LiZgElim adlı kullanıcının Okuma Listesi
3 stories
GÖREV: Sıfır Saati [Asker Kurgusu] by dilanaladag
dilanaladag
  • WpView
    Reads 249,879
  • WpVote
    Votes 14,174
  • WpPart
    Parts 34
Beklemediği anda kasıklarına tam isabetle çarpan dizim ile acı dolu bir nida döküldü dudaklarından. Nefesinin kesilmesini fırsat bilip onu çevirip tam üstüne oturdum. Bir elim boğazını sararken dağılmış saçlarımla üstten baktım. "Sana gardını ne olursa olsun düşürmemeni söylemiştim, Yüzbaşı..." "Tüm geleceğimi baltaladın!" dedi can çekişir bir tonda. "Üzgünüm, kaşındın..." Sırıtışımı gizleyemiyordum. Yerim de rahat olsa gerek hiç kalkasım gelmiyordu sanırım hâlâ oturduğuma göre... "Ulan... Tüm neslimin amına koydun... Hâlâ kaşındın diyorsun!" Kahkahamı bastıramadım. Bu kadar çaresizken gerçekten çok güzel görünüyordu. "Böyle işin ızdırabını..." Neyse ki kalkmak aklıma geldi. O ise hâlâ yerdeydi. Ben kalkmak için hareket edecekken beni kolumdan yakalamasıyla neye uğradığımı şaşırdım. Tutup tek hamlede üstüne çekti. Şimdi yüzlerimizin arasında milimetre vardı. "Senin yüzünden hiçbir hemcinsin tarafından kabul edilmezsem, ömür boyu kâbusun olurum, Kara!" dedi sıkılı dişlerinin arasından. "Ne yapabilirsin ki? Hakkımla dövüştüm ve kazandım." Aramızdaki mesafeye rağmen mantıklı cümleler kurabildiğime inanamıyordum. "Eğer öyle bir şey olursa az önce bineceğin dalı kestin demektir, Kara!" +18 Uyarısı: Kitapta cinsel içerik, ağır argo ve küfür bulunmaktadır. Bunu dikkate alarak okumanız önerilir. 03.09.2024 ™©Tüm hakları tarafımca saklıdır. Hiçbir şekilde başka amaçlar için kullanılamaz, çoğaltılamaz ya da ticari amaç güdülerek iznim dışında basılamaz ve başka ortamlarda paylaşılamaz.
Kızıltepe Mahallesi by hazalaba
hazalaba
  • WpView
    Reads 3,971,860
  • WpVote
    Votes 159,839
  • WpPart
    Parts 49
*Abimin arkadaşı konulu mahalle kitabı "Ah be küçük kız. Beni peşinden koşturmayı çok seviyorsun," dediğinde soluklanmak için durduğu kısa saniyede kaslı göğsü sertçe yükseldi. "Koşma o zaman!" Aramızdaki mesafeyi tek adımıyla kapattığında belimin arkasına avcunu yaslayıp esir aldı ve bedenimi kendine sertçe çekti. Göğsüm göğsüne çarptığında soluğum kesilerek başımı kaldırdım ve gözlerinin içine baktım. Bakışları alev almışçasına yanıyordu. "Dikkatimi hiç çekmemeliydin," diyerek sırtımı arkamdaki duvara yaslayarak gözlerimin önünü düşen saçımı çekerek kulağımın arkasına sokup yaklaştı. Dudaklarımızın arasında tek nefeslik yer vardı. "Bensiz bir hayatı unut. Seni almasına asla izin vermem!" AŞK ONLARI ÇOK HABERSİZ VURACAK
Ederlezi by profeysinil
profeysinil
  • WpView
    Reads 1,846,263
  • WpVote
    Votes 85,367
  • WpPart
    Parts 47
"Sabaha kadar konuşmanın sabaha kadar sevişmekten daha tehlikeli olabileceğini kim tahmin ederdi ki? Her gece çiftliktekiler uyuduktan sonra Elif gizlice odama gelip yatağın diğer ucuna geçiyordu. Işıkları yakmayı hiç teklif etmemiştim, o da durumdan şikayetçi değildi. Binbir gece masallarındaki gibi karanlıkta başlayıp aydınlıkta son bulan gece buluşmalarıydı bunlar, ve nedense gizli kalmasını istemiştik. Oysa ortada gizlemeyi gerektirecek bir şey yoktu, onca gece yanımdaydı fakat elim onun eline bile değmemişti. Biz sadece konuşuyorduk... Sadece konuşuyorduk ve sanırım tüm sorun buydu. Belki konuşmak yerine sevişseydik bu kadar kök salmazdık birbirimize. Ben bile anlatacak bu kadar çok şey biriktirdiğimden habersizdim. Konu konuyu, kapı kapıyı açıyor ve konuştukça söylenecek daha fazla söz açığa çıkıyordu aramızda. Bazen attığımız kahkahalar duyulmasın diye ellerimizi ağzımıza kapatmak zorunda kalıyorduk. Bazense Elif mutfağa inip gizlice yiyecek bir şeyler getiriyordu ikimize. Biri duyar diye ekmeği bile sessizce böldüğüm, çocukluğumdan bile daha çocuk olduğum, hayatımda ilk kez bir kadının yüzünde kaybolduğum gecelerdi. Bir erkeğin neden binbir gece boyunca masal dinlemek isteyebileceğini ilk kez o gecelerde anladım. Ve tarihteki onca adamı eline kalem almaya iten, tüm bunları bana yazdıran şeyi ilk kez o gecelerde buldum. Bazen bir kahkahanın ortasında, bazen birbirine çarpan iki bakışta, bazense saçını kulağının arkasına sıkıştırmasını izlerken ansızın beliriveren o sızıyı... İçimdeki edebiyatı uyandıran bir ağrıydı bu. İnkâr edip kaçsam da, durup kapılsam da gözlerine bakarken hissettiğim gerçek hiç değişmiyordu. Elif bir Balkan ağıdı gibi göğsümde büyüyordu."