ymerve1 adlı kullanıcının Okuma Listesi
11 stories
BEYAZ GÖLGE (+18) by candikmenli
candikmenli
  • WpView
    Reads 207,869
  • WpVote
    Votes 9,788
  • WpPart
    Parts 21
Sert ve bir o kadar çapkın Giray Reha Başaran, ücreti oldukça yüksek bir yakın korumadır. İşinde o kadar iyidir ki zamanla lakabı Beyaz Gölge olmuştur. Bir gece kulübünde tesadüfen karşılaştığı ve tek gecelik bir ilişki yaşadığı güzeller güzeli Arven Dalya Günseli'nin koruması olduktan sonra ikilinin arasındaki tansiyon her geçen gün artar. Birbirlerine hayır diyemeyen fakat aynı zamanda çok inatçı olan bu ikili, birlikte vakit geçirdikçe hem geçmişlerinin, hem şimdilerinin hem de bedenlerinin en ücra köşelerine konuk olacak ve gittikçe sahiplenecektir. •yetişkin içerik bulundurmaktadır•
LAL by hikayelerindeyasar
hikayelerindeyasar
  • WpView
    Reads 28,225,801
  • WpVote
    Votes 1,404,109
  • WpPart
    Parts 81
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işaret dili öğrenen bir adamın hikâyesi...
Zehra. by DamlaKaraas
DamlaKaraas
  • WpView
    Reads 2,757,341
  • WpVote
    Votes 140,466
  • WpPart
    Parts 33
Doğu Anadolu'ya bağlı Kaledağ köyünde , dedesi ve kardeşiyle yaşayan Zehra'nın hayatı, bir gece ansızın onlara sığınan yaralı bir askerle değişir. 5 yıl sonra kaderin tekrar bir araya getirdiği Zehra ve Murat'ın hikayesi İstanbul'da devam eder . Kaledağda başlayan hikaye İstanbul'a kadar uzanırken aşk , tutku ve değişim bizimle olsun. - Not/Uyarı:Bölümler ilerledikçe hikayenin libidosuda yükseliyor. Bebeleri pistten alalım.😊 🤭
BADEMLİ MAHALLESİ by ZehraAyar0
ZehraAyar0
  • WpView
    Reads 3,683,238
  • WpVote
    Votes 130,422
  • WpPart
    Parts 38
"Sana her yaklaştığımda," dediğinde başını eğip dudaklarını usul usul kulağımın kenarına getirdi. Nefesi resmen nefesimdeydi. Bu çok fazlaydı.. O gecekinden daha farklıydı bu. Yirmi iki yıllık ömrümde tanıdığım Kerim abi değildi bu karşımdaki adam. "Benden sanki bir vebalıymışım gibi bir canavarmışım gibi kaçışın," sıcak nefesi önce kulağıma sonra boynuma çarptı. Gözlerim artık kendiliğinden kapandı. İşkenceden beterdi bu durum. Biz şu an ne yapıyorduk? Cümlesini tamamlamadan son kez derin bir nefes çekti ciğerlerine. Bunu yaparken burnu benim kulağımın tam üstünde, saçlarımın tam başlangıcındaydı. "Şu koskoca bedenimi bitirdi, tüketti Işıl." baştaki cümlenin amacından sapan bu cümle de ne demek oluyordu? Neler söylüyordu bu adam, neler hissettiriyordu bana!? Dudaklarının arasından usul usul bıraktığı kısık nefesler saçlarımın arasına vurduğunu ve onları yavaşça havalandırdığını hissettim. Tüm tüylerim havaya kalktığında yeni doğmuş bir bebeğin açmaya çalıştığı gözleri gibi bende araladım gözlerimi ve dudaklarımın kıyısına vuran bir hevesle mırıldandım. "Kerim a-" "Şşş," titreyerek söylemeye çalıştığım sözler bıçak gibi kesildi, irkildim. Tüm bedenime etkisi altına alan bir ürperti yayıldı. Tüm hislerim öyle bir karmaşıklığa gömülmüştü ki ne hareket edebiliyor, ne de buna itiraz edebiliyordum. O ise göz kapakları birbirine geçili, sanki boşlukta sallanıyor gibiydi. Sanki bir hayalin içindeydi ve o hayalde yalnızca ikimiz vardık. Sonra bir an kapalı göz kapakları titredi. Nabzım her geçen saniye hızlanıyor, bana yaşam alanı bırakmıyordu. Ama meğer ben daha hiçbir şey duymamışım ki. Zira saniyeler sonra duyduğum Kerim abinin işkenceden farksız pürüzlü sesi canı çekilen parmaklarımın tutunmak amacıyla bir yerlere savrulmasına sebep oldu. "Abi yok, artık abi yok güzelim."
SEHER YELİ  (TAMAMLANDI) by umrantan
umrantan
  • WpView
    Reads 7,185,823
  • WpVote
    Votes 365,663
  • WpPart
    Parts 45
Kitap olacağı için bölümlerin bir kısmı kaldırılmıştır. 🌱 "Sen benden uzak durabilecek misin?" dediğimde sesim kısıktı. Bedeni gerilirken devam etmeye zorladım kendimi. "Bak," deyip elimi çenemin üstündeki elinin üstüne yerleştirdim. "Elin tenimde gözün gözümde." Gözlerindeki ifade kararırken yüzümü biraz ona doğru yanaştırdım. Dudaklarımız arasındaki mesafe öyle azdı ki... Dudakları yavaşça dudak kenarıma dokundu. Nefes nefese kalmış bir vaziyette, daha fazlasını istiyor, elleri arasında milyonlarca parçaya ayrılıyordum. Gözlerim kapanırken dudağımın altındaki çizgiyi öptü. "Ben seni tüketirim, ben seni yeşertemem Zeynep. Sen benden yeni filizlenen bir çiçeği koparıp atmamı istiyorsun. Yapamam be Zeynep. Yapamam. Bunu sana da kendime de yapamam." 🌱 Amcası tarafından geneleve satılan Zeynep Kızıl, başına kötü bir şey gelmeden önce İstihbaratçı Vural Alazoğlu tarafından kurtarılır. Geçmişindeki acılardan sıyrılamayan Vural, Zeynep'in hayatına bir ışık gibi doğmuştur. Zeynep kalbini Vural'a kaptırdığında kendini aşk ve tutku dolu bir ikilemin ortasında bulur.
SUSKUNUM by RumeysaGulhan
RumeysaGulhan
  • WpView
    Reads 1,502,414
  • WpVote
    Votes 81,615
  • WpPart
    Parts 43
Sır dolu hayatlar, konuşamayan bir kadın, sessiz bir aşk... "Tek bir kelime söylemeni, tek bir kelime söylemeni nasıl isterdim be kadın... Bir kere olsun bana adımla seslenmen için, o güzel ses tonunu duymak için nelerimi vermezdim..." Behzat acıyla Henna'yı izliyordu... "Bırak bu lafları Behzat! Senin tek derdin intikam, senin tek bildiğin çıkış yolu intikam!" Henna'nın dudaklarından küçük bir hıçkırık kaçtı. "Bir intikam uğruna bana bile kıyarsın değil mi? Bir intikam uğruna beni bile harcarsın!" Henna acı çekiyordu... Hayatı boyunca çektiği acılar yetmemiş gibi, bir de ona aşık olmuştu... Behzat, karşısındaki kadının işaret diliyle ona anlattıklarına kederle iç çekti. Başı üzgünce yeri buldu. "Ağabeyinin elinden tek varlığını alacağım Henna... Sana kıyamam ama buna mecburum! Anla beni, mecburum işte!" Behzat acıyla haykırıyordu... Henna ise çoktan ağlamaya başlamıştı. Küçük küçük iç çekişlerle hızla başını iki yana salladı. "Sen benim konuşamamdan güç alıyorsun..." Elleri titrediğinde daha fazla konuşmak istemeyip ellerini indirdi. Behzat, Henna'nın çenesini tuttu. "Henna'm, benim bu hikâyede kıyamayacağım tek kadın sensin..." Ardından ağlayan kadının çenesini öptü. "Suskunum benim..." Acıyla fısıldıyordu. Henna ise çekinerek adamın gözlerine baktı. Behzat keskin yüz hatlarına rağmen yumuşak bir ifadeyle kendisine bakıyordu. Henna'nın sakladığı büyük sır, Behzat'ın soğuk ve çaresiz intikamı... Her şey onlar için büyük bir imtihandı... Bu kadar imkânsızlık içinde bir çıkış yolu bulmak öyle güçtü ki... İki genç de çaresizdi. İkisi de acı çekiyordu. Aşk onlara en acımasız yüzünü göstermişti... © TÜM HAKLARI ŞAHSIMA AİTTİR. HERHANGİ BİR KOPYALANMA, ÇOĞALTILMA VE ÇALINMA DURUMUNDA YASAL İŞLEM BAŞLATILACAKTIR.
HÜKÜMRAN  by sumeyyelkoc
sumeyyelkoc
  • WpView
    Reads 6,880,825
  • WpVote
    Votes 439,191
  • WpPart
    Parts 77
"Gitmek mi istiyorsun?" diye sordu. "Evet," dedim. "Gözlerime bak," dedi. Baktım. Ve saatler sonra bakışlarında ilk kez, ufacık bir ihtimalle cebelleşen şüpheyi gördüm. "Ben sana her şeyimsin dedim. Ama sen hiçbir şeyimmişsin." Artık yapabilecek hiçbir şey kalmamıştı. Yolun sonu burasıydı ve o ne yaparsa yapsın, gidişime engel olamayacaktı. Saatler içinde çökmüştü güzel yüzü. Bomboştu karanlık gözleri. Bana öyle bir bakıyordu ki, sanki bıçağı kalbine saplamışım da geri çekmek bilmemişim gibi. "Bu bir son değil," dedi sadece benim duyabileceğim bir sesle. "Gideceksin ve ne yazık ki ben seni bırakmayacağım. Daha önce de söylediğim gibi, istersen dünyanın öbür ucuna git, yine de bulurum seni. Ama eğer seni bulduğumda, bir şeylere mecbur kalmadığını anlarsam, ikimize de geçmiş olsun. Eğer ki gerçekten benden intikam almışsan..." Gözlerine uzun uzun bakmak, dakikalarca nefes tutmakla eş değerdi. "Dua et ki Allah seni karşıma çıkarmasın."
Lahza(Kitap Oldu) by humeyraao
humeyraao
  • WpView
    Reads 3,537,435
  • WpVote
    Votes 265,887
  • WpPart
    Parts 34
Benim yıllar önce gördüğüm o belli belirsiz çizgiyi dahi bir ihtimal olarak kabul etmediğini gösterircesine bıçağın keskin ucunu gözlerimin içine bakarak kendi avcuna bastırdı ve aşağıya doğru çekti. Oluk oluk akan kan beyaz gömleğine süzülmüş, yüzünde acıyı gösteren tek bir mimik bile oynamamıştı. ''Ne bu kan akmayı durdurdu...'' dedi Ferman'ı tutan elimi bir hışımla çekerek. Avcum ellerinin arasındayken sıcak kanı buz gibi tenimde süzüldü. Ben yıllar önce bitti diye haykırırken o bizim sonumuzun daha gelmediğini belirtircesine o kanlı bıçağı avcumun içine bıraktı. Bu beni öldür demekten başka bir şey değildi. ''Ne de bu can bu bedenden çıktı.'' Dedi düşüncemi doğrulamak ister gibi. Parmaklarımdan süzülen, tenime bulaşmış kanıyla birlikte avcumun içine baktım. Bizim sonumuz yine benim ellerimin arasındaydı fakat bu sefer ima ettiği son çok daha başkaydı. -Hikaye içerisinde yetişkin içerikler bulunmaktadır.
NİLÜFER by hayalleriminbaskenti
hayalleriminbaskenti
  • WpView
    Reads 670,070
  • WpVote
    Votes 37,638
  • WpPart
    Parts 24
⚓️ Nilüfer, ismi gibi bataklıkta yetişen eşsiz bir çiçek. Yaşadığı hayat sebebiyle çoğumuzun anlayamayacağı kadar sevgiye muhtaç. Kalbi ise yaşadığı o bataklığa rağmen tertemiz. Onun için hayat, bir gece vakti çalıştığı bardan çıkarken mahallelinin kurduğu tuzak yüzünden kuzeni tarafından darp edilmesiyle başlıyor. Hem iyi ki hem keşkesi olacak insanlarla ilk defa o gece tanışıyor ve gizem, aşk, sırlarla dolu karanlık bir dünyaya adım atıyor... Kitabı okuyacaklar için bataklığa hoş geldiniz. Burada lotus çiçeğinin etrafını saran çamurlu yollara ve pis kokulara hazır olun. 🪷 Masanın üzerine iki küçük bardak, bir şişe rakı ve su bırakan adam içten bir tebessümle yanımızdan ayrıldı. "İçmem ben." Dedim hızlıca. "Hiç içmedim." "Barda çalışıyorsun," telefonunu masaya bırakarak rakı şişesine uzandı.Yüzünde benimle alay ettiğini belli eden gülümsemesini sabit tutarak bardaklara iki parmak kadarınca rakıyı paylaştırdı. "Hiç alkol almadın mı?" "Hayır." Dedim kaşlarımı yukarıya dikerek.Rakı şişesini masaya bırakarak bu kez su şişesini eline aldı. "İyi." Dedi, su ve rakının birbirine karışmasını sağlayarak. "İçtiğin ilk yudumun ardından yalanını karıştırmadığın yüz ifadeni merak ediyorum." "İçmeyeceğim." Ayrıca neden yalanı öne sürmüştü ki? "İçeceksin.Her şeyin bir usulü vardır.O usule uymalısın." "Ne usulü?" Merak içinde bekledim yeni bahanesini. "Rakı ve balığı ayıramazsın." Dedi. "Balıktan çaldığın o deniz için bu rakıyı içmen gerekiyor." Gülmemek için dudaklarımı ısırdım. "Ne yapacak balık, karnımda mı yüzecek?" Güldü.Ama o benim gibi gülüşünü saklamadı. Parmaklarını rakı bardağının etrafına sarıp dudaklarına götürmeden hemen önce "Onu da balık bilir." Dedi.