İnsan oğlunu, saf kötülükten koruyan çok ince bir zar vardı. Kötülüğün yuvasına giden altı arkadaşın, şeytanla tanışmasına tanık olun!!!

Işığın çok hafifçe vurduğu karanlık sokakta oturan adama bakınca karar vermişti. Bu teklifi ona sunacaktı. Onunda kabul edeceğine emindi. Eşcinsel konuludur.

Bir diyar ki cümle alem buraya 'cennet' der. Gelenler gitmek istemez, gidenler ise gittiği yerde bu diyar için dil döker. Bu güzel diyarın bir de iyi bir kralı vardır. Lakin çocuğu olmuyordur. Artık o kadar üzgün ve dertlidir ki başvurmadığı şifacı ve büyücü kalmamıştır. Bir gün derki: 'Bir çocuğum olsun da yılan da olsa olur.!' der. Yaratıcı sesini duyar. Krala bir çocuk bağışlar. Eşcinsel temalıdır! 💜 Chanbaek Ziya Gökalp'ın bir efsanesinden uyarlanmıştır.

Chanyeol yeni evine üç hafta önce taşınmıştı. Komşusunu taşınırken fark etti. Onun çok güzel ve zarif olduğunu düşündü. Chanyeol üç hafta boyunca komşusunu izledi. Ve herşey üçüncü haftanın sonunda gerçekleşti. ⭐ "Ben gökyüzüne aşık bir bulutum." ☁ Chanbaek texting 🌌

Yaşadığımız gezegenin adı Aegyptus. Dünyanın bulunduğu yerden milyonlarca kat ışık yılı kadar uzak başka bir galakside yer alan bir gezegen. Aslında bulunduğumuz yeri Dünya'nın paralel evren hali olarak tanımlamak mümkün. Sadece renk konusundan ayrılıyoruz. Bir de normal dünyadan birinin ciğerlerine dolduğu zaman öleceği ama bizim etkilenmediğimiz bir gaz, soluduğumuz havaya karışıyor. Kan kırmızısı renginde bir ay, gözünüzü kör edecek mükemmellikte maviye sahip bir gezegen, turuncunun en güzel tonlarını taşıyan bir güneş. Kendi aramızda gruplara ayrılıyorduk. Şifacılar; Sanatoribus, Zihin kontrolü gerektiren güçlere sahip grup; İngenins, Zaman kontrolü ile ilgilenen grup; Tempushore, Doğa ile ilgili güçlere sahip olanlar; Raksturs, Yaşam ve enerji ile ilgili olan grup; Vitrenua. Tamı tamına beş grup. Birde herkesten soyutlanan bir grup vardı; Periculosum, ki biz onlara kısaca tehlikeliler diyorduk. Anne karnında belirlenen kaderimize göre hepimizin farklı güçleri var. Uçmak, doğal afetlere sebep olmak, akıl okumak, bedenden bedene gezmek. Ve daha birçok şey. Ve gücümüz bedenimizde olduğu sürece kısmen ölümsüzdük bile. Bunun mükemmel ötesi bir his olması lazım değil mi? Ama bizler normal insanlar ve masum dünya için tehlikeliydik. Belki kendimiz için bile. Bu fark edildiği zaman ise normal ve masum dünyada birçok zarara sebep olmuştuk. Bizler masum dünya için tehlike oluşturduğumuzdan başka bir galakside bulunan başka bir gezegene sürgün edilmiştik. Bu bizim cezamızdı. Hiç sona ermeyecek bir ceza. Belki bir lütuf. *** Yazarlar: SeoMinn, KaiRan Başlangıç: 14 Temmuz 2015 Bitiş: 8 Şubat 2018

Park Chanyeol, Kore'nin gelmiş geçmiş en iyi Cinayet Masası Komiseriydi. Byun Baekhyun ise Park Chanyeol'e aşıktı.

İki kadın, yattıkları yer yatağında çocuklarını susturmak için bayağı uğraşmışlardı. En sonunda kadınlardan biri çocuklara 'hşşşş bu sesi duydunuz mu?' dedi. Çocuklar birden sustu. Kadın eli ile masaya iki kere vurdu. Tık tık. Çocuklar korktu ve 'hiğğ' diye sessiz bir çığlık çıkarıp elleri ile ağızlarını kapadılar. Kadın çocuklarına sessiz olmaları için tekrardan 'hişşş, çocuklar sessiz olun, aksi takdirde huchak sizi alacak.' deyince çocuklar susup uyumuşlardı. Çocuklar uyumaya uyumuştu. Ama kadınları uyku tutmamıştı. Çünkü sabaha kadar 'tık tık' diye kendilerinin yapmadığı ses çıkmış ve camlarının önünden iki boynuzu olduğu belli olan karanlık bir silüet sürekli hareket halinde güneşin doğuşunu onlarla birlikte beklemişti. Küçük bir korku hikayesidir. Dikkat eşcinsel bir teması vardır!! 💜

Ailesini trafik kazasında kaybeden Chanyeol, bir yıl sonra ailesinden geride kalan ve aile yadigarı olarak gördüğü inciyi de çaldırmıştır. O inciyi bulmak için ülkeyi ayağa kaldırmak bir sorun teşkil etmiyordu. Onu bulacaktı. Eşcinsel temalıdır. 🌸

Karşısındaki sevdiğinin gözlerine dikti kara kara bakışlarını... Hala hasret doluydu ela gözleri.. Suratı acıdan bozarmıştı. Ama Baekhyun anlardı onu, o yüzden kardeşine döndü. 'guguk kuşunu bilir misin Yoon?' dedi. Elinde küçük okuma kitabı olan sevimli çocuk başını kaldırıp 'ahhh evet abi, onu biliyorum, bazı türleri yavrularını başka yuvalara koyarmış.' dedi. Chanyeol boğazına takılan acıyı yutkundu. Üst üste... Bir türlü geçmeyen acısı içine içine buz gibi işliyor, onu donduruyordu. Kardeşinin yanağı okşayarak tekrardan ela gözlere döndü. Elinde sımsıkı tuttuğu bir kağıt vardı. Sevdiğinin gözleri yaşlıydı. Gelecek felaketi hissetmiş gibi. İkisi de birbirine yandı. Baekhyun'a bakarak 'bende guguk kuşu oldum Yoon...' dedi. Eşcinsel temalıdır 💜 Tarihi kurgu vardır. 🌸

Binbir gece bir masaldı. Herkesin bildiği ama kimsenin inanmadığı. Baekhyun'da inanmıyordu. Takii masalın içine düşüne kadar...