beğendiklerim
82 stories
K A R A D A Ğ L I by simaara
simaara
  • WpView
    Reads 5,070,761
  • WpVote
    Votes 234,364
  • WpPart
    Parts 47
❝Yüreğindeki ateşin içinde cayır cayır yanıyordu kadının ruhu. Mahkum edildiği hayatı istememişti oysa... çocukluğu gibi çalınıp alınmıştı gençliği de. Güvendiği her limanın onu yarı yolda bırakmasına da alışmıştı, diğer birçok şeye alıştığı gibi. Şimdi ise içine düşmüş olduğu bir diğer bilinmezliği anlamaya çalışıyordu. AŞK'tan haberi olmayan bir kadındı o, güvenemezdi. Sevemezdi de... Sevmeyi bilmeyen adam ise ona AŞıK olamazdı. Üzer ve kırardı... Bu hikayenin birden fazla kahramanı vardı, lakin hepsi galip gelir miydi... işte orası büyük bir muammaydı. Kıran kırılırdı, üzen üzülürdü. Ama adalet er ya da geç yerini bulurdu.❞ 🌑 3 0 / 1 0 / 2 0 2 1 ALINMASI, KOPYALANMASI VE ÇALINMASI DURUMUNDA YASAL İŞLEM BAŞLATILACAKTIR 🖇 #Mardin 1. 📌 27/01/2022 #Watty 1. 📌 22/05/2022 #Şehvet 1. 📌 13/01/2023 #Yalan 1. 📌 18/01/2023 #Midyat 1. 📌 30/09/2023 #Watty 1. 📌 04/12/2023 #Watty 1. 📌 30/04/2024
DİLHUN by Helinmavi1
Helinmavi1
  • WpView
    Reads 9,111,621
  • WpVote
    Votes 370,838
  • WpPart
    Parts 54
"Ulan bari Polat de." dedi. Sesi yalvarır gibi çıkmış gözleri beklentiyle doluydu. "Mirza demiyorsan deme ama en azından Polat de." "Sen yengeye Elif diyor musun?" dedim alayla bir dizinin repliğine gönderme yaparak. "Sen Polat de. Gerekirse dünyadaki tüm kadınlara Elif diye seslenirim." dedi. Yayınlama tarihi: 01.05.2023
MÜNFERİT by RArsenDemir
RArsenDemir
  • WpView
    Reads 6,158,990
  • WpVote
    Votes 334,572
  • WpPart
    Parts 54
Bedenini öne doğru büktü ve koyu kahvelerini kısarak dudaklarını büyük bir yavaşlıkla alnıma dokundurdu. Tam da o anda midemin aniden kasıldığını hissettim. "Eğer benden istediğin gerçekten buysa, abin olurum." Sarfettiği sözler ile kulaklarımda bir uğultu ve hemen ardından boğazımda bir yanma meydana geldi. Onu göğüsünden tutup kendimden uzaklaştırmak ve bu yakınlığın gereksiz olduğunu savunmak istedim ancak dudakları temasını kesmeden ve onu itmemden gram etkilenmeden sürtünerek burnumun ucuna kadar indi. "İhtiyaç duyduğunda, baban olurum." Dudakları burnuma küçük bir baskı uygulayarak kısa süreliğine tenimden ayrılırken çok geçmeden sıcak dudaklarının varlığını yanan yanaklarımda hissettim. Göğüsümde binbir çabayla canlı tutmak için çabaladığım, özenle sakladığım o minik kuşun kanatlarını delicesine çırptığına şahit oldum. Yutkunuşlarım arttı. Nefes alış verişlerim hızlandı. Dudaklarını aralayıp kısa bir nefes aldığı esnada burnunu bir kedi misali usulca yanağıma sürttü. "Sığınmak isteğinde, liman olurum." Ilık nefesini sertçe dışarı bırakarak aralık dudaklarımın arasından içeri sızmasını sağlarken kollarının arasında titredim. "Korktuğunda, kalkan olurum." Dudakları temasını kesmeden bir yol izlercesine dudaklarımı es geçip çeneme ilerledi ve bir sonraki durağında yumuşak bir baskıyla çeneme yaslandı. "Ne olmamı, neyin olmamı istiyorsan o olurum." Başını aşağıya eğmeden hemen önce bakışlarını gözlerime çevirerek yüz ifademi dikkatle inceledi. Rahatsız olup olmadığımı kontrol ediyor olmalıydı. Değildim. Biraz garip hisler içindeydim ancak bu senelerdir hissettiğim huzursuzluk, rahatsızlık ya da korku hislerine hiçte benzemiyordu. "İhtiyacına, isteğine göre şekillenirim ama bu durum kocan olduğum gerçeğini değiştirmez."
MAHBERAN by KathyCalanthe
KathyCalanthe
  • WpView
    Reads 244,058
  • WpVote
    Votes 24,299
  • WpPart
    Parts 30
Düşmüş Melekler Serisi Üçüncü Kitap. ⚔️ Elena Vladimirs, Paris'e gerçekleştirdiği gezi sırasında karşısına çıkan adam ile eğlenceli vakit geçirebileceğini düşünür. Tek derdi zihnindeki karmaşadan uzaklaşabilmektir. Ağabeyinin ortağı ve Fransa'nın sahibi olan köklü mafya lideri Kıvanç Haznedar ile geçirdiği günlerin ardından Elena kendini bildi bileli aradığı huzuru bulduğunu düşünür. Ta ki Kıvanç'ın düşüncelerini öğrenene dek. Kalbi kırık bir şekilde Rusya'ya geri dönen buzlar kraliçesi, Paris'i ve rüyalarını süsleyen adamı ardında bırakabileceğine inanır. Ama kaderin onlar için daha farklı planları vardır. • Dark Romance • Anlaşmalı Evlilik • Mafya • Yetişkin İçerik
AZAZİLİN İNİ by ebyide
ebyide
  • WpView
    Reads 824,532
  • WpVote
    Votes 53,436
  • WpPart
    Parts 18
Tesadüfün üç kurşunu vardır. İlk ikisinden kaçsan bile üçüncüsü tarafından vuruluyorsan, kaderin orada yeniden yazılıyordur. Bazen isabet eden bir kurşun, sıyıran iki kurşunun açabileceği darbeden fazlasını tek seferde açıp, hiç edebilir emeklerini ve kaderin doğan güneşi yakabilir tenini. Belçin Darya Tekin, bir gece vakti her zaman bildiği yollardan geçerken sonunun farklı olacağından, o gece kayan bir yıldızın tesadüfün ateşini yakacağından habersizdi. Hazar Cihangir Soykan, bir gece vakti ilk kez bilmediği yollardan geçerken sonunun aynı olacağından, o gece kayan bir yıldızın yaktığı tesadüf ateşinin onun ocağında söneceğinden habersizdi. Azazilin ini o gece Azazel'in kalbinde, bir kapının arkasında gizliydi. Belçin Darya, kuzeni ile eğlenmek için çıktığı gece o kapıyı aralamak ve ardındaki yabancıya yardım etmek zorunda kalırken, çevresi tarafından umutsuz gözlerle bakılan kaderi bir çift göze değince değişecekti. Hazar Cihangir Soykan'ın yolları, Belçin Darya'ya çıktı; denizde olmayan iz, onun gözlerinde saklıydı. Bir gece vakti kader yeniden yazıldı, gündüz tesadüfle yazılanı kabul etti.
ZAMANIN GÖLGESİ by ebyide
ebyide
  • WpView
    Reads 3,385,648
  • WpVote
    Votes 152,857
  • WpPart
    Parts 35
Üniversiteyi bitirdikten sonra özgür olmak ve hayallerini gerçekleştirmek isteyen Sidem, Milano'da kendi halinde günlerini geçirirken iş sözleşmesinin feshedilmesi üzerine vize sorunu ile karşı karşıya kalır. En az kendisi kadar zor durumda olan bir yabancıdan hiç beklenmedik bir teklif alır. Sidem, yabancının teklifini umursamazken bir yandan da ülkesine geri dönmemenin yollarını arar. Babası, durumu öğrenip müdahale etmeye çalıştığında Sidem için yolun sonu gelmiştir. Her yanılgısı bir aksilik, her aksilik onu kat ettiği yoldan başlangıç noktasına götürürken, bu sefer başlangıç noktasının da ötesine geldiğini hisseder. Belki de her şeye yeniden başlamak gerekir. Bir yabancıyla. O gece onlara yıldızlar şahit etti, kader yeniden yazıldı artık onlar birbirlerinin çıkarları için aynı masaya oturmuş iki yabancıydı. Belki de zaman onları aynı masaya oturan iki yabancıdan daha fazlası yapacaktı.
Oyunbozan by merkeztandem
merkeztandem
  • WpView
    Reads 449,264
  • WpVote
    Votes 44,530
  • WpPart
    Parts 40
Atakan Eralp, Birce'nin hayatına bir rüzgar gibi girip çıkmıştı. Arkasında da bir ehliyet, iki kare fotoğraf ve tutulmamış bir söz bırakmıştı. Birce ise Atakan'ın yakasını öyle kolay kolay bırakmayacaktı. Atakan'a ulaşmak için çevirdiği dolaplar biraz fazla başarılı olduğunda kendisini fenomen bir spor programının aksi ve soğuk yönetmenin asistanı olarak bulmuştu. Artık Atakan'a gölgesi kadar yakındı, yalnızca ufak bir sorun vardı. Atakan dahil olmak üzere herkes, Birce'nin kanal sahibinin şımarık torunu olduğunu zannediyordu. Atakan'ın yanına sızmak kolaydı. Ama sosyetenin prensesi Birce Soyak'ın tacını taşırken kalbine sızmak hiç kolay olmayacaktı...
PAYASLI by delusionslayer
delusionslayer
  • WpView
    Reads 64,737
  • WpVote
    Votes 4,979
  • WpPart
    Parts 10
Aldın bir güzelin âhını... Seni eli kanlı zalim bilen gelinin neden tüm dünyayı karşısına aldı? Ne uğruna? Neyin uğruna? Karşısına geçip sorsana! Acım dinmiyor, zihnim susmuyor... "Kimin uğruna, Ahra!" demeye dilim neden varmıyor?
Gözyaşı Kadehleri by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 972,926
  • WpVote
    Votes 74,382
  • WpPart
    Parts 40
*Yetişkin içerik barındırır. *Nefretten aşka/anlaşmalı evlilik kurgusu --- "Kimi öptüğünün farkında bile değilsin," dedim üzerime tüm ağırlığıyla kapanan bedenini omuzlarından hafifçe iterek. Yüzlerimiz arasında bir nefeslik mesafeden fazlası yoktu. Aldığı her nefes benden doğuyor, aldığım her nefes ondan kopuyordu. Az önce dudaklarıma dokunan dudaklarını diliyle ıslattı ve ardından göğsü şişerek göğsüme yaslandı. Altında ezilmeye, o isteyerek üstümden kalkmadıkça son veremeyeceğimi biliyordum. Yatakla arasında kalan bedenimi kıvrandırıp yormak yerine onu ikna etmek için dudaklarımı araladım. "Sarhoşsun, farkında bile olmadan beni öptüğün için pişman olduğunu haykırdığın bir sabaha uyanmak istemiyorum." "Kim olduğunun farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" diye sorarken sarhoşluğunun izlerini taşıyan sıcak nefesi yüzümü okşadı. "Karımı öptüğümün farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" İrkilerek gözlerimi kırptım birkaç kez. Etrafta birilerinin olup olmadığını görmek için delice odaya bakındım. Kimse yoktu. Cevahir Avcıoğlu'nun beni 'karısı' olarak benliğine katmasına sebep olacağı oyunumuzun seyircilerinden hiçbiri burada değildi. Dudaklarını biraz önceki hafif baskıdan çok daha yoğun bir biçimde yeniden dudaklarıma bastırdığında zihnim binlerce soruya aynı anda yanıt aramaya başladı. Bizim dünyamızda her şey sahteydi. Her şey oyundu. Seyirciler gittiğinde perde kapanır, oyuncular birbirlerinin yanından hızla kaybolurdu. Ama şimdi ilk kez, hatta belki de son kez seyircisiz oynuyordu oyununu. Avcıoğlu'nun kurallarına kendisinden başka kimse karşı çıkamazdı. Bizim için yıkımı getirecek olan da, işte bu nedenle, bizzat kendisi olacaktı. --- '260224
Düşten Farksız by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 1,391,368
  • WpVote
    Votes 94,787
  • WpPart
    Parts 59
*Aile/aşk kurgusu *Yetişkin içerik barındırır --- "Bir ay boyunca burada olduğumu bile fark etmeyeceksin. Tek derdim o mektupta yazanı gerçekleştirip, altında kalabileceğim tüm vicdan yükünden kurtulmak." Boş bakışlar atabilen tek kişinin o olmadığını kanıtlamak istercesine gözlerimde hiçbir his belirtisi olmamasına dikkat ettim. "O mektupta bir ay boyunca evimde bir hayalet gibi yaşaman gerektiği mi yazıyordu?" Sırıttım. Gözlerimde yaratmaya çalıştığım hissizliğim sırıtışımda da yer bulduğundan emindim. "Hayır," dedim sakince. "Babamı bulmam, onunla en az bir ay vakit geçirmem ve kendisini tanıma fırsatı bulmam gerektiği yazıyordu." Bir şey söyleyecek gibi olduğunda elimi kaldırarak beklettim. "Ama bir babaya ihtiyacım yok, biz bu bir ay boyunca birbirinden kaçan iki ev arkadaşı olalım." Yalan söyleyebilme konusunda başarılı biri sayılır mıydım, bilmiyordum. Fakat beni o kadar tanımıyordu ki cümlelerimde neyin yalan neyin doğru olduğunu bulabilecek gücü yoktu. Karşımda babam vardı. Adını altı ay önce öğrendiğim, adımı biraz önce öğrenen babam... ••• "Güzel olan sensin." "Güzel miyim?" "Sana güzel olduğunu söyleme nedenim çok basit aslında." derken başını küçük bir hareketle hafifçe eğdi. "Sessiz kalınamayacak kadar güzelsin, Afrodit." --- '040823