ortasında yeniden karşılaştıklarında; hikayeleri yeniden başlar. "Senin bir evin var, bahçesinde de ben varım. Sen diyorsun ki eve girme ama bahçeden de çıkma. Önümüz kar kış Eylem, ben ya eve gireceğim ya da o bahçeden gideceğim. Üçüncü bir seçenek yok." YETİŞKİN İÇERİK. EYLEM YAKUT & ÖMER ASAF AHADÎ 25 OCAK 2019 - 01 : 22 ●
Kelebekler Sevmeden Ölmezler by Zehraozkul
Zehraozkul
  • WpView
    Reads 680,612
  • WpVote
    Votes 40,862
  • WpPart
    Parts 38
• Ölümü göğsünde avutan bir kadının, ölüm kokan adamın parmak uçlarında taşıdığı ölümü sobelemesinin hikâyesi. •
ÖLÜMÜN DÜŞLER SAHNESİ by Zehranurpltt
Zehranurpltt
  • WpView
    Reads 610,222
  • WpVote
    Votes 34,548
  • WpPart
    Parts 47
Mavi gözlü bir dev, Yeşil gözlü ruhu güzel katil bir kadın. "Bir hikaye başlıyor; okursan ölürsün. Ölürsen, ölürüm." Kor adam, yanık bir hanın mahzeninden, gül tenli Dolunay'a sesleniyor. Kadın duymuyor, adam gülüyor. Gülüşleri kadının dikenlerine batıyor. Dolunay, karanlığın göğsünde, siyaha karışıyor. Hayır! Hayır! Bedenine dokunan yabancı eller, ölü yanının portresini çiziyor. Kadın bedenine dokunan ellerde ölüyor, adam ailesinin gözleri önünde katledilişini izliyor. Kor bir gecede, ruhlar yıldızlarla savaşırken, kadın ruhunu bulduğu adamın önünde dizleri üstüne çöküyor. Adam önünde diz çöken kadının yollarına seriliyor. Boğulduğu okyanusa aşık olmuş, kuyruğundan yanan omurgasına kadar acıya boyanmış bir kız. Kemiklerinde cehennemi kaynatmış, intikam ateşi ile yanmış değil, ateş olup intikamla yanan ve çocukluğunun külleriyle doğan bir adam. Çehresinde büyüttüğü soğuk; karanlık ve dipsiz bir kuyu kadar tehlikeli. Kalbi, cenneten bir dünya gibi. Ölümün Düşler Sahnesi cehennemin zehrini kusuyor. Bu zehir adamın avuç içlerine akıyor. Avuçlarında şifanın doğurduğu varlık, siyaha karışıyor. "Ruhumun koğuşlarında bir gardiyan dolanıyor, o gardiyan hücre, hücre seni sorguluyor. Unutursa fısılda ona; sorgulanan katil, benim kalbimin altın kafesinde yüreğimi on ikiden vuruyor."
Acı Kokan Papatya by xshhsilence
xshhsilence
  • WpView
    Reads 412,198
  • WpVote
    Votes 17,689
  • WpPart
    Parts 39
Gökyüzünden düşen her bir yağmur damlası kan lekeleriyle kaplı avucumda izler bırakırdı. Kaybetmenin yoğun duygusuyla harmanlanmış hislerim ve emdiği büyük hüzünlerin neticesinde damarlarıma acı pompalayan bir kalbim vardı. Ellerime bulaşan genç kızın kanından kurtulmak için tek çarem tanımadığım bu adamın himayesine girmekti. Karga'nın. Yüzleştiği kalp kırıklarından, yarım kalmış intikamlardan katılaşmış bir kalbi vardı. Ne zaman ne yapacağı bilinmezdi, garipti. Acıları bulunduğu ortamın havasını boğuklaştırırdı, o dayanırdı ancak siz yavaş yavaş boğulurdunuz onun geçmişinde. Kaçmak isterdiniz ama siz kaçtıkça bu sefer kendi acılarınızın pençesine düşer ve ona geri dönerdiniz. O ise çoktan gitmiş olurdu. Bir de kardeşi vardı kendisine tamamen ters karakterli. Batın. Egosundan hiçbir zaman taviz vermezdi, herkes tarafından sevilen güler yüzlü, neşe saçan biriydi. Pozitif enerjisi solan papatyalara bile can verebilirken, duygusal ve hassas kişiliği ile bir müziğin en acı ezgisi gibiydi. Gözleri her zaman buğuluydu ve uzaklara dalardı, sanki gelmeyecek bir gideni bekliyordu. Kaybetmenin ekşi kokusu buram buram loş odaya dağılırken bir yazar daha satır çizgilerini boğazına dolayarak intihar etti.