Mehri_Leyt adlı kullanıcının Okuma Listesi
5 stories
ACININ KANATLI KAFESİ by nnevrina
nnevrina
  • WpView
    Reads 1,493,311
  • WpVote
    Votes 94,856
  • WpPart
    Parts 59
(KİTAP OLUYOR!) "Bazı savaşlar kurban seçmez, yeni hükümdarını yaratır." Bratva'nın lideri; üç tanrıdan birincisi, ejderhalara, Caput Serpentis'in lideri; üç tanrıdan ikincisi, yılanlara, Renascita Ignifera'nın lideri; üç tanrıdan üçüncüsü, ankalara öncülük ederdi. Bu üç örgüt, Reprisal adındaki büyük bir savaş düzenine bağlıdır. Bratva'da bir "Vor" olan Roman Raskalov, Tanrı'nın tahtını korumakla görevlendirilmiş bir Seraf'tır. Ama yıllar önce, kaderlerin yazılı olduğu Requiem Kitabı'ndan Tanrı'ya ve yardımcılarına ait sayfa kaybolur. Ne Roman'ın koruduğu Tanrı biliniyordur, ne de tahtın hangi soyla devam edeceği. Roman, Pakhan'ın taht için seçtiği en güçlü adaylardan biridir. Bir gün işi için geldiği Türkiye'de, babasının adamları tarafından bıçaklanır. Kanlar içinde yığıldığı sokak, yıllardır babasının çalışma odasında asılı duran tablodaki evin bulunduğu sokaktır: Sıfırıncı numaralı ev. Sıfırıncı numaralı evde yaşayan Mirel, birden fazla işte çalışarak kız kardeşinin tedavi masraflarını karşılamaya çalışan, yirmi iki yaşında genç bir kadındır. Gece geç saatte çıktığı işinden dönerken yolların her zamankinden daha ıssız olduğunu fark eder ve o sessizlikte, bahçesinde kanlar içinde yatan bir adamla karşılaşır. Kural bir: Bratva'da tesadüf diye bir şey yoktur. *** "Sana bir teklifim var," Yavaşça öne doğru eğildi. Artık tüm yüzü ışığın altındaydı. Sanırım onu ilk kez bu denli net görüyordum. Bir anlığına onun gibi tehlikeli işlere el süren bir adamın, bu denli güzel olmasına hayret ettim. "Benimle evlenmeni istiyorum." *** (Kurgu; yetişkin içerik barındırır. Bunu bilerek başlamanızı öneririm.) REPRİSAL SERİSİ - Ø 01.08.2024
Sahte Güz (2. kitabı geldi!) by beyzazaydin
beyzazaydin
  • WpView
    Reads 16,725,891
  • WpVote
    Votes 805,999
  • WpPart
    Parts 52
EPSİLON YAYINLARI ARACILIĞIYLA KİTAPLAŞTIRILMIŞTIR. KİTAPLIĞINIZDA BULUNMASI DİLEĞİYLE. Bir beden, iki kimlik. Cenk'i alt edip hayatını geri kazanmak için Bora'nın aklına uyan Derin, akıl hastanesindeki Kumsal'ın kimliğine bürünür ve kendisini birdenbire acımasız oyunların ortasında bulur. Savaş Atan'la olan oyunu kurallarına göre oynamak zorundadır amma kurallardan bihaberdir. Kısa zamanda Boğaç'ın desteği ve kıvrak zekasıyla Savaş'ı tam avucunun içine alacağını düşünürken Kumsal'ın gizlice oyunlara dahil olmasıyla tüm planları suya düşer. Bu akıl almaz oyunları okurken hayal gücünüzün sınırlarının zorlandığını hisseceksiniz. Aşk, nefret, tutku, acı, ölüm hepsi bir arada.
HÜKÜMRAN  by sumeyyelkoc
sumeyyelkoc
  • WpView
    Reads 6,807,222
  • WpVote
    Votes 437,147
  • WpPart
    Parts 77
"Gitmek mi istiyorsun?" diye sordu. "Evet," dedim. "Gözlerime bak," dedi. Baktım. Ve saatler sonra bakışlarında ilk kez, ufacık bir ihtimalle cebelleşen şüpheyi gördüm. "Ben sana her şeyimsin dedim. Ama sen hiçbir şeyimmişsin." Artık yapabilecek hiçbir şey kalmamıştı. Yolun sonu burasıydı ve o ne yaparsa yapsın, gidişime engel olamayacaktı. Saatler içinde çökmüştü güzel yüzü. Bomboştu karanlık gözleri. Bana öyle bir bakıyordu ki, sanki bıçağı kalbine saplamışım da geri çekmek bilmemişim gibi. "Bu bir son değil," dedi sadece benim duyabileceğim bir sesle. "Gideceksin ve ne yazık ki ben seni bırakmayacağım. Daha önce de söylediğim gibi, istersen dünyanın öbür ucuna git, yine de bulurum seni. Ama eğer seni bulduğumda, bir şeylere mecbur kalmadığını anlarsam, ikimize de geçmiş olsun. Eğer ki gerçekten benden intikam almışsan..." Gözlerine uzun uzun bakmak, dakikalarca nefes tutmakla eş değerdi. "Dua et ki Allah seni karşıma çıkarmasın."
BATAKLIK ~ ÖLÜM ŞEHRİ by glhnbghn
glhnbghn
  • WpView
    Reads 150,110
  • WpVote
    Votes 7,599
  • WpPart
    Parts 29
Şeytanın kafesine düşmüş bedenlerin ruhları cehennem ateşiyle harmanlandı. Gaddarlık zihinlerde taht kurarken geçmişte ki sır geleceği helak etti! Kurumaya yüz tutmuş yapraklar, dallarından neredeyse düşmek üzereyken azraili beraberinde getirecek kadar da sert esen rüzgar adeta dallarında zor duran yapraklarla oyun oynuyordu.. Daldan bir yaprak düşecekti. Düşen, o yaprak toprağa ateş olup yayılacaktı. Şehir çöle dönecek, insanlık yok olacaktı. Acımazsız ruh kıyameti kopracaktı! -*- "Sen hiç birini öldürdün mü?" diye sordum bakışlarımı ağır bir şekilde, ona çevirirken. Boğazımda oluşan düğüme bir yenisi daha eklendi. Yüreğim sayamadığım kadar can çekişti. Siyah bir inci misali gözlerini üzerimde gezdirirken dudaklarının kıvrımı alayla bükülmüştü. "Sen hiç düş öldürdün mü?" dedi soruma karşılık bir soru eklemişti. Kiraz rengi dudaklarından dökülen kelimeler ruhuma nakış ederken, o gözlerinde ki şeytani ışık anlık yok olurken devam ettirdi kelimelerini içinde kıyametler koparken. "Birisini öldürmekten daha zalimce.." -*- Ölüm Şehrinin gölgesinde kalmış bedenler kana susamış olur... Bataklığa giren herkes azraille son bulur!