the best of watty❤️
164 stories
FERAYE | NEFRETTEN AŞKA  by mavverra
mavverra
  • WpView
    Reads 820,248
  • WpVote
    Votes 46,549
  • WpPart
    Parts 41
Bir odayı karıştırmak hayatını yerle bir etmeye yeter mi? Sadece biraz dinlenmek istemişti. Ama gözlerini açtığında zenginliğin içinde kaybolmuş kibirli bir adamın yatağındaydı, hem de yalnızca bir havluyla. Feraye zengin bir aileye gelin giden ablasının yanında yaşamak için geldiği yalıda yalnızca huzurlu bir hayat arıyordu. Ancak gecenin bir yarısı yanlış bir odaya girip tanımadığı bir adamın yatağında uyanmasıyla her şey geri dönülemez şekilde değişti. O geceden sonra hayatı artık ona ait olmaktan çıktı. Karşısında kibriyle sinirlerini zorlayan ama varlığıyla kalbini darmadağın eden bir adam vardı. Bazı sınavlar kaçmakla geçilmezdi, bazı duygular görmezden gelinmezdi. Ve bazı adamlar unutulamazlardı. ❝"Kucağımdasın." dedi alçak bir sesle. "Dün gece seni elimle getirdim ve vücudunda hâlâ izlerim var." Beni daha çok çekti kendine doğru, kendi alt bedenine doğru bastırdı. Onu hissedebilmek muazzam bir arzu uyandırıyordu bedenimde, sağduyu ve mantığımın yerini şehvet ve ihtiras alıyordu. "Arzu duyduğunu, beni ne kadar istediğini biliyorum." Nefesim hızlandı, söyledikleri ne yazık ki tamamen gerçekti. Onu delice arzuluyordum, hatta bazen rüyamlarımda bile gördüğüm oluyordu. Bu yüzden kasıklarım sızlıyor şu an, bu yüzden ateş bastı bedenimi. Yüzü yüzüme daha çok yaklaşınca burunlarımızın uçları birbirine değdi, dudaklarım öpülme arzusuyla karıncalanmaya başlamışlardı. Onun temasına kayıtsız kalamıyordum, korkunç bir ten uyumu vardı aramızda. "Kaçman bunu değiştiremez." Konuşurken dudakları benimkine dokunuyordu, kendimi tutamayıp ilk hamleyi yapan olmaktan korkuyordum. "Ben de seni istiyorum." diye ekledi en son, zaten hemen ardından dudaklarıma kapandı.❞ ▪︎Yaş farkı vardır. ▪︎Cinsel içerik vardır. Cinsellik, küfür ve hassas içerikler barındırmaktadır. Rahatsız olacaklar okumasın.
İpek Böceğim (KİTAP OLDU) by mira_yelkenci
mira_yelkenci
  • WpView
    Reads 2,301,254
  • WpVote
    Votes 110,559
  • WpPart
    Parts 23
Romantizm #1# İpek Böceğinin kozası mı yoksa çelik mi daha sağlamdı? Zorluklara en çok hangisi dayanırdı? Her şey zıddını içinde barındırır; varlık yokluğu, güzellik çirkinliği, güçlü zayıfı ve yaşam ölümü... Genç kızın hayatı tam da bunlardan ibaretti! Ülkenin ileri gelen ailelerinden birisine mensup olmasına rağmen imtihanı yoklukla, insanların çirkin yüzüyle olmuştu hep. Tek başına kaldığı dünyada kimseden ne yardım isteyecek ne de boyun eğecek mizaçtaydı. Ta ki bir adam bunları alaşağı edene kadar! Levent Akçacızade; emrinde binlerce insanın çalıştığı, iş dünyasının gözdesi, kural insanı... Aşkı ve kadınlara olan güvenini kilitlemiş, anahtarı kendinin dahi bilmediği uçsuz bucaksız bir yere fırlatmıştı. Yapamadı... Ona doğru çekildikçe kaçtı. Önü alınamaz arzuları, tanımlayamadığı duyguları her yanını sardığında saklanacak bir yeri kalmamıştı. Aşk, gözleri körleşmiş kibri yener, kaideler yerle bir olur ve tüm hayatı biçimlendiren kavramlar yeniden tanımlanır mıydı?
KANUN KAÇAĞI  by aslikarabulutt
aslikarabulutt
  • WpView
    Reads 40,347
  • WpVote
    Votes 4,362
  • WpPart
    Parts 19
Bedenimin az önceki sıcaklıktan sıyrılıp soğuduğunu hissettim. Yavuz'a dair yepyeni sorular zihnimde birbirine bağlanmıştı. Bu yaralar ne zaman, nerede ve nasıl olmuştu? Çok merak ediyordum. Yavuz'un bana baktığını gördüm. Telefonu ne ara kapatmıştı, onu yakalayamamıştım işte. Kafamın içindeki onlarca soruyla baş başaydım çünkü. Bakışlarında az önce yaşadıklarımıza dair bir duygu bulmayı denedim. Beni hâlâ arzuladığına emindim. Ama göz temasını kesip yerdeki gömleğini almasına hiç hazırlıklı değildim. Üzerine geçirip düğmeleri iliklerken bana bakmamıştı. Bir şeylerden kaçar gibiydi. Etrafımızı saran büyü bir anda bozulmuştu. Ben ise hâlâ masanın üstünde oturuyordum. "Daha önce vuruldun mu?" diye sordum aniden. Parmakları düğmelerin üzerinde durdu. Bakışları beni bulurken, kaşlarının çatık olduğunu fark ettim. İlk önce konuşmak istemedi. Birkaç saniyenin ardından düğmeleri kapatmaya devam ederken, "Evet," demekle yetindi. Bu kadardı. Tek bir kelimeyle merakımı gidermem gerektiğini anlatırcasına soğuktu. *Hikâyenin yayınlanma tarihi: 30 Aralık 2023*
ARHAVİLİ by burcubuyukyildiz
burcubuyukyildiz
  • WpView
    Reads 1,480,310
  • WpVote
    Votes 80,899
  • WpPart
    Parts 32
"Ben Karadenizliyim," dedi dudakları tehlikeli bir gülüşle kıvrılırken. "Biz sabahları ilk olarak hırçın dalgaları görmek isteriz." Gözleri gözlerimdeydi, sıcacık nefesi dudaklarıma çarpıyordu. "Ya evimizin manzarasında... Ya da kollarımızda uyanan kadının bakışlarında..." Dudakları ansızın boynuma değdiğinde, titreyen dizlerime söz geçiremeyip onun kaslı kollarına tutundum. Tırnaklarımı tenine batırdığımı fark edemiyordum. "Çok şey istiyorsun gibi geldi bana," dedim kendimi tutamadan. Güldü. Ona çok yakışan, nadiren görebildiğim bir gülüştü bu. "Karadeniz..." dediği anda, başparmağı nefesimi kesercesine dudaklarımı buldu. "Hırçındır. Asidir. Zapt edilemezdir, vahşidir. Derinlerinde ne olduğunu asla bilemezsin. Onun azgın sularında yüzmeye alışkın değilsen akıntısında kaybolur gidersin. Ve sen Hazel... Tıpkı Karadeniz gibisin." Bir KOR EVRENİ Romanı BU KİTAP YETİŞKİN OKURLAR İÇİNDİR! © Tüm hakları şahsıma aittir. İznim dahilinde olmaksızın alıntı yapılamaz. Bu başlık Arhavili adıyla, 2016'da açılmıştır. Bölümlerin yayınlanmaya başlama tarihi 22 Aralık 2023'tür. Wattpad'de ARHAVİLİ adıyla yayınlanan ilk ve tek hikâyedir. * Bu kitapta okuduğunuz bazı kişiler, kurumlar, olaylar ve kavramlar yalnızca hayal ürünüdür. Gerçekle en ufak bir ilgisi bile yoktur.
Etkili Anlaşma by sezgisalman
sezgisalman
  • WpView
    Reads 177,681
  • WpVote
    Votes 17,003
  • WpPart
    Parts 36
Seçil'in son zamanlarda ihtiyacı olan çok şey vardı. Ama ihtiyacı olan şeyleri halledebilmesi için asıl tek bir şeye ihtiyacı vardı: Cesaret. Onu ise nasıl edinebileceğini bilmiyordu. Tabii yardım ayağına gelene kadar. Aris ise hayatından gayet memnundu. En azından memnun olduğunu düşünüyordu. Ta ki insan kaynakları ona içeride tamı tamına 186 gün izni olduğunu hatırlatana kadar. İşte o zaman hayatında bir şeylerin yanlış olduğunu sezmişti. Fakat bu gerçek de onu harekete geçirmeye yetmezken, başka bir dert ayağına dolanınca mecburen harekete geçmek zorunda kalmıştı. Seçil'in hoşlandığı adama, yani Ersin'e giden yolu; çalıştığı şirketin genel müdürünün, yani Aris'in, yani kendisine kıl kapan adamın odasından geçiyordu. Eğer becerebilirse Aris'ten öğrenecek çoook şeyi vardı. Fakat asıl ilginç gerçekse, Aris'in de Seçil'den öğrenmesi gereken çok şeyin olduğu gerçeğiydi! Ve ne yazık ki bu ikili, aralarında bir anlaşma yapmadan pek arkadaş olabilecek gibi değillerdi. Aris mecbur olmasa hayatta Seçil gibi biriyle arkadaşlık edemezdi. Eh, Seçil de kendisini sevmeyeni sevecek değildi. Maaşı o kişiden geliyor olsa bile! Ama belki de bu ikilinin arkadaş olması gerekmiyordu ve bundan daha kendilerinin bile haberleri yoktu...
KURŞUNİ RENKLER (4) by sezgisalman
sezgisalman
  • WpView
    Reads 26,938
  • WpVote
    Votes 3,871
  • WpPart
    Parts 28
Fırlama Prens'te Kerim-Selen çiftini ve Yıldızlara Dokunmak'taki Batu karakterini çok seven herkesi şiddetle bu hikayeye davet ediyorum :)
RESMEN AŞIĞIM by sezgisalman
sezgisalman
  • WpView
    Reads 53,093
  • WpVote
    Votes 6,698
  • WpPart
    Parts 34
"Şaka yapıyorsun, değil mi? Hayal görüyorum?" dedi en nihayetinde Uraz. Bu soruları direkt olarak arabasının bagajındaki kıza mı, yoksa genel olarak evrene mi yönelttiği şüpheliydi. Zaten Asu da tam anlamamıştı. "Sen buraya nasıl girdin?! Ne zamandır buradasın? Ya... sen... sen kimsin ya? Kimsin sen?" Asu korkmaya başladığını ve tir tir titrediğini hissediyordu. Sevdiceğinden, biricik Uraz'ından korkması çok anlamsızdı ama şu an karanlığın içinde bağırırken bir tık ürkütücü olduğunu da inkâr edemezdi. Ürkek hareketlerle kıvrıldığı yerden doğrulmaya çalışırken her yerinin nasıl tutulduğunu ve ağrıdığını anca fark etti. Eee az buz değildi! Muhtemelen üç saattir bu bagajda iki büklüm ses çıkarmadan yatıyordu. Ah o İstanbul trafiği onu bitirmişti. Yani tabii Uraz'ın niyeti yalnız gelmekti ama Asu da eşantiyon gibi olmuştu işte. Ahlaya uhlaya doğrulup ayaklarını sarkıtmak suretiyle bagajda oturmaya devam etti. Boynunu açtı. Kollarını esnetti. Sırtını kütletti. Uraz şaşkınlıkla onun her hareketini izlerken en nihayetinde delirerek "Artık konuşacak mısın?! Kimsin kızım sen?" diye bağırdı. Sonra bağırtısı evin içinde kendisini beklemekte olan arkadaşlarına ulaşacak diye korkarak hızlıca eve bir bakış attı. Asu da omuzları düşerek olduğu yerde küçülmüştü. Korkudan resmen titriyordu. "Anlatacağım. Ne olur kızmayın bana, anlatacağım."
BİTMEYEN AŞK ESKİZLERİ by sezgisalman
sezgisalman
  • WpView
    Reads 498,726
  • WpVote
    Votes 31,073
  • WpPart
    Parts 72
İki yakın arkadaş; gotik prenses Ezgi ve onun güneş saçlısı Ece... İkisinin birbirine uzak tarzlarına ve yaşantılarına rağmen birleşen hayatları, sevinçleri ve aşkları... Aşkları demişken; Altuğ ve Yusuf-namı diğer, Yanlış Yaptık Yusuf- Aslında iki delikanlı birbirlerinin ne arkadaşı, ne de tanışığı... Hatta birbirlerinden pek hoşlanmıyorlar bile. Sadece Yusuf için değil; Ezgi için de durum öyle. Ece için sorun yok. O her ortama uyar, kafa rahat... Rahat da, acaba kalbi rahat mı? Yusuf'un da içi fırtınalı, kafa karışık, kalp kapalı kutu... Neden derseniz... Çünkü Ece geri geldi. Şimdi ne mi yapacak? Basit; tabii ki arkadaşı olacak??? Ve Ezgi... Mutsuzluktan ölen Ezgi, nereden bilecekti ki mutluluğu, nefret ettiği Altuğ'da bulup bu kez mutluluktan öleceğini... Altuğ ise... En havalı özelliğiydi kimseye aşık olmaması. Ama unutuyordu ki, aşk adamı dövmekten beter ederdi. Tabii aşık olacağını tahmin edemediği kız, eğer karate biliyorsa sadece aşk değil, kız da adamı bin beter yapardı...
AŞKTAN KARELER by sezgisalman
sezgisalman
  • WpView
    Reads 571,824
  • WpVote
    Votes 28,151
  • WpPart
    Parts 37
Sedef ve Mehmet, kendi hayatlarında kaybolmuş iki sıradan insan... Sedef bir ailedeki üvey öge olarak o aileye tutunmaya çalışırken, Mehmet kendi ailesi dışındaki bir hayata daha önce hiç adım atmamış bir genç... Birbirlerini bulduktan sonra, kendi hayatlarında kaybolmuş olan bu iki genç, birbirlerinin hayatlarında aşka rastlayınca doğru rotayı bulabilecekler mi acaba?
AŞİYAN by sezgisalman
sezgisalman
  • WpView
    Reads 101,555
  • WpVote
    Votes 9,107
  • WpPart
    Parts 32
Pınar sakin olmaya çalışarak "Merhaba," diye fısıldadı. Bundan daha fazla muhabbet etmek istemiyordu lakin bunun kaçınılmaz olduğunu da biliyordu. "Merhaba." Selçuk'un yüzünde şaşkın bir gülümseme ağır ağır peyda oldu. Sanki yüzünden hızlı hızlı hisler ve ifadeler geçiyormuş gibi yüzü dalgalanıyordu. Pınar'a doğru bir adım yaklaşmak istedi ama hemen durdu. "Ne zaman geldin?" Selçuk'un gözleri Pınar'ın hatırladığından da güzeldi. Ya da belki de daha güzeldi artık. Yaş almak yaramış olmalıydı. Bu yüzün her bir zerresine bakarken nasıl kalbinin aşkla çarptığını dün gibi hatırlıyordu. Hala aynı güzel yüzdü işte! Daha sakallı, bir iki ufak çizgisi vardı ama onlar da ona ayrı bir hava katmıştı. Deniz yeşili gözlerinin etrafındaki çizgiler mesela... olgunluk katmıştı. Siyah, sık sakallarına rağmen onların arasında görünen gamzelerinin etrafındaki çizgiler... nasıl da güzellerdi. Muntazam bir yüzü vardı. "Dün," derken sesi çatallaştı Pınar'ın. Hemen genzini temizledi. Bunu yaparken de gözünü kaçırma fırsatını değerlendirdi. "Sen ne zaman geldin? Burada olmadığını sanıyordum?" dedi bunu ümit eder gibi. Sesindeki bu temenniyi saklayamadı. Selçuk da fark etmişti o ses tonunu. Yine de aklına gelen ilk şeyi hemen uzaklaştırdı. Kendini tek parça halinde tutmaya gayret etti. "Ben ne zaman gittim ki?"