Betulbesra adlı kullanıcının Okuma Listesi
14 stories
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 38,138,785
  • WpVote
    Votes 2,069,378
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
Son Tanrıça|BİTTİ by standros
standros
  • WpView
    Reads 3,162,317
  • WpVote
    Votes 182,855
  • WpPart
    Parts 61
Tanrıça Serisi-1, devamı Buzdan Cehennem'de. Avcı ve element kullanıcıları olmak üzere ikiye ayrılıyorduk. Ben ikisine de dahil olamıyordum çünkü avcıların aksine bir element kullanabiliyordum ; Ruh. Element kullanıcılarına dahil olamayacak kadar hızlı ve çeviktim. Ben bir Tanrıça Çocuğuydum hatta bundan da fazlasıydım. Hades'in ihaneti sonucu yıkılan tahtına ben geçmiştim , ben Son Tanrıçaydım. Titanlar ve onlarla birlikte olan tanrılara karşı , Olimpos'u son nefesime kadar koruyacaktım. Sevdiğim kişilerin yaşamaları için ; ya ölecektim ya da öldürecektim. Fantastik'te #4
Orién : ANKA ATEŞİ | KADER ATEŞİ | KÜL by oykutzcn
oykutzcn
  • WpView
    Reads 4,858,802
  • WpVote
    Votes 423,573
  • WpPart
    Parts 141
Külkedisinin prensese değil, Anka'ya dönüşme hikayesi. Sonsuzluğa kanat çırpan otuz kuşun öyküsü.| Elena'nın hayatı, ruhu farklı bir boyuta çekilene dek; ev, iş ve ailesini kaybettiği yangını gördüğü kabuslardan ibaretti. Samantha; tanımadığı bir kız odasında bir anda ortaya çıktığında, kahinlerle birlikte yok olan cennet kuşunun da aynı anda ortaya çıkmasının tesadüf olmadığını biliyordu. Odasındaki o kız, üç yüz yıl aradan sonra gelen ilk kahindi. Elena, Orién ülkesindeki büyücüler, element büyücüleri ve element sahiplerinin asker olabilmek için eğitim gördüğü Doğu Lermont'a gittiğinde, kendini hiç beklemediği olayların içinde bulur. Lermont'ta, tüm öğrencilerin katıldığı Lermont Oyunları'nın da alevlendirdiği bir güç savaşı vardır. Ancak bu onun en küçük sorunu bile değildir çünkü geçmişte ayaklanma çıkararak birçok kişinin ölümüne neden olmuş isyancılar yeniden harekete geçmiştir. Savaş kapıdadır ve savaşın seyrini değiştirebilecek tek kişi olan Elena, kahin olduğunu herkesten saklamak zorundadır. Özellikle de Doğu Lermont'taki hainden. "Unutma Elena. Orién'de yanından uçup giden bir kelebek bile hayatını baştan aşağı değiştirebilir." BAŞLANGIÇ: 20.02.2014
SIĞINTI  by Asi096
Asi096
  • WpView
    Reads 2,548,417
  • WpVote
    Votes 46,243
  • WpPart
    Parts 19
Ben onyedi yaşında Nalin Çavdar. Bu konakta beş yıldır kalıyordum ancak hiçbir aile ferdi beni kendinden bilmezdi. Ben hep ötekileştirdikleri, bir günah bildikleri kızdım. Burada herkes bana düşmandı. Hemde herkes. Çavdar'lara çalışanlar bile beni bir şey sinmezdi ve ben bu duruma artık alışmıştım. İlk günden beri üç maymunu oynar, bana yapılan ve söylenen hiçbir şeyi umursamazdım. Bekliyordum. Onsekizimi doldurmayı bekliyordum ki üzerimde hak iddia edemesinler. ••• "Aynı konakta yaşayacak, aynı odada kalacak, aynı yatakta yatacağız." Konuşurken bir yandan da yavaşça kuşağı çözüyordu. Zaten tek bir düğüm atmıştım ama o kadar yavaş hareket ediyordu ki böyle giderse saatler sürerdi o kuşağı çözmesi. "Ben söylediğimin aksine hiç sabırlı değilimdir. Bana, aileme ve soyadıma bir saygısızlık yaparsan asla affetmem. Bu evliliği istemiyorum. Tam şu anda odadan çıkıp gitmemek için kendimle savaşıyorum. Eğer en ufak bir yanlışın olursa töre dinlemem, Çavdar konağına atarım seni. Yaşın küçük, bazı şeyleri anlamıyor olabilirsin. Git büyüklerinden akıl al. Burada çok yaşamamışsın ama bu sana tolerans göstereceğim anlamına gelmez." Kuşağı çözüp belimden çektikten sonra avuçlarında ezmeye başladı. Gözleri tam gözlerimin içine bakıyordu. "Dediğim gibi, ben sabırlı bir adam değilim ve bu konakta huzurlu yaşamak istiyorsan attığın adımlara dikkat et." ••• Nalin Çavdar & Fıraz Şahoğlu Yayımlanma Tarihi: 17.10.2021
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,819,183
  • WpVote
    Votes 192,919
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
Babasının Kızı|Yarı Texting by nardelisi
nardelisi
  • WpView
    Reads 16,582,457
  • WpVote
    Votes 672,738
  • WpPart
    Parts 76
''Bön bön çocuğu izleyeceğine yemeğini ye.'' ''Seni mi izlememi tercih ederdin?'' iğnelemem ona koymamış olacak ki, çapkınca sırıttı. ''Kusura bakma, çilli. Tipim değilsin.'' ''Bana diyene bak! Seni gidi aptal çam yarması!'' Sandalyesinden kalkmadan önce son kez bana bakıp göz kırptı. ''Dikkat et de, çam yarması seni ezmesin, çilli.'' Devam kitabı Bir İçim Su'dur.
Gizemli Kasaba by kitapkokusu02
kitapkokusu02
  • WpView
    Reads 12,285,449
  • WpVote
    Votes 521,863
  • WpPart
    Parts 75
Jenna Collins Gizemli Kasaba'ya taşındığında olacaklardan habersizdir. Birçok yeni insan tanıyacaktır. Peki ya tanıdığını sandığı insanlar gerçekte öyle değilse? NOT: HİKAYENİN KİTAP OLMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR/ OLAMAZ. Başlarda acemi olduğumu biliyorum. İleride bölümleri düzenleyebilirim umarım. İyi okumalar..
Kaçak Prenses -Ateş- by Azizegkc
Azizegkc
  • WpView
    Reads 11,403,027
  • WpVote
    Votes 709,813
  • WpPart
    Parts 67
Tanıtım bölümüne göz atınız...
SAHTE DOKUZ by merkeztandem
merkeztandem
  • WpView
    Reads 11,267,655
  • WpVote
    Votes 618,261
  • WpPart
    Parts 64
Sosyal medya hesabı üzerinden futbol yorumculuğu yapan ve hayli popüler olan Dila Aral, kullandığı rumuz dolayısıyla herkes tarafından erkek zannedilmektedir. Mesaj kutusuna düşen bir fotoğraf ve ardından katıldığı olaylı canlı yayın sonrası hayatı tamamen değişir. Sosyal medyada yerin dibine soktuğu yetenekli futbolcu Barış Akdora'yla 6 ay boyunca çalışmak zorunda bırakıldığında ikilinin arasında dinamikler değişir ve güç savaşı başlar. Beraber çalışmayı öğrenebilecekler midir?
AYDIN MAHALLESİ by binokurrbiryazar
binokurrbiryazar
  • WpView
    Reads 7,170,717
  • WpVote
    Votes 276,383
  • WpPart
    Parts 41
"Peki ya sen?!" diye sordum çatallaşan sesimle. Anın stresiyle dudaklarımı yaladığımda gözlerini dudaklarıma indirip bir müddet orada tuttu. Alnında beliren mavi damarı soluk ışığa rağmen fark edebiliyordum. "Sen de çıkacak mısın benim hayatımdan Dinçer abi?!" Gözlerimiz tekrar buluştuğunda, alev alev yanan hareleri içimde bir ateşi yaktı, yandığımı hissettim. Bu his, elimi kolumu bağlamıştı sanki. "Hayır!" taviz vermeyen katı sesi benliğimde yankılandı, yankılandı... Üstüme daha da eğilerek çenemden tutup kendi yüzüne doğru yaklaştırınca heyecandan titredim. Hiç bilmediğim bu duyguyu, pembe nevresim takımımın içinde, yirmi sekiz yaşında olan Dinçer abiyle yüzlerimizin arasında milimler varken yaşamak... Hele ki hala abi diyordum, boğazıma taş gibi oturdu. "Ben senin bu dünya da ahirette de elini tutacağın tek adamım.." ◾