"Jeong malikanesinin bazı net kuralları vardır,Taeyong. Sabahları saat sekizde Jeonglar kahvaltılarını ederler. Dokuzu çeyrek geçe antrede hazır vaziyette küçük beyi yolcu ederiz. Dokuz buçukta hanımefendi Jeong'u uğurlarız. Saat tam onda,evin günlük temizliği bitmiş olur. Akşam sekizde Jeonglar yemeğe oturur. Sen ve ben onlar yemeklerini yedikten sonra yemek yiyebiliriz. Onu çeyrek geçe hizmetliler ön kapıdan yoklama ile müştemilatlara bırakılır. On buçukta malikanede nefes alan her canlı odasına çekilir. Sonuncu fakat en önemlisi,Lee Taeyong; Gece yarısından sonra odalardan çıkmak ve malikanede dolaşmak yasaktır." started 091120 by xmyasou

'şimdi ikimiz de başka insanları öpüyoruz taeyong, sen bundan memnun olabilirsin ama ben değilim' [texting] + [düz yazı] 180520 || ©luvyn10

"Taeyong gözlerini kapattı usulca, kapanan gözlerinin bir daha açılmayacağını biliyordu"

ㅡ etrafında neler döndüğünü görmüyordun, beni görmediğin gibi. ben de sana hepsini göstermeye karar verdim. ㅡ texting - tw

𝑻𝑹𝑨𝑮𝑰𝑪 /ˈtradʒɪk/ 𝘢𝘥𝘫𝘦𝘤𝘵𝘪𝘷𝘦 • causing or characterized by extreme distress or sorrow.

"Ah şey.. Dudaklarını bir türlü çizemedim. Bir şeye bakmaya gelmiştim." "Dudaklarımı çizemedin öyle mi?" "Hmhm.." "Ezbere bilmediğin için olabilir mi?" one shot. @seonghwai

"Bay Lee yıl sonu balosuna benimle gelir misiniz?" "Ne?" Start:07.07.20 Finish:08.08.20 ©jungwiox

jaehyun'un isteği, taeyong'u yanında tutmak ve acılarını hafifletmek iken, tek yaptığı ona yeni acılar katmaktı.

Jeno kendi gibi ağabeylerini de bataklığa sürüklemişti.