Amisos'un kaderi kimin ellerindeydi? Lanetle kutsanmış bir kral mı, yoksa sırlarla dolu bir kraliçe mi? Amisos Krallığı üzerinde yüzyıllardır var olan lanet, Kral Aiden'in sonu olabilirdi. Ancak bunu önlemek için tek yapması gereken, kendisine bir varis verecek doğru kraliçeyi seçmekti. Ne var ki bu seçim hiç de kolay olmayacaktı. Krallığın 15 bölgesinden seçilen 15 kraliçe adayı, sarayda zorlu bir yarışa girecek ve yalnızca biri kraliçe olma onuruna erişecekti. Ancak herkesin sandığının aksine, kraliçe olmak yalnızca bir unvan değil, aynı zamanda laneti alt edebilecek bir güce sahip olmayı gerektiriyordu. Tüm bu gösteriş ve rekabetin ortasında, beklenmedik bir aday dikkat çekti: Kendini bir taş tüccarı olarak tanıtan Rina. "Ben Rina. Sıradan bir taş tüccarından fazlasıyım; cesaretimle kaderimi, gücümle laneti değiştirebilecek biriyim." Peki, bu mütevazı geçmişe sahip kadın gerçekten de Amisos'un beklediği kurtarıcı mıdır? Yoksa tehlikeli bir sır mı taşımaktadır? Kral Aiden, lanetini sona erdirecek gücün sarayın ihtişamlı duvarları yerine sıradan bir taş tüccarının ellerinde saklı olduğuna inanmaya cesaret edebilecek midir? Aşk, ihanet ve kadim sihrin ortasında, Amisos ya yüzyıllardır süren lanetinde boğulacak ya da bu gizemli kadının gücüyle yeniden doğacaktır.

24 Krallıktan gelen genç prens ve prensesler için kurulmuş bir Kraliyet Okulu. Ancak acımasız bir suikastçı kendini soyluları teker teker öldürmeye adamıştır. Kaçış yok. Teslim olmak yok. Oyuna hazır mısınız?