🕊🕊🕊
17 stories
İZSİZ by aatalantee
aatalantee
  • WpView
    Reads 15,253
  • WpVote
    Votes 842
  • WpPart
    Parts 3
Adım issiz. Güzel bir hayatın kıyısına vurmuş mutlu çocukluğum. Evimin tek göz odasına sığmış ama koca dünyaya sığamamış sıradan bir çocuğum. Ben izsiz... Güzel bir gökyüzüne sığınmış bir kar tanesi olan soğuk çocukluğum. Sokaklara sığmış ama küçük bir yuvayı bulamamış unutulmuş bir çocuğum. Adım izsiz çamura batmış ayakkabılarını bulduğu su birikintilerinde yıkayan ve ben izsiz çamura bulanmış bedenini gözyaşlarıyla aklayan. O izsiz; başak taneleri saçlarında güneş doğan, gözleri hep gece kalan ve onun adı izsiz; gözleri vaat edilen hayat, ruhu ölüm olan. İzsiz; sokaklarda koşturan, ele avuca sığmayan ve gülümsemeleri aydın olan. Onlar izsiz, çaresizliğin eline düşmüş sonra da büyümüş, hep içlerine ağlayan. Durmayan, yılmayan, ağlayan ve kahkahalar atan. Sadece kader kitabının satırlarını arşınlayan, acı kelimelerde takılıp yerle bir olan ve mutlu bir sözcükte soluklanıp son paragrafa koşan. O izsiz, elinde kalemi kaderin her bir dizesini karalayıp kendi cümlelerini yazan ve onun adı izsiz kırılmış bir kalemi onun ellerine verip gizlice yazdıklarını okuyan. (ilk yayım tarihi 20temmuz2017)
MELEVAN by ElisyaRoyal
ElisyaRoyal
  • WpView
    Reads 137,354
  • WpVote
    Votes 2,615
  • WpPart
    Parts 3
Kapılar açılır, kapılar kapanırdı. "Zihninizdeki rüyalara açılan kapıları sıkıca kapatın, çünkü onlara ortak olabiliyorum." 16.Eylül.2020
GECENİN SON ŞAVKI by Basakdogru
Basakdogru
  • WpView
    Reads 189,190
  • WpVote
    Votes 7,502
  • WpPart
    Parts 19
O, dans ederken, geçmiş ikinci bir rôlle arka planda bozuk bir plak gibi çalıyor, balerine eşlik ediyordu. Geçmişin ondan çaldığı, çalacağı çok şey varken, şeytan, cehennem obruklarından acıyı çıkarmaya devam ediyordu, iki ruh için. Günâha bulanacak, doğarken çoktan günâha bulanmış iki ruh için. Balerin ölüydü. Bunun farkındaydı, genç adam. Ama dans ediyordu. Dans etmeye devam ediyordu. Cemile Başak Doğru Başlangıç- 24 Kasım/ 2017
Lanetli Çırak (Büyücü Serisi-2) by nakkal
nakkal
  • WpView
    Reads 377,330
  • WpVote
    Votes 38,368
  • WpPart
    Parts 73
3.YY, Bilge Druidler zamanı, İskoçya... Rosenwyn'i Beyaz Orman'a bağlayan zincir, Duncan Mckenna tarafından koparıldığında, Druid Mannis'e ulaşmak genç kadının tek hedefi haline gelmişti... "Beni bir hapis hayatına mahkum eden şey o zincir değildi, bedenimdeki bu kontrol edilemez güçtü..." Bir çok insanın elde etmek için çekinmeden ruhunu şeytana satabileceği bu güç, Rosenewyn için kurtulması gereken bir prangadan başka bir şey değildi... "Elimi sürdüğüm her yer ölümün karanlık rengine boyanıyor oysa içimdeki ruh, çiçekler açmak istiyor..." Bu içimizdeki iyilik ve kötülüğün savaşı, Bu umudun ve sabrın hikayesi, Bu imkansız bir aşkın öyküsü... " Özgür olmak istiyorum, çocuklara dokunabilecek ve çiçekleri koklayabilecek kadar özgür...Bana bir yuva ver Duncan Mckenna, karşılığında bu gücü sana vereyim..." Gerçek tarihi mekanlar ve efsanelerden esinlenerek yazılan bu romanda, 3.YY İskoçya'sında, Aşkın ve Büyünün zamanında, Bir kez daha tarihe farklı bir yolculuk yapacaksınız... (Serinin ilk kitabı Orman Büyücüsü'dür.) Kitap kapak tasarımı için "Muallime8272" ye, "sinemmgkce"e ve "sdamlaergenç" e teşekkürler. Hikaye noter onaylı ve tamamen özgün olup, tüm hakları şahsıma aittir. İzinsiz kopyalanması ve ya çalınması halinde, çalan şahıs veya şahıslar hakkında yasal işlem başlatılacaktır.
AKTÖR by Lauraynne
Lauraynne
  • WpView
    Reads 115,132
  • WpVote
    Votes 3,010
  • WpPart
    Parts 9
Yalanlarım bilendikçe kanatır dudaklarımı. Tenimden bir yama gibi sökülür dokunuşun. Söyle, bu yazgının hangi sahnesi ait gerçeğe? Bu kanlı tuzağı doğuran o mizansen sona erdiğinde, Dibi kör bir kadehten ölümü yudumladığım o gece, Uğuruna savaş başlattığım bir yemin verdim. Parmaklarımdaki alevler, kuklalarımın ipini takip ettiğinde, Ellerimde, düşmanlarımdan katre katre akıttığım kan izleriyle, Dudaklarımda çaldığım armonikanın yeğin melodisiyle, Sadece senin için yaşamaya devam edeceğim.
KUYRUĞU RUHUNA DOLANAN KIZ by vezarbal
vezarbal
  • WpView
    Reads 100,770
  • WpVote
    Votes 2,630
  • WpPart
    Parts 4
Bir akıl hastanesinin bahçesine kendi elleri ile ördüğü salıncağın üzerinde büyüdü. Mevsimler geldi ve geçti, güneş doğdu ve battı, gece yandı ve söndü... Büyüdü ama büyütülmedi. Kız kardeşi uğruna akıl hastanesinin dört duvarına hapsoldu ve üçüncü bir şahsiyet tarafından zulüm gördü. İzbe adımları kanlı avuçları ile onu zifir yangını ela gözlü bir adamın alacakaranlığına devirdiğinde, onu fark etti. Alacakaranlığın içinde yanan gözleri, zifir yangını bir elaydı. Yanan harelerin kudreti, zemherirdi. Ela gözlü adamın sahip olduğu gözler; cehennemin yanan soğuk ateşi kadar buzdu, o buzun yaktığı kadar da yangındı. Yandı, yakıldı ve yaktırıldı. Üçüncü bir şahsın cinayetleri ve gazapları şeytana pabucunu ters giydirerek onları çıkmaz bir labirente hapsettiğinde, o hâlâ ölümün önünde diz çökmüş değildi. O, kız kardeşine canını feda edebilirdi. Onun uğruna her yol mübahtı. Onun uğruna öldürürdü, ölürdü. Onun uğruna ibadet de ederdi, günah da işlerdi. Karam Viran, Karal Delhin'e; o labirentin çıkmazında tosladığında, çocuk yanı çalınmış bir adamın karanlığı karanlığına denk düştü. Kefene girecek bedenleri, Toprağına düşecek yağmurları, Mezarına işlenecek tarihleri, Bir ölümle kaderlerini alınlarına yazmıştı. Karanlığı karanlığına denk düştüğünde, bir kader aydınlanabilir miydi? Ya da her şey, bir kör kuyudaydı da birbirlerinde gördükleri bir serap mıydı? "Çocuk yanı çalınmış kimseden merhamet bekleyemezsin." Q 20 TEMMUZ 2016
CENNET ÇÖKÜĞÜ by vezarbal
vezarbal
  • WpView
    Reads 38,539
  • WpVote
    Votes 1,820
  • WpPart
    Parts 7
Kütüphanedeki kitaplarla ördüğü duvarları çöküktü, tıpkı bir cennet gibi çöküyordu. Piyanosunun tuşlarıyla döşediği yolları yarım yamalaktı, tıpkı ruhu gibi dökülüyordu. Refakatçılık ettiği kalbi henüz yirmisindeydi lâkin bir huzurevinde yatıyordu. Rapsodi Karaarslan, bir maça asının içindeki adrese düştüğünde bunun bir ölüm labirenti olduğundan habersizdi. Rapsodi Karaarslan, bir bahse kurban edilmiş olan Akrep Cebren'in avuçlarındaki ringe düştüğünde o ringde kalbini, en aslı ruhunu bırakacağından habersizdi. Haberler, uçan kuşlarla yayıldı. Bahisler, binbir gece masallarına döndü. Yumruklar, kumar masalarında bilardo topları gibi savruldu. Bir maça ası, cehennemin ateşiyle harlandı. Bir kupa kızı, şeytanın evlatlarına gebe düştü. Cennet çöktü. Dinle, bu cennetin çöküşü... Bu, cennet çöküğü. Q 11 NİSAN 2015
SİYAHIN BİR HİSSİ by ceyzabel
ceyzabel
  • WpView
    Reads 141,359
  • WpVote
    Votes 8,517
  • WpPart
    Parts 31
"Kötü olan her zaman ilgi çekicidir, mühim olan kötünün de sana ilgi duyması." • "Karanlık karanlığı defedemez, bunu sadece ışık yapabilir. Nefret nefreti defedemez, bunu sadece sevgi yapabilir." der Martin Luther King. Bu basit bir tanım gibi görünse de, karanlığın içerisinde büyümüş bir kız için, Hezaren için ışık bulma adına umut aşılar. Belki bu hikayede bir ışık bulacaktır karanlığı defetmek uğuruna ve belki de nefret, sandığı kadar sarmamıştır etrafını... Lakin biz bunu okumadan bilemeyecek, harflerin tadını almadan göremeyecektik. Karanlığı defetmek için bir saman çöpüne benzer kırılgan hayatını ateşe vereceğini görecektik, belki de sevgi için nefreti göğüsleyeceğini... Hezaren Koçaklı için hayat bir daha eskisi gibi olmayacaktı, çünkü onun bir hayatı olmayacaktı. Belki de... Belki de birden çok hayatı olacaktı. Dünyada kendi halinde sıradan bir insan hayatı yaşarken, Ay Krallığı'nın kraliçesi ve belki de gelmiş geçmiş en görkemli büyü gücünün tek sahibi olacaktı ama karahindiba mevsimi geldiğinde içerisinde bambaşka birinin varlığını hissedecekti. Oldukça tanıdık bir yabancının varlığını... (07.08.2016)
GÜZ SAYHASI by ElisyaRoyal
ElisyaRoyal
  • WpView
    Reads 701,948
  • WpVote
    Votes 43,950
  • WpPart
    Parts 19
"Tekrar söyle, Alvina." Yerimde rahatsızca kıpırdandım. Ağzımdan kaçırdığım için zaten pişmandım, tekrar edemezdim. Çok utanıyordum. "Ben... Bir şey demedim," dedim. Yiğit ısrarla üzerime geldi. "Söyledin, sen az önce bana çok özel bir şey söyledin, küçük kız." Onlar için sessizce bir kitap açıldı. Sayfaları rüzgârla savruldu, savruldu, savruldu. Her kelimesi kalemsiz yazılmış, sessiz satırların bulunduğu numarası on sekiz olan sayfa sessizce yerinden söküldü. Uçtu, uçtu, uçtu. Sonunda, damına kadar kırık dökük bir evin, kapısına sessizce paspas gibi serildi. Sessizliğin Pençesinde yaşayanların aşkı, hiçbir aşka benzemez. Bazen bir aslanın pençesindeymiş gibi saldırgan, bazen bir serçenin pençesindeymiş gibi naif... Her aşkın bir sesi varsa, onlarınki sessizlik üzerine kurulmuştu. Kelimler, birbirini sessizce anlayan insanlar için gereksiz bir ayrıntıdan ibaretti. Bu tablodan, harfler ve sesler silindi. YİĞİT ÖMER YALÇINKAYA & ALVİNA GÜNAY ? İlk yayınlanma tarihi | 12.Kasım.17 Saat | 21:23 Yazan | ELİSYA ROYAL
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,370,377
  • WpVote
    Votes 2,252,632
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."