Okunması gerekenler
4 stories
BEHRAM BRONZNEDAR (ASKIDA) by glhnbghn
glhnbghn
  • WpView
    Reads 51,949
  • WpVote
    Votes 2,204
  • WpPart
    Parts 8
Bir acı yel savurdu yürekleri. Kağır olan kalpler isyanını dile getirmek için ruhlarını ateşe attı. Gecenin koynunda derbeder olmuş adamın aşkına yıldızlar ve ay şahit olurken, karşısında bitap düşmüş kadın gecenin sessizliğine bürünmüştü. "Sana elimi uzattım. Sen ise uzattığım ele hançer batırdın!" dedi kasırga misali içinde ki dinmeyen fırtınaları dile getirirken. "Sana verdiğim gülün dikenlerini, senin aşkından derbeder olmuş yüreğime batırdın." acının koynunda kavrulan bedeni isyanını gösterirken karşısında diline kara bir kilit vurulan kadının sessiz feryatları, adamın aşinası olduğu kahverengi gözlerinde akan yaşla can buldu. "Haklıydın. En büyük cahilli ben yaptım!" zehir zemberek sözlerinin ardından gelecek olan itiraf, parçalanan kalpleri bir kez daha tuzla buz edecekti. Kızıl saçlarına ömrünü heba edecek olan kadının sessiz ağlayışı bir kez daha bıçak batırdı adamın kavrulmuş yüreğine. "Ben aşkından meftun olmuşken sen gururuna yenik düşüp, aldığın nefesle can bulan kalbimin celladı olacak kadar canisin." Patlayan volkanın ardından düşen ateş parçaları misali derbeder adamın sözleri kadının yüreğine, ölüme yol açacak şekilde düşerken yinede gece kadar sessiz kalmaya devam etti. Yüreğinde açan gülü soldurmamak için aşık olduğu adamı dinledi sadece. Mora dönmüş dudaklarından dökülen cümle ile esas dikenler ay kadar güzel olan kadının kalbine battı. "Ama, Allah benim belamı versin ki hala seni seviyorum!"
BATAKLIK ~ ÖLÜM ŞEHRİ by glhnbghn
glhnbghn
  • WpView
    Reads 150,117
  • WpVote
    Votes 7,599
  • WpPart
    Parts 29
Şeytanın kafesine düşmüş bedenlerin ruhları cehennem ateşiyle harmanlandı. Gaddarlık zihinlerde taht kurarken geçmişte ki sır geleceği helak etti! Kurumaya yüz tutmuş yapraklar, dallarından neredeyse düşmek üzereyken azraili beraberinde getirecek kadar da sert esen rüzgar adeta dallarında zor duran yapraklarla oyun oynuyordu.. Daldan bir yaprak düşecekti. Düşen, o yaprak toprağa ateş olup yayılacaktı. Şehir çöle dönecek, insanlık yok olacaktı. Acımazsız ruh kıyameti kopracaktı! -*- "Sen hiç birini öldürdün mü?" diye sordum bakışlarımı ağır bir şekilde, ona çevirirken. Boğazımda oluşan düğüme bir yenisi daha eklendi. Yüreğim sayamadığım kadar can çekişti. Siyah bir inci misali gözlerini üzerimde gezdirirken dudaklarının kıvrımı alayla bükülmüştü. "Sen hiç düş öldürdün mü?" dedi soruma karşılık bir soru eklemişti. Kiraz rengi dudaklarından dökülen kelimeler ruhuma nakış ederken, o gözlerinde ki şeytani ışık anlık yok olurken devam ettirdi kelimelerini içinde kıyametler koparken. "Birisini öldürmekten daha zalimce.." -*- Ölüm Şehrinin gölgesinde kalmış bedenler kana susamış olur... Bataklığa giren herkes azraille son bulur!
KANLI VAVEYLA by glhnbghn
glhnbghn
  • WpView
    Reads 485,071
  • WpVote
    Votes 16,411
  • WpPart
    Parts 36
"Sen.." Kırılgan bir çiçeği tutarcasına, sol eli belimi kavradı. "Bu ten..." Belimde olan koca eli yavaşca sırtıma oradan ise omuzuma doğru yol aldı ve köprücük kemiğimin üzerinde duran saçlarımı geriye doğru iktirdi. "Bu güneş kıyısı olan saçların." Parmakları, kızıl renginde olan dudaklarıma değince alev gibi yandığını hissettim. "Zehirli ve sarhoş edici dudakların." Parmakları biran olsun yüzünden ayırmadığım gözlerime dokundu. "Beni her defasında yakıp kül eden, su yeşili gözlerin." Parmakları son olarak köprücük kemiğimden elime doğru, kolumda bir yol çizdi. "Bu narin ve küçük eller.." Onun imzasını taşıdığım elimi kaldırıp, dudaklarına götürdü.. Şevkat dolu öpücüğü avuç içime usulca konarken, içimde zelzeler koptu. "Hepsi benim. Her şeyinle benimsin, Emira..."
KAR MEZARLIĞI by glhnbghn
glhnbghn
  • WpView
    Reads 807
  • WpVote
    Votes 82
  • WpPart
    Parts 3
"Şayet günün birinde bir kadının ruhuna dokunursam, dokunduğum ruhun bedenine sahip olmak istiyorum." dediğinde kan akışı yanaklarına akın etmiş gibi al al olmaya başlamıştı. Daha bunları dile getirirken utanıyordu, bir kadına cinsel temasta bulunmamasını yadırgamıyordum artık. "Peki ya o ruhun bedenine senden başkaları da dokunmuşsa?" sesim çatallaşmış, boğazımda bir kuruluk oluşmuştu. Asaf'ın okyanus mavisi gözlerinde bir yıldız kaydı o anda ve kayan yıldızın diken olup yüreğime battığını hissetim. "Hala o ruhu isteyecek misin?" "Hala bedenlere önem vermediğimi anlayamadın mı aptal kız?" sesine yerleşen alay tohumları bakışlarında filizlenirken burnundan sert bir nefes vererek gülümsedi. "Umarım öyle olur," dediğinde kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalktı. Yüreğimin dehlizlerinde bir kum fırtınası peyda olurken, soluk borumu neşterle keşmişler gibi nefes alamadım bir anda. "Ben ruhuna dokunmak, orada kendime bir yuva inşa etmek istiyorum."