''Siktirsin oradan.'' Sinir bozucu bir gülüş bırakırken derince solumuştum. ''Büyücüyüm ben.''
''Eee?'' demişti o da bana, gözlerinde ukala bir bakış vardı, yumurta kırmaya dönmeden hemen öncesiydi. ''Herif de tanrı, ne olmuş yani?''
''Ama ben gördüm Kırmızı. Boynunda bir kırmızı ip gördüm, dünya ağlıyordu, ben sana saçlarımdan elbise ördüm. Kırmızı, Kırmızı'm, sana şimdi sadece, Kırmızı demeliyim.''