Kitaplar sonsuzdur
32 stories
ÇİFTE ATEŞ (+18) by V_E_P_
V_E_P_
  • WpView
    Reads 215,207
  • WpVote
    Votes 2,327
  • WpPart
    Parts 8
Sevişmek; sevginin getirisi olan tutkunun esiri olmak demekti. Sevişmek; iki bedenin birleştiği noktada patlayan kıvılcıma aşık olmak demekti. Sevişmek; onun sen, senin o olmasına göz yummak demekti. Peki ya benim yaptığım hangisine dahildi? Çıplak bedenime değen ayaklarından kurtularak, yanından kalktığım adamın örtüden arta kalan açık bedenine baktım bir süre. Omuzlarına kadar gelen tırnak izlerine ilişen gözlerim, istemsizce ellerime kaydı. O izlerin sahibi ben miydim? Peki ya şevişmek, sevdaya dahilse... Onunla sevişmek, ateşte yanmak mı demekti? Yazar : VERA 06.05.2019
İçindeki Cevher ・ ALAIMISEMA by illegalbiryazan
illegalbiryazan
  • WpView
    Reads 81,110
  • WpVote
    Votes 6,613
  • WpPart
    Parts 21
"Toprak, yağmura..." "Ben, sana." ~ Vera, yalnız büyümüştü ancak yine de mutsuz değildi. Çünkü, o sevdiği sporu yapıyordu. Kendisine boş zaman bırakmayarak, mutluluğun peşinden koşuyordu. Evet, o koşuyordu. O bir atletizmciydi ve şöhreti tüm Türkiye'de duyulmuştu. El üstünde tutulurdu, herkes severdi ve hayran olurdu. Yaptığı işte çok iyiydi. Zirveye ulaşmıştı, belki de çok yaklaşmıştı. Ancak zirveye ulaşmanın bir kötü yanı vardı ki, düştüğünde canın daha çok yanardı. Öyle de olmuştu. Düşmüştü. Geçirdiği kazada bacağı sakat kalmıştı ve desteği olmadan yürüyemez olmuştu. Etrafındaki herkes bir anda yok oluvermişti... Sevdiği sporu yapamayan, hoplamak, zıplamak ve koşmaktan başka bir şey bilmeyen Vera topallamak zorunda kaldığında herkes tarafından dışlanmıştı. Aynı zamanda peşinde bir bela daha vardı ki, sevinse mi üzülse mi şaşıyordu. Kampüste kimden alay işitse ertesi gün o kişi bilinmeyen bir sebepten yaralanıyordu. Üstelik bunlar çok absürt biçimde gerçekleşiyordu. Ve kısa zaman sonra 'Lanetli Vera' diye anılmaya başlamıştı. Hatta kendisi de kendisini lanetli görür olmuştu. Herkes onu suçluyor ve dışlıyordu. Ta ki o güne kadar... Aslında o hiç sakat kalmamıştı. Mühürlenmişti. ➳ 010419
ATEŞİN OĞLU (I) by sulisindunyasi
sulisindunyasi
  • WpView
    Reads 7,820,389
  • WpVote
    Votes 83,679
  • WpPart
    Parts 8
#Gençkurgu da 1. - 07.03.2017 Ölüm; dört harf, iki hece, içinde sayısız anlam ve acı besleyen, ne zaman, nerede, nasıl geleceği belli olmayan bir olay. Küçük yaşta gözlerinin önünde ailesi katledilen ve bu nedenle hayata siyah bakan Aras Karahanlı ile, çocukken annesini kaybeden ve babası tarafından terk edilen Eylül Avcı'nın yolları bir gece tesadüfen kesiştiğinde, ikisi de başlarına geleceklerden bihaberdi. Aşk, bazen hiç ummadık bir zamanda, olmayacak kişiyle doğar ve bütünleşir. Peki, ölümle bu kadar erken yaşta tanışmış iki genç insanın nasır tutmuş kalpleri, birbirine bağlanabilir mi?
KIRMIZI KİTAP OLUYOR by ilmelistan
ilmelistan
  • WpView
    Reads 95,768,452
  • WpVote
    Votes 4,169
  • WpPart
    Parts 4
Nefesi kesildi. Kalp atışları hızlandı. En kötüsü ise; yine kasıklarında tatlı bir sızı dolandı. Bu adam farklıydı. Bu adamın zümrüt yeşillerinin siyaha çalacak kadar koyulaşması bile muazzamdı. Bu adam tehlikeliydi. Ama bu adam arzuydu. Bu adam kırmızıydı.
LAL by hikayelerindeyasar
hikayelerindeyasar
  • WpView
    Reads 28,225,198
  • WpVote
    Votes 1,404,086
  • WpPart
    Parts 81
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işaret dili öğrenen bir adamın hikâyesi...
TAKINTI by suheda_zsy
suheda_zsy
  • WpView
    Reads 3,823,984
  • WpVote
    Votes 143,015
  • WpPart
    Parts 81
Ona hiç sarılamamıştım mesela. Hiç elini tutamamıştım. Hiç öpememiştim. Hiç koklayamamıştım. Hiç sevdiğimi söyleyememiştim. Hiç dokunamamıştım. Hiç beraber uyuyamamıştık. Hiç saçlarıyla oynayamamıştım. Hiç dizlerine yatamamıştım. Hiç özlediğimi söyleyememiştim. Hiç, hiç bu kadar değersiz hissetmediğimi anlatamamıştım. Bu kadar hiçin arasında, her şeyim olmayı nasıl beceriyordu? Çünkü bir gülüşü yetiyordu bana. Sayılı sayıda görsem de, yetiyordu. Kıvrılan dudakları hiçliğe meydan okuyup, her şey hâlâ benim elimde, diyordu adeta. 'İstersem bütün hiçliği, çivileri ile beraber tabanından söküp, yerine istediklerimi dikebilirim. Hiçi hep, zerreyi zirve yapabilirim. Her şey hâlâ benim elimde.' Umut var, sadece biraz naza çekiyor kendini. Tutarsam bırakmayacağımı, benim onu dibine kadar harcayacağımı ve ortalığın tozunu attıracağımızı biliyor. Hâliyle gelmiyor. Çünkü küçücük bir umut ile bütün dünyayı karşıma alacağımı bilen herkes gibi, o da korkması gerektiğini biliyor.
MAFYA(DÜZENLENİYOR) by cilalaao
cilalaao
  • WpView
    Reads 2,084,656
  • WpVote
    Votes 56,195
  • WpPart
    Parts 50
Yanlış zamanda yanlış yerde olmak insanın hayatını oldukça değiştirebilir. Mesela bu hikayedeki gibi her şey yanlış zamanda yanlış yerde olmakla başlayan bu hikayede.
Kurdoğlu - Kabadayı Serisi (1) (KİTAP OLDU) by UnitedByLove
UnitedByLove
  • WpView
    Reads 4,014,800
  • WpVote
    Votes 34,700
  • WpPart
    Parts 13
Aşk,uçurtmalara benzer paşam... Sen ne kadar seversen sev,ne kadar özgür bırakırsan bırak o kendi karar vermeli ne kadar yükseleceğine... Çocukluğumuz uçurtmalarımızdı bizim bir de sevdalarımız... Sevdalarımızı da böyle yaşardık,korurduk hatta kimi zaman ne kadar sıkı tutarsak tutalım elimizden kayıp giderdi ama mesele hiçbir zaman bizimle kalanlar olmazdı zaten... Bizim peşinden koştuklarımızdı. Şanslıysak beraber aynı gökyüzüne bakar,aynı gökyüzüne inanırdık... Ama inanıyordum ki o uçurtmalar gibi kimi zaman tek renk ya da rengarenk ama sevdalar da vardı, sevdayı kendine zehir edende.
KÜÇÜK YALANCI (DOKUZ YAYINLARI İLE RAFLARDA) by msmarvi
msmarvi
  • WpView
    Reads 15,188,036
  • WpVote
    Votes 172,041
  • WpPart
    Parts 39
Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan kokusuna. Ve dinledi toprak sözlerini. "Saçların kadar uzun ve güzel olsun ömrün Küçük Yalancı." Dedi adam, ama kesti kadının saçlarını kendi elleriyle, kıydı sevdiğinin ömrüne. "Hiçbir yere gitmeyeceğim sevgilim..." Dedi kadın, ama tutmadı sözünü, kıydı sevdiğinin aşkına. Sevdiği kadınları bir bir kaybeden acımasız katil, Akın Korel. Sevgiden yoksun kurak bir kalp ve o kalpte açan beyaz bir papatya. Kendi döktüğü göz yaşlarıyla büyüdü, getirdi baharı. Kimse fark etmedi onu. Güllere ulaşılmak isteyenlerce ezildi, yine döktü göz yaşlarını. Adam fark etti solan papatyayı, aldı ellerine. Ama öldü beyaz papatya. Muhteşem bir koku sardı etrafı. Ölü bir çiçek hiç böyle güzel kokar mıydı? Yaşadığını sandı, sevindi adam. Ama bilmiyordu papatyaların ölünce koktuğunu. Öğrendiğinde ise artık çok geçti...