MeyraManolya34 adlı kullanıcının Okuma Listesi
2 stories
3391 Kilometre by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 27,572,963
  • WpVote
    Votes 1,485,442
  • WpPart
    Parts 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
KAÇAKÇI 3 (KİTAP OLUYOR!) by Gonca_Ince
Gonca_Ince
  • WpView
    Reads 117,513
  • WpVote
    Votes 6,908
  • WpPart
    Parts 22
KAÇAKÇI kitabının devam serisidir. Bir Ateş'in, Sarıya delirişinin hikayesi... ATEŞ DOĞAN; Bir cümle yaz; sil. Bir kelime yaz; sil. Birkaç harf karala; sil. Gözlerinin önünde duran kağıda bak; zihnimin lekeleri beyazı parçalamış. Önünde boş bir sayfa, bak, görüyor musun, ellerimle lekelediğim o kağıdı? Onu ben lekeledim. Zihnimin sanrılarını üzerine döktüm, olmadı, sildim. Etraf silgi çöpü, beyaz silgiden çıkan parçalar dahi izlerini yüklenmiş geçmişin. Şimdi aklımdan birkaç satır daha geçiyor, parmaklarımın ucunda ki kalem yorgunluktan titriyor, zihnimin çırpınışları kalemin ucunu sömürmüş. Kağıdın birkaç yeri yırtılmış, silik kelimeler yırtılan yerden bir bir intihar ediyor. Sonu gelecekmiş gibi görünen her ne varsa, bir diğer yırtıktan karınca sürüsü gibi üzerine tırmanıyor kağıdın. Ayak bastıkları her satırı çamura buluyor. Benim lekelediğim kağıdı bataklığa çeviriyorlar; izin veriyorum. İlk cümleyi satıra döşediğim andan bu yana bildiğim fakat kabullenmediğim gerçek sonunda bataklığa dönüyor. Kağıdın ucuna bir saç teli düşmüş, görüyorum ama uzanıp onu oradan çekip almıyorum. Sarı saç teli usul usul kirlenen sayfanın üzerinde kıvranıyor, bataklık onu yutuyor. Kıvranışını izlerken ruhum bir yara daha ediniyor. Sudan çıkmış balık gibi karşımda kendini yerden yere atıyor, yine de onu kurtarmıyorum. Dokunduğum an alev alacak, yansın isteyip istemediğimi bilmiyorum. O kadar dikkatli izliyorum ki onu, ruhum bile ona acıyor. Nefesim hızlanıyor, bir an uzanmak istiyorum ama sonra onu ellerimle yakmayı da göze almıyorum. Zihnime bir ağrı saplanıyor, ellerimde çamurumsu bir his. Kalemim bataklığa karışmış, sol elim saç telinin üzerinde. Onu kurtarmıyorum, onu hiçbir zaman kurtarmayacağımı da biliyorum. Ben onu yakmayı göze almıyorum, Ben onu kurtarmayı istemiyorum, Ben, onunla beraber onun batakl