Kitabına dokunduğum🕯
7 stories
SONAT (KİTAP) by isilsugultekinn
SONAT (KİTAP)
isilsugultekinn
  • Reads 10,449,487
  • Votes 36,249
  • Parts 23
"Pençelerini çıkarmış bir Tilki. Aslanın karşısında ne kadar şansı olduğunu düşünüyor?" "Bir yerlerde birisi tam da senin verebileceklerini arıyor." ** "Çektiğim korkunç acı, yaşamdan geliyor. Benim erişebileceğim hiçbir durum yok. Kesin olan şu ki ben, uzun zamandır ölüyüm, çoktan intihar etmişim. İntihar ettirildim, demek istiyorum. Ölüme açlık duymuyorum, varlık olmaya açlık duyuyorum." "Antonin Artaud." Dedi kız ona bakarak. Yeşil gözler hayret karışımı bir ifadeyle ona döndü. ** İçine kapanık sadece müzikle ilgilenen bir kız, yeteneğini herkesten gizleyen soğuk ters bir erkek. Yeteneğin olduğu tarafta tehlike var.Tehlike çanları ikisi için de çalıyor. İkisi de kurban İkisi de müziğe sığınıyor. Bir harfin değiştirdiği adlara sahipler. Birbirlerinden oldukça uzak, uzak oldukları kadar yakınlar. ~ Bir kurbanın yoldaşı o kurbandan daha çok acı çeker. Friedrich Nietzsche
İLHAM PERİSİ (Kitap Olmuştur, Tanıtım Bölümleridir) by corleonis
İLHAM PERİSİ (Kitap Olmuştur, Tanıtım Bölümleridir)
corleonis
  • Reads 919,417
  • Votes 51,516
  • Parts 29
Pekâlâ bir kitap yazıyorsunuz.Günümüzden on beş yıl sonrasını.Peki siz paspal,gözlüklü, beceriksiz bir kız olsaydınız ne yazardınız? Bizim kahramanımız Helen ne mi yazdı? Kendi hayalini... Zengin bir kız; tabii ki güzel,başarılı ve seksi. Yazdığı bu kitapta olmazsa olmaz iyi bir erkek ve kötü bir erkek de... Birisi mükemmel aşık ,diğeri ise tam bir playboy. Belki biraz dram katmak istemiş olabilir ve bu yüzden kendi hayalindeki kız karakterini, başka bir erkeğe aşıkken ailelerin zoruyla bu playboy ile nişanladı. Evet evet...Güzel bir hikâye olacaktı. Ama... Hikâyenin yarısındayken bir sabah uyandığında kendini nerede buldu dersiniz? Playboyun evinde mi? EVET!
PERVANE (RAFTA) by gulsenkilicaslan_g
PERVANE (RAFTA)
gulsenkilicaslan_g
  • Reads 530,602
  • Votes 34,703
  • Parts 30
PERVANENİN IŞIĞA TUTULDUĞU GİBİ UMARSIZCA TUTULUP KALMIŞ OLANLARA... *** "... töre, adet, gelenek, anane diyerek en az değerin sevgiye, en çok değerin el aleme verildiği o kalıplarla yaşadıkları içindi. Bu kalıplar öyle güçlüydü ki ona uymak istemeyeni yıkıp geçiyor, yok ediyordu. Uyanı ise daha çok ezip silikleştiriyor, zamanla kendine katıyordu."
4N1K | 12'DEN ÖNCE by MishaPM
4N1K | 12'DEN ÖNCE
MishaPM
  • Reads 29,948,373
  • Votes 1,126,458
  • Parts 53
Yaprak; küçükken, markette annesinden sürpriz yumurta istediği için bulgur reyonuna sıkıştırılıp çimdiklenenler, ilkokul önlüğünün altına eşofman giyip okula gidenler, yeşil silgisini diş izi yapanlar ve kırmızı kapaklı tüm dersler kitabının saman sayfalarını silerken yırtanlar kadar sıradan bir kız çocuğuyken; birlikte büyüdüğü dört çılgın erkek arkadaşı yüzünden akranlarından biraz farklı bir kız haline gelmiştir. Dünyası, on iki yıllık dostları, gamzeli kahramanı Ali, tek ideolojisi 3P (pizza, pijama, pislik) üzerine kurulu bir çılgın, Oğuz, sevgilisini kendi vesikalık resminden bile kıskanan demirli, Gökhan ve notları toplamda bile 100'e ulaşamayan çorap fetişisti tatlı çapkın Sinan'dan ibarettir. Kalbi dördüyle tıka basa dolu, hayatı onlarla rengârenk olduğu için aşka ne inancı vardır ne de ihtiyacı... Ama bir gün rutin (!) hayatı, doğum gününde gelen bir paket ile tümden değişir. Paketin içinde, gizemli bir âşıktan gelen, kızımızın asla giymeyeceği türden gösterişli bir elbise ve içinde de bir not vardır. 'İçindeki prensesi öldürmeye çalışsan da, o can çekişerek içinde bir yerde saklanmayı başarıyor. Bu, içindeki prensese hediyem... Her ne kadar içindeki o yaramaz kız çocuğuna da aynı oranda âşık olsam da...'
Veliaht  by filizpuluc
Veliaht
filizpuluc
  • Reads 69,347,394
  • Votes 768,298
  • Parts 34
Aslında ben hayatımda en çok sevilmek değil sevmek istemiştim. Çok sevmek istemiştim. Böyle dolu dolu kocaman. Her sabah işkence gibi gelen okul sabahlarımın bir gün çekilebilir hatta halatla çekilir hale gelebileceği uçsuz bucaksız hayalimin uçurumundan bile geçmezdi. Allah'ın sevdiği kuluymuşum ki hem çok sevmiştim hemde çok ama çok sevilmişti. Söylediğinden değildi bu dediklerim. Hissettiğimdendi. O adam bana beni kocaman sevdiğini hissettirmişti. Bütün hayallerini , umutlarını , kırıklıklarını yıldız yapıp gözlerime koymuştu benim. Deniz gibi bakan kahve rengi gözlerine bende umutlarımı , hayallerimi ve kırıklıklarımı bırakmıştım. Nerede buluşuyordu adam ve kadın o zaman diye sordu bana. Ufuk'da bileşecektik biz. Yıldızlarım onun denizine düşeceklerdi. Ben onda boğulacaktım o bana karışacaktı. 'Denizi yıldızlarına talip güzelim. Düşecekler mi denize?' ------ ''Kadın kitap gibi sevmişti ama adam kitap okumayı sevmezdi'' dedim Meriç'e bakarak. Yine lanet olası gözlerim dolmuştu. Kafasını salladı acıyla gözlerime bakarken. İkimizden canı acıyordu. ''Adam okumayı değil yaşamayı seçerdi çünkü. Kadını okumak değil yaşamak isterdi...'' ------
PSİKOPAT by MihriMavi
PSİKOPAT
MihriMavi
  • Reads 85,309,186
  • Votes 1,119,155
  • Parts 64
Aşk hiç bu kadar karanlık olmamıştı... Bir tarafta zenginlik ve lüks içinde yaşayan Buket, bir tarafta herkesin korktuğu, tehlikeli ve insafsız Kağan! Buket'in hayatı babasının iflasıyla değişir ve eski kusursuz günlerini İzmir'de bırakarak zorlu bir yaşam süreceği Ankara'ya taşınmak zorunda kalır. Buket, çevresine ve yeni başladığı liseye uyum sağlamaya çalışırken öyle büyük bir hata yapar ki her tavrıyla belayı temsil eden Kağan'ın tüm dikkatini üzerine çeker. Hiçbir sınır tanımayan Kağan, Buket'e olan öfkesini göstermekten geri durmaz. İkisi de birbirinden ölesiye nefret ederken, kaçınılmaz sona doğru adım adım yaklaşıp kendilerini imkânsız bir aşkın içinde bulurlar. Tehlike, bir gölge misali Buket'in üzerine çöktüğünde, Kağan'ın ürkütücü karanlığını aşkıyla aydınlatabilecek mi? Yoksa etrafını saran karanlığa yenilerek ruhunu siyaha kaptırıp yok olup gidecek mi?
DELİ(RAFTA) by gulsenkilicaslan_g
DELİ(RAFTA)
gulsenkilicaslan_g
  • Reads 28,252,612
  • Votes 1,072,196
  • Parts 100
Annem ve babam, bana karşı hiçbir zaman, o sevgi dolu ve ilgili anne babalar gibi olmadılar.O yüzden ben de küçüklüğümden beri kendimi, rengârenk hayaller kurarak mutlu etmeyi öğrendim.En sevdiğim hayalin rengi ise beyazdı.Beyaz bir gelinlik... Beyaz, mutluluğun, aşkın ve bir gün kendi yuvamı kurabileceğimin müjdecisiydi.Bu evde kavuşamadığım huzura, kendi kurduğum yuvada sahip olacağıma gerçekten inanarak büyümüştüm.Oysa şimdi ailem bu hayalimi de elimden almıştı.Benimle hiçbir ilgisi olmayan bir olaydan dolayı, hiç tanımadığım ve civardaki herkesin Deli diye bildiği bir adamla evlenmek zorundaydım. ❤ Tüm ilçede deli diye tanınan bir adam: Emre. Aradığı şefkatı ailesinden bile görememiş, tekhayali bir gün sevdiği adamla evlenmek olan bir genç kız: Elif. Ve zoraki bir evlilik. Kimsenin bilmediği bir psikolojik sorunla boğuşan Emre ve Emre'yi tanıdıkça ona karşı anlayamadığı bir şekilde merhamet duymaya başlayan Elif, gerçek bir aile olabilecek miydi? Emre tekrar delirmeseydi; belki...