mamadimcikibadi adlı kullanıcının Okuma Listesi
11 stories
21.Yüzyıl Prensi by tugcaa
tugcaa
  • WpView
    Reads 8,745,039
  • WpVote
    Votes 506,374
  • WpPart
    Parts 59
#Wattys2016 Obur Okunan Kazananı 21. yüzyılın peri masalı Türkiye 'ye taşınıyor. İngiltere prensi IV.Charles küçüklüğünden beri çeşitli dilleri öğrenmenin yanı sıra birçok ülkede eğitim almıştır. Bu ülkelerden biri Türkiyedir. Prens Charles daha önce görmediği bir kültür ile karşı karşıya kalırken, ona yardım eden Türk kızı Papatyadan hoşlanması olayları iyice karıştırır. 16.05.2016 #Mizah 1. ©Tüm Hakları Saklıdır.
YAZ ÖKÜZÜ by berilwho
berilwho
  • WpView
    Reads 38,793,691
  • WpVote
    Votes 1,776,001
  • WpPart
    Parts 61
Hikayeyi güncellemeyi unutmayın
İÇİNDE BİR SEN by binnurnigiz
binnurnigiz
  • WpView
    Reads 55,700,961
  • WpVote
    Votes 1,674,535
  • WpPart
    Parts 59
Sen hiç bir kitap karakterine âşık oldun mu? O, oldu. Asıl tuhaf olan ise... Kitap karakteri de ona âşık olmuştu. "O gece bir kitapla tanıştım. Kaderime giden yolda bana rehber olacak bir kitapla." (DÜZENLENİYOR.) © Tüm Hakları Saklıdır! ©
GRİ: DEĞİŞİM(RAFLARDA) by sukrankayaa
sukrankayaa
  • WpView
    Reads 15,540,163
  • WpVote
    Votes 639,123
  • WpPart
    Parts 94
Kazandığı okul, onu mutlu etmesi gerekirken bütün kötü olayların içinde oldu. Dış görünüşü, Konuşması, Güçlü Duruşu, Çalışkanlığı, Bakışlarıyla göze battığı için miydi yoksa tüm bu olanlar? Kim bilir belki öyle, belki de değil! EZGİ'DEN MAYISA DÖNÜŞMESİ, ONU DEĞİŞTİRDİ Mİ? YOKSA İSTEDİĞİ VE EN BAŞINDAN OLMAK İSTEDİĞİ KİŞİ Mİ OLDU? Yepyeni bir kişilik.. Sil baştan yapan bir karakter.. Tam anlamıyla değiştiğini düşünen, MAYIS AKIM Değişmesine yardım eden Bir Yabancı, Arkadaşlık kurulmuş 7 kişi, En başından beri Aşık olan Gizemli Bir Kişi ve İçinden atamadığı Bir AŞK. BİR DEĞİŞİMİN, EN GÜZEL AŞK İZİ. •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• "Sen içimdeki Karanlığı aydınlatan ışıksın" Dedi. zorlukla, onunda canı acıyordu. "Gitme lüt-lütfen" Dedi. Dolu gözleriyle gözlerime bakıyordu. Gözlerim beni dinlemeksizin akıyorlardı, ardından gök gürleyip yağmur yağmaya başladı. Gözlerimin yaşları yağmurla karışıp yok oluyordu. Tıpkı o gün beni öldürdüğü gibi. Ben kendimi kaybetmiştim onun yüzünden! "Güneş varken, ışığa ihtiyaç duymaz kimse." Dedim en soğuk sesimle. "Güneşi ne yapayım, Işığım sende kalmışsa?" Gözlerinden bir damla aktığında, zaman durdu benim için. "Ağlama sarıl bana" Demek istedim. Ama diyemedim. "Sen benim en güzel Gecemdin. Her gece seni düşünerek uyumam, her gece seni düşünerek uyuyamamam. Sen benim en güzel Sahnemdin. Sana bakarak, kahkahalarım, Ağlamalarım, Sevinçlerim, Mutluluklarım, Hüznüm. Şimdi düşünüyorumda gerçekten kendimi hiçe saymışım senin yüzünden. Sana bu yüzü unutma demiştim! Sen, sen Ezgiye aşık oldun Meriç Soyal. Ben o kızım. Üzgünüm."
SERZENİŞ (KİTAP) by sumeyyelkoc
sumeyyelkoc
  • WpView
    Reads 15,944,007
  • WpVote
    Votes 193,756
  • WpPart
    Parts 13
Hiçbir günah kefaretini unutmaz. Hiçbir kirli sır gecenin nezaretinde tutuklanamaz. Geleceği ellerinden tek gecede koparılan bir adam, öleceğini bilse dahi sessizliğin kanatlarına sığınmaz. İki karanlık gecenin iki büyük suça gebe kaldığı ve iki yabancı ruhun birbirine körkütük düğümlendiği acı bir hikâyenin içindeyim. O iki yabancı ruhtan biri benim. Ve ben bir zamanlar, yolunda giden bir hayata sahiptim. Bir gün o çıkageldi ve içinde sadece doğruların olduğu dünyamı yanlışlarıyla altüst etti. Gözlerime bir kez bakması bile beni düşürmeye, düştüğüm yerde darmadağın etmeye yetti. Beni tehditlerle örülü bir kafese hapsetti, o kafesin kilidini ve anahtarını elime verdi. Gitmek de, kalmak da senin seçimin dedi. Ama ne kalabildim ne gidebildim. Yalnızca bekledim. Benim de onu düşüreceğim bir gün elbet gelecekti ve ben intikam almayı severdim. O gün geldi. Bir leyl vaktinde, ay gecenin koynunda dalgalanırken, hakikati sırtından vurdu kirli parmakları. Artık bu saçma hikâyemizde bizden başkaları da vardı. Zaman aktı... Kendiliğinden kırıldı hapsolduğum kafesin kapakları. Dışarıya adım attığım an hislerim pervasızca tökezledi. Zira sevdayı puslu gecelerde yüreğime kazıyan adamın ruhu artık içime işlemişti. "Haklıymışsın," dedi beni öldürmek ister gibi. "Senin hikâyenin esas adamı ben değilmişim."
Acının İzleri (Ölü Doğanlar Serisi #1) by BlacknWhitexo
BlacknWhitexo
  • WpView
    Reads 1,382,631
  • WpVote
    Votes 55,926
  • WpPart
    Parts 35
Gölgelerin içinde yaşamalıyım ben. Gölgelere mahkûm olmaya zorlanan bir bedenim, karanlığa ait olmak isteyen bir ruhum var. Hayatımsa yarım, adımın aksine nefessiz. Hayatın bana bir can borcu var ya da belki benim ödemem gereken bir bedeldi yıllar önceki. Yaşamama karşılık. Ben karanlığa ait olmak isteyen bir ruhum, her ne kadar aydınlıkla lanetlensem de. Ve ben, Nefes'im. Her ne kadar nefes aldığımı hissedemiyor olsam bile.
OKYANUSTA BİR DAMLA |FİNAL OLDU| by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 6,624,685
  • WpVote
    Votes 408,299
  • WpPart
    Parts 54
"Acıdan geçemeyen kadının, acısı bitemeyen adamla; kırık dökük sevdası." Kendini bilmez bir gecede, ay tamda göğün bağrında uyuklarken başladı her şey. Kader; dizleri yaralı bir kızı, dudakları kan kokulu bir adamın koynuna sardı. Yitirdiği hafızasının ardından, hiç bilmediği bir adamın elini tuttu. Geçmişi hatırlamaya çaba gösterdiği her an kendiyle ilgili bilinmezlere daldı. Adam her an köşe başındaydı, soluğundaydı ve ne parmağındaki yüzük, ne de hatırlamadığı geçmiş bu ihtirasa mani olamadı. Oysa ki şeytanın ini, adamın köşesi kıvrılmış zihniydi. Kadın adamın cehennemiydi; saf ateşin koynu, zemheri kışın soluğu.
KİMSESİZLER MATEMİ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 13,817,824
  • WpVote
    Votes 893,993
  • WpPart
    Parts 69
Safir Mila Safkan, şu an olduğu yaşından çok daha ufakken, hayatının taşlarını yerinden oynatan bir olay yaşar ve kendini ansızın, yetimhanenin soğuk duvarları arasında kimsesiz bulur. Sahip olduğu şeyler, her ne yaşarsa yaşasın iyi kalan kalbi ve tutkuyla bağlı olduğu dansıdır. Kalbi yalnızca bir tek şey için, bale için çarpar. Ta ki ikincisini bulana kadar. Hazer Han'ı. Dans seçmelerine gittiğinde, kendisini seçen bu adamın gözetimi altında dans etmeye, müzikali kazanma hedefiyle bir kelebek gibi kanat çırpmaya başlar. Fakat, sahip olmayı istediği tüm bu başarıların yanında, ona başka bir hediye kılınmıştı. Aşk. Kendi kalbi kadar hassas, nazik bir kalp, Mila'ya yaklaştığında, bu zamana kadar koruduğu tüm savunmaları yavaşça yerle bir olur ve aşk, arzuyla, bedeninde dans eder. •yetişkin içerikli sahneler mevcuttur•
DÜŞ KEFENİ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 3,672,600
  • WpVote
    Votes 252,093
  • WpPart
    Parts 48
"Ah, saçları; ölümü üzerine giyinip boğazıma sarılan saçları." Tenlerinde ateşten bir mızrak, ruhlarda yanığın asil dumanı. Alınan her solukta, almaya yemin içilen canlar vâr oldu, canlar ceset oldu. Her ceset, kanlı parmaklarla açılan mezara idam edildi, aç istekler ölümün kucağına yuvarlandı. Kaderin ağır bir tebessüm sunduğu iki ruh biraraya gelmekten kaçınamadı. Siyah saçları adamın göğsüne sarıldı, saçlarındaki şehveti adamın sıcağında vâr etti ve intikam oyunu diz üstü yere çöktü. Aşk, kadının saçlarına sarıldı. Tutku, adamın ellerinde yemin içti. "Ah, elleri; ruhumun ölüsünü üzerine giyinip bedenime sarılan elleri."
KÜÇÜK YALANCI (DOKUZ YAYINLARI İLE RAFLARDA) by msmarvi
msmarvi
  • WpView
    Reads 15,186,734
  • WpVote
    Votes 172,028
  • WpPart
    Parts 39
Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan kokusuna. Ve dinledi toprak sözlerini. "Saçların kadar uzun ve güzel olsun ömrün Küçük Yalancı." Dedi adam, ama kesti kadının saçlarını kendi elleriyle, kıydı sevdiğinin ömrüne. "Hiçbir yere gitmeyeceğim sevgilim..." Dedi kadın, ama tutmadı sözünü, kıydı sevdiğinin aşkına. Sevdiği kadınları bir bir kaybeden acımasız katil, Akın Korel. Sevgiden yoksun kurak bir kalp ve o kalpte açan beyaz bir papatya. Kendi döktüğü göz yaşlarıyla büyüdü, getirdi baharı. Kimse fark etmedi onu. Güllere ulaşılmak isteyenlerce ezildi, yine döktü göz yaşlarını. Adam fark etti solan papatyayı, aldı ellerine. Ama öldü beyaz papatya. Muhteşem bir koku sardı etrafı. Ölü bir çiçek hiç böyle güzel kokar mıydı? Yaşadığını sandı, sevindi adam. Ama bilmiyordu papatyaların ölünce koktuğunu. Öğrendiğinde ise artık çok geçti...