" Zaboravi na sebe." (Kendini unut, görevini unutma) Macaristan asıllı bir ajan olan Poyraz... Ve onun yapmak zorunda olduğu görevinin hikayesidir... ~~~ Doğuştan yetiştiği vatanı mı? Yoksa hayatında hiç tatmadığı aşkı mı önemliydi? ~~~ Macaristan #1

Asaf o sabah her zaman olduğu gibi bahçesini kontrole gitti. Lavanta çiçeklerinin arasındaki yabancı kokuyu fark etmesi ise uzun sürmedi... Tuhaf, gizemli, korkutucu bir adamdan gelen kokuyu... Bahçesinin tam ortasında öylece ona bakıyordu. ~Bu kokunun sahibi ona yeni bir hayatın kapılarını açacak, hiç tatmadığı duyguları yaşatacak~ !!LGBT içeriklidir!!

°°° Tekrar Yavuz'a baktım. Bakışlarımız kesişti. Sanki ne konuştuğumuzu bilirmiş gibi sert sert bakıyordu. Aklıma istemsizce babamın erkek sevgilim olduğununu öğrendiği zaman beni evlatlıktan reddettiği an geldi. Aynı bakışlar onda da vardı. --- Sen adam olmazsın, senden olsa olsa serseri bir piç olur... --- "Tamam yapacağım." Tarık sevinçle sırıtırken ben ise kantinden sessizce çıkmıştım. İki buzdan kalp yanyana gelirse ne olurdu görecektik... °°° Lgbt içeriklidir!!!

''Umarım partide eğlenmişsinizdir.'' Gözleri parlayarak beyaz dişleri ile sırıttı. Bu ürkütücüydü işte... ''Düşündüğümden daha çok hem de. İyi akşamlar size.'' Gazel belime çimdik atınca dişlerimi sıkarak benden uzun olmasını kabul edemediğim çocuğa sarıldım. Portakal karışımı yasemin kokusu burnuma doldu. Beynim de dönen görüntüler ile zorlukla kendimi geri çektim. Mirza beklenti için de yüzüme bakınca fısıldayarak oradan adeta kaçtım. ''İyi geceler.'' Harbiden iyi mi geceler? --- Hayatında ki tek varlığı ailesi olan Demir. Ve o varlığı tehdit altında bırakan Mirza Khaleel'in hikayesidir... --- Lgbt içeriklidir!!!

"Tch tch tch. Pamuk prensesimiz ayakkabı bırakmak yerine araba çalıyor. Hiç hoş değil." Başımı sesin geldiği yere çevirdim. Karanlıkta yüzü belli olmayan uzun adam bana doğru bakıyordu. "Ne- ne demek istiyorsun anlamadım?" "Şöyle anlatayım prenses bu mekan bizim. Buradan çalınan her şey misli ile alınır. Şimdi arkadaşının çaldığı arabayı nasıl ödemeyi düşünüyorsun? Benim birkaç önerim var. Ama yaşın yeter mi bilmem." ✩★✩ Timur bir soygun ile hayatının bu kadar değişebileceğini bilmezdi... Karabasan lakaplı İstanbul Çete Lideri Atilla ise sadece arabasını değil aynı zamanda tüm hayatının çalınacağını tahmin edemezdi... Ve kader mührü bazen kesişir ve geriye doğru akabilir... ★✩★ Lgbt içeriklidir!!! ★✩★ #1 boyboy

"Bir dakika beni bunun için mi çağırdın yani, resmini çizmem için mi?" Üstünde ki tişörtü tek bir hareketle çıkararak koltuğa bir kralın gösterișiyle uzandı. "Sen ne sanmıştın bebek surat?'" Görüntü karşısında iç çekmemek için kendimi güçlükle tutarak her daim yanımda tașıdığım ve bugün de yanıma aldığım çizgisiz eskiz defterimi çıkardım. İnsan olmayacağını bilse de umutlanıyordu işte. ~~~ LGBT İçeriklidir... ~~~ 1#Parti 1#keman

"Şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar. Ölümleri olur zaferleri, Öpüşürken yok olan ateşle barut gibi." diyen Shakespeare belki haklıydı bu sonesinde. Ancak istisnalar her zaman vardı ve var olacaktı. Bazı aşklar vardı ki; şiddetle başlasa da, düğümler dizse de aşığın boğazına ve bazen kırsa da onulmaz yerlerden, yine de başarırdı aşığın yüreğinde öldürmeden var olmayı. Sadece birazcık ölümün buruk kokusu kalırdı aşığın genzinde. Ara sıra o koku, ciğerine dolup telaşa düşürürdü aşığı. Ölüm korkusu yapışırdı yakasına. Sonra sevgilinin bir gülüşüyle içindeki cesetlerin üzerinde kan kırmızısı karanfiller açardı. Ciğerine dolan ölüm kokusu hala oradaydı ama artık karanfiller de bakiydi. Zaten aşk; risk almak, ya olursaları kuşanmak değil miydi?. Bazısının payına boyundan büyüğü düşüyordu sadece. Ve alınan her risk, aşığın kendisinden feda ettiği her parça, ölüme yazılan davetiyeye bir harf daha karalıyordu. Aşk; ince bir sıratın üstünde yürümekti. Ne kadar ağırsa sevdan, o kadar içli dışlı oluyordun ölümle. Nefeslerini ensesinde hissediyordun. Aşk; bile bile ateşe yürümekle, vazgeçmek arasında kalmaktı. Yürürsen yanacaksın, gidersen yarım kalacaksın. O yüzden küçüğüyle büyüğüyle her aşk biraz ölüm kokuyordu.

"Ben yüreğimdeki bu sızıya da, yüreğimdeki sana da bir isim bulamadım elma kurdum. O yüzden senin adın kavuşmak olsun." Kapak @Percexes <3

Bir gün karşınıza daha önce hiç tanımadığınız biri çıksa ve daha önce hiç kimseye hissetmediğiniz şeyleri hissetmenizi sağlasa.... Üstüne bu kişi bir erkek olsa.... Enes, Yağız ve Ediz... Birbirlerinden habersiz ve birbirlerinden tamamen farklı hayatlar yaşayan üç genç. Hayat onları bir noktada karşı karşıya getirdiğinde üçü içinde geri dönüşü olmayan adımlar atılacak. Enes, Yağız'a hissettiği ve anlamlandıramadığı duygularla boğuşurken; Yağız ve Ediz ise geçmişlerinin hesabının peşindeler. Enes ve Yağız adım adım birbirlerine çekilirlerken Yağız'ın hayatının karanlık tarafı Ediz'in hayatlarına girmesiyle işler iyice karışacak. Üç genç kendilerini garip ve tehlikeli bir oyunun içinde bulacaklar. Enes, Yağız ve Ediz arasında bocalarken; Ediz geçmişin intikamını almak için yemin etmiş durumda ve bu durumda yeni hedefi Enes. Ama hesaba katmadıkları bir şey var.... AŞK... ***************************** "Sen benim felaketimsin Ediz," dedi Enes fısıldayarak. "Sen benim en büyük felaketimsin. Ama ben sensiz dağılıyorum." Ediz karşısındaki gencin yüzünü elinin arasına aldı. Masmavi gözlerini karşısındaki gencin yeşil gözlerine odakladı. "Bana izin ver Enes, sana tüm geçmişi unutturmam için izin ver." ***************************** NOT: Hikayemiz Sezen Aksu şarkıları eşliğinde yayınlanacaktir. Ve hikaye tamamen eşcinsel aşk üzerinedir.