Okumayan Kalmasın
9 stories
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,265,336
  • WpVote
    Votes 537,520
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
İki Avans Üçte Biter (Futbolcu) by Dessdemona
Dessdemona
  • WpView
    Reads 1,371,512
  • WpVote
    Votes 52,965
  • WpPart
    Parts 54
"Sence ben çekici miyim?" "Can, bu nereden çıktı şimdi?" Kalçamın hafif altından tutan eliyle bacağımı sıkıştırdı. "Cevap ver." "Hayır, değilsin. Çok büyüksün, çok iri yarısın ve çok çirkinsin." Beyanıma kahkahalarla gülerken ona iyice yapıştım. Gülerken kısılan gözleriyle merdiven basamaklarını ıskalama ihtimali yüreğimi hoplattı. "Peki benim seni nasıl bulduğumu bilmek ister misin?" "Hayır, istemem." Sırıttı. Yanağında minik bir gamze belirirken kendimi ona tapınmamak için zor tuttum. Hakikaten tapılası gamzeleri vardı. Ulan utanmaz herif, zaten zenginsin, yakışıklısın, yeteneklisin, ağzın laf yapıyor, şimdi bu gamze ne? İnsan biraz utanır! Senin ne hakkın var bu kadar kusursuz olmaya? Kapak güzel, kitap mı kötü nedir yani? Evet efendim mutlaka bir arıza olmalı. Ne o ne? O arıza ne? Biri bana bunu açıklasın ya!
Bomonti İle Van Gogh by Dessdemona
Dessdemona
  • WpView
    Reads 124,634
  • WpVote
    Votes 9,309
  • WpPart
    Parts 40
"Gitme" demek istedim. "Gitme beni bırakma. Ben senden önce nasıl yaşadığımı hiç hatırlamıyorum bile, devam edemem ki..." Ama bunu diyebileceğim bir adam yoktu karşımda. Olduğunu sandığım her kimlik, bildiğimi sandığım her detay yalandı. Sevgisi de öyle olmalıydı. "Bir insan seni sevmeden nasıl yaşar ki?" diye sormuştum bir gün göğsünde yatarken. Bu benim için onu ne derece sevdiğimin ifade edilişiydi. Fakat sanırım evren bu mesajı bambaşka algılamıştı. Bir başkaldırış gibi... Yoksa beni yokluğuyla neden sınasındı ki? Elimdeki şişeye baktım, sonra masadaki resme. İşte bundan ibarettik. Bütün anımız bu kadardı. Birlikte bir fotoğrafımız bile yoktu. Güç geçtikçe, sanki yaşanılanlar hayal gücümün bir ürünüymüş gibi geliyordu. Sanki o hiç var olmamıştı, sanki ben bir hayale âşık olmuştum. "Şerefine Van Gogh" diye mırıldandım.
ATEŞPARE (+18) by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 50,802,333
  • WpVote
    Votes 2,299,632
  • WpPart
    Parts 97
Korkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm, ben zarar görmezdim, ben zarar verirdim. Ben bir katildim. Bu bir sıfat değildi, bu benim mesleğimdi. 🔥 Yayınlanma Tarihi: 12.04.2020 Bu kurguda geçen kişi, kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Uyarı: Eğer kurguyu spoi almadan okumak istiyorsanız, yorumları okumamanızı tavsiye ediyorum.
İSYAN ÇİÇEĞİ by karakalem82
karakalem82
  • WpView
    Reads 4,007,157
  • WpVote
    Votes 204,352
  • WpPart
    Parts 98
Fırat bencildi, İsyan Çiçeği asiydi, lakin kaderleri bir yazılmıştı. İkisi birbirine aitti, ayrılık ölüm getiriyordu...
ALTIN KANAT by hardcapitalism
hardcapitalism
  • WpView
    Reads 221,383
  • WpVote
    Votes 16,356
  • WpPart
    Parts 85
"Herkes iyi biri olduğunu söyler. Göremedikleri şey, onlara hiç kötü olma fırsatı verilmediğidir." Ben İzgi Tanyel. Ve gücümün bittiği yerde adım başlar.
ÇEHRESİZ by alizarbmbin
alizarbmbin
  • WpView
    Reads 2,623,070
  • WpVote
    Votes 150,535
  • WpPart
    Parts 84
"Akıp giden şu suya atlayamadığım için dünya üzerindeki tüm denizleri kuruttum. Artık hiç su yok, Alanguva. Ve biz alev almak üzereyiz." Yara almış her çocuğa ve yara almış her çocuk için. 18 Mayıs 2015.
Ederlezi by profeysinil
profeysinil
  • WpView
    Reads 1,842,309
  • WpVote
    Votes 85,283
  • WpPart
    Parts 47
"Sabaha kadar konuşmanın sabaha kadar sevişmekten daha tehlikeli olabileceğini kim tahmin ederdi ki? Her gece çiftliktekiler uyuduktan sonra Elif gizlice odama gelip yatağın diğer ucuna geçiyordu. Işıkları yakmayı hiç teklif etmemiştim, o da durumdan şikayetçi değildi. Binbir gece masallarındaki gibi karanlıkta başlayıp aydınlıkta son bulan gece buluşmalarıydı bunlar, ve nedense gizli kalmasını istemiştik. Oysa ortada gizlemeyi gerektirecek bir şey yoktu, onca gece yanımdaydı fakat elim onun eline bile değmemişti. Biz sadece konuşuyorduk... Sadece konuşuyorduk ve sanırım tüm sorun buydu. Belki konuşmak yerine sevişseydik bu kadar kök salmazdık birbirimize. Ben bile anlatacak bu kadar çok şey biriktirdiğimden habersizdim. Konu konuyu, kapı kapıyı açıyor ve konuştukça söylenecek daha fazla söz açığa çıkıyordu aramızda. Bazen attığımız kahkahalar duyulmasın diye ellerimizi ağzımıza kapatmak zorunda kalıyorduk. Bazense Elif mutfağa inip gizlice yiyecek bir şeyler getiriyordu ikimize. Biri duyar diye ekmeği bile sessizce böldüğüm, çocukluğumdan bile daha çocuk olduğum, hayatımda ilk kez bir kadının yüzünde kaybolduğum gecelerdi. Bir erkeğin neden binbir gece boyunca masal dinlemek isteyebileceğini ilk kez o gecelerde anladım. Ve tarihteki onca adamı eline kalem almaya iten, tüm bunları bana yazdıran şeyi ilk kez o gecelerde buldum. Bazen bir kahkahanın ortasında, bazen birbirine çarpan iki bakışta, bazense saçını kulağının arkasına sıkıştırmasını izlerken ansızın beliriveren o sızıyı... İçimdeki edebiyatı uyandıran bir ağrıydı bu. İnkâr edip kaçsam da, durup kapılsam da gözlerine bakarken hissettiğim gerçek hiç değişmiyordu. Elif bir Balkan ağıdı gibi göğsümde büyüyordu."
Maça Kızı 8 by dpamuk
dpamuk
  • WpView
    Reads 173,862,108
  • WpVote
    Votes 7,370,312
  • WpPart
    Parts 221
"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR! Yayınlanma Tarihi: 21 Mayıs 2017 Maça Kızı 8, üç kısımdan oluşan bir seridir; hepsi bu kitap altında toplanacaktır.