Canlarım
20 stories
NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu) by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 6,671,892
  • WpVote
    Votes 504,445
  • WpPart
    Parts 62
''Şeytanın bileklerinde saklıdır belki de insanlığın rehberi zira böylesine bir insanlık yalnızca ondan öğrenilmiş kadar kötü olabilirdi.'' Her şeye rağmen yaşamaya devam etti çünkü yaşaması gerekti. İdealleri uğruna, hiçe sayılmış ruhu uğruna ve yıkık dökük bir harabeyi andıran kalbi uğruna. Ellerinden alıp ellere verdikleri hayatını tırnaklarının uçlarıyla kazanmak pahasına yaşamak zorundaydı. Ve yaşadı. Çok acıdı, çok acıttı belki ama bir gün o acı bir başkasına karıştı. İşte bu sefer ikisi birden yanmaya başladı. Farklı notalarda tek bir ritim oldu, çünkü artık kalpleri aynı şarkıyı söylüyordu. Bu onlara aitti ve onlar susana kadar bu şarkı hiç bitmeyecekti.
No : 26 (İki Kitap) by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 16,560,013
  • WpVote
    Votes 937,786
  • WpPart
    Parts 55
Mine internet üzerinden Yeşil Küpeli Kız takma ismiyle magazin haberleri yaparak milyonlarca takipçiye ulaşmıştır ve Mine'nin şimdiki haber hedefi genç kızların yeni sevgilisi Efe Duran'dır... Yepyeni bir yaz macerasına hazır mısınız? "Ben notalarını değil seni istiyorum Efe..."
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,819,216
  • WpVote
    Votes 192,920
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,363,757
  • WpVote
    Votes 694,468
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
ÇEVRİMİÇİ  by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 47,268,588
  • WpVote
    Votes 2,802,293
  • WpPart
    Parts 106
Öncelikle şu konuda bir anlaşalım. Normal değilim, o da öyle.
Gecenin Kraliçesi (Kitap Oldu) by agyildiz
agyildiz
  • WpView
    Reads 17,935,031
  • WpVote
    Votes 20,838
  • WpPart
    Parts 4
Tam hayattan vazgeçerken, Beni aşka inandır. mizah#1 (09.06.2019) texting#1 (18.06.2019) lise#1 (22.07.2019) anonim#1 (26.07.2019) macera#1 (02.12.2019) genelkurgu#1 (31.12.2019) gençkızedebiyatı#1(20.01.2020) kısahikâye#1(05.03.2020) gençkurgu#1(07.03.2020) romantik#1(16.05.2020) romantizm#1(28.05.2020) komik#1(30.05.2020) dostluk#1(25.06.2020) komedi#1 (05.12.2020) Başlama Tarihi: 16 Mayıs 2019💫 Bitirme Tarihi: 8 Eylül 2019💫 Kapak| missisbhikayeleri
BUZ KIRAĞI by bernailm
bernailm
  • WpView
    Reads 4,014,902
  • WpVote
    Votes 234,479
  • WpPart
    Parts 65
Şu an tam olarak neredesiniz? Yirmi numaralı otobüsün üçüncü koltuğunda mı? Evde, okulda ya da iş yerindesiniz. Kısa bir mola verdiniz ve pencere kenarında bir fincan kahve içiyorsunuz. Belki de bir arkadaşınızla buluşmak için yola çıktınız. Ne kadar da sıradan bir gün, değil mi? Her şey son derece normal! Hiç düşündünüz mü ya her şey bir anda altüst olursa? Örneğin buluşmak üzere yola çıktığınız arkadaşınızın sizinle ilgili gizli bir planı varsa! Ya da bindiğiniz o otobüsün en arka koltuğunda, sizi hayatınızın dönüm noktasına götürecek olan kişi oturuyorsa! Siz her şey akışında gidiyor zannederken ya kaderiniz üstünüze yağacak buz kırağı için en uygun şartları hazırlıyorsa... Bütün bunlar bir yana, peki ya hayatınızın altı, üstünden çok daha güzelse! Baran Demiroğlu: Sıradan bir gün yaşadığını zannederken kendini cayır cayır yanan bir evin önünde buldu. Alevlerin arasında canının parçaları vardı ama o hiçbir şey hatırlamıyordu. Üstelik önünde de bir benzin bidonu vardı. Hayatı bir anda altüst oldu... Bahar Saygın: İstanbul'un en başarılı adli psikiyatrının kliniğinde staja başladığında her şey son derece normaldi. Ama bir gün kliniğe ailesini diri diri yakmakla suçlanan bir hasta getirildi. Hayatı bir anda altüst oldu... & "Ruhuna ben bulaştım. Artık kurtulamazsın..." Yayınlanma tarihi 10 Nisan 2019
İkizlere Bakıcı Aranıyor! |KİTAP OLDU by butterfly_6
butterfly_6
  • WpView
    Reads 7,226,092
  • WpVote
    Votes 184,402
  • WpPart
    Parts 31
"Bazen kendini bulmak için sevdiklerini kaybetmen gerekir." "Bazı günleri asla yaşamamış olmayı dilerken bazı günleri iyi ki de yaşamışım deriz ya işte güzelim o bahçe kapısından giren şaşkın bakışlı kızı gördüğüm anı her hatırladığımda iyi ki derken seni kendi kollarımda kaybettiğim günü asla yaşamamış olmayı dilerdim." Romantizm'de #1 [25.05.2018/28.12.2018]
Sessiz by Gizemlikimlik
Gizemlikimlik
  • WpView
    Reads 66,735,536
  • WpVote
    Votes 2,272,230
  • WpPart
    Parts 70
"Bu dünyada neyi en çok istersen o senin imtihanındır."
Yanımda Kal by _Hayal-Perest_
_Hayal-Perest_
  • WpView
    Reads 13,944
  • WpVote
    Votes 781
  • WpPart
    Parts 25
BANA BİR ŞANS VERMEYE NE DERSİN ************************* Biraz ilerlediktan sonra biri ayağıma çelme taktı ve yere yapıştım. Kafamı kaldırıp arkama baktığımda çelme takanın Serdar olduğunu gördüm. Serdar Yağız'ın sağ kolu gibi bir şeyi idi. Yanında da arkadaşları ve bir kaç sinir bozucu kız vardı. Pislik pişmiş kelle gibi sırıtıyordu. "Ne yaptığını sanıyorsun" dedim kaşlarımı çatarak. "Aaa pardon görmemiştim" dedi yalandan üzgünmüş gibi yaparak. Sonra söze okulun ukala, kendini bi halt sanan, sinir bozucu kızlardan Ece atladı"Aaa nasıl görmezsin Serdarcığım. Görmüyor musun her yeri kaplıyor" diyip iğrenç bir kahkaha attı. Yerden kalkıp Ece'nin karşısında dikildim. "Düzgün konuş" dedim dişlerimin arasından. Bu kız sinirlerimi tavan yapıyordu her zaman. "Aaa canım neden kızıyorsun ki ben gördüğümü söylüyorum" Bu sefer söze Yağız girdi "Ece bırak şu dombiliyle uğraşmayı mazallah seni de yer" işte o an yıkılmıştım ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Gözlerim yanıyordu resmen bu sözü Serdar ya da Ece denen kız dese bu kadar ağrıma gitmezdi ama Yağız'ın demesi beni paramparça etmişti. Hem kırılmıştım hem de sinirliydim ona. Daha fazla kendimi tutamayıp Yağız'ın suratına çok sert bir tokat yapıştırdım. Sonra Yagız ve diğerlerine bakıp "Yazık size adamlık denen birşey yok sizde. Size burda uzun uzun adamlık dersi verirdim ama eşek hoş laftan ne anlar"dedim. ************************** 13.02.2017