Düşmanı istememesi gerekiyordu... Prens Draco'nun ailesi vahşice katledilmiş ve tahtı çalınmıştı. Tahtını geri almak için döndüğünde, tek istediği yıllardır planladığı gibi failleri cezalandırmaktı. Ailesini öldüren kadın ve annesi kadar zehirli olarak büyümüş oğlu Harry. Draco bir kral olmak için yetiştirilmiş, neredeyse kusursuz gibi görünen bu genç adama güvenilemeyeceğini biliyor ama yine de ondan uzak duramıyordu. Harry, kötü adam rolünü oynamak zorunda kalacağını hiç düşünmemişti. Ne yazık ki, annesini korumak, aynı zamanda Draco'yu tahttan uzak tutma planlarının bir parçası olmak anlamına geliyordu. Harry hiçbir zaman bu kadar yoğun bir nefretin ve bu kadar yoğun bir tutkunun hedefi olmamıştı. Annesini seviyor olsa bile Draco'ya duyduğu hisler, onun tamamen başka biri gibi davranmasına neden oluyordu. Draco ve annesi birbirlerini ezmeye kararlı oldukları için de birlikte bir gelecekleri olmadığının farkındaydı. Ancak Draco ve Harry kontrolleri dışındaki koşullar yüzünden bir araya geldiklerinde, birbirlerine katlanmayı öğrenmek zorunda kalacaklar. Aşk, nefreti ve ebeveynlerinin dağınık, zehirli geçmişini yenebilecek mi? Yoksa aynı zehirli ilişkiye hapsolup birbirlerini yok mu edecekler?

Crimson: s. Kızıl, kıpkırmızı Kral Baekhyun, yüz yetmiş altı senenin ardından Chanyeol'le karşılaşmayı beklemiyordu. Angst bitip bitmediğini anlamak için sonuna bakmanızı önermem, bütün okuma zevkinizi kaçıracak spoilerlarla karşılaşırsınız. Bunun yerine bana mesaj atıp sorabilirsiniz 29.06.2020 - 13.08.2020

Dark: s. Kara, karanlık İnsan, sonunu göremediği simsiyah bir boşluktayken aşağıyla yukarıyı bile ayırt edemiyor. Crimson'ın devamıdır, o okunmadan şöyle bir göz atılması bile önerilmez, dört bir yanında bütün okuma zevkini kaçıracak spoilerlar bulunur. 13.08.2020

-

Blake ailesinin varisi ve alfası, 4 kardeşin en büyüğü Andy Blake, tam da amcaları tarafından ölü ilan edildiği sırada eve geri döner. Kimliğini kanıtlayan belgeleri var ve söylediği kişi olmadığını düşünmek için hiçbir sebep yok. Zhan Blake'in, Andy olduğunu iddia eden bu adama karşı hissettiği tuhaf, anlaşılmaz bir çekim dışında. Normalde birinci dereceden akraba alfalar ve omegalar birbirlerine karşı çekilemezler veya kardeşlerinin kokusuna takılıp kalamazlar. Zhan'ın hissettiği şeyler doğal değil çünkü bunun olmaması gerekirdi. Bu da Andy'den şüphelenmesine neden oluyor. Bu adam sahtekar olabilir mi? Ama eğer öyleyse, kim ve neden Andy Blake gibi davranıyor? Zhan alfaya karşı duyduğu çekimle savaşmaya çalışırken diğer yandan gerçekten kim olduğunu bulabilecek mi? NOT: Bu kitap Uzaylı Prensler Serisi'nin devamı niteliğindedir. Bu kitaptaki karakterleri ve evreni tanıyabilmek için en azından Anlaşmalı Evlilik ve Vahşi Prens kitaplarını okumanızı öneririm.^^

Dünya üzerinde her ülkenin kendine ait kurt adam birlikleri bulunsa da sadece bir tane Gerçek Alfa var ve o da Güney Kore ordusunda bulunuyor. Ancak bir sorun var, hiç kimse Gerçek Alfa üzerinde dominatlık kuramadığı için onu kontrol altına almayı başaramıyorlar. Komutanların son kozu ise doğal dominant olduğu ortaya çıkan teğmen Kim Taehyung'u Gerçek Alfa Jeon Jungkook'un birliğine komutan olarak atamak. Oysa ki bilmedikleri bir şey var, Gerçek Alfa, ancak ve ancak kendi iradesiyle dominanta boyun eğerse, dominant onu kontrolü altına alabilir.

Bazen Canavar'ı öpmek onu Yakışıklı Prens'e dönüştürmez. Jin Blake, saygın bir aileden gelen bir omega olmasına rağmen kardeşleri arasında sıradan olarak kabul ediliyordu. Çirkin falan değildi ama omega standartlarına göre özel de değildi. Bazen varlığını bile fark etmezlerdi. Bu yüzden evlerinde tuhaf şeyler olmaya başlayınca ilk fark eden Jin oldu. Malikanelerinde bir canavar vardı! Ama ya canavar Yakışıklı Prens değil de soğuk kalpli, alaycı bir pislikse? PS: Bu kitap Uzaylı Prensler Serisinin devamı niteliğindedir. Olayları, karakterleri ve anlatılan bazı şeyleri anlamak için önceki kitapları okumanızı tavsiye ederim.^^

Emrys Idhron, kendini duygulardan arındırarak tamamen güçlenmeye odaklanmıştı. Hiçbir şey ve hiç kimse onu amaçlarından saptıramazdı. Kimse kalkanlarını aşarak senelerce uğraşarak edindiği gücü ondan alamazdı. Ancak planları, ufacık bir fidan gibi kollarına bırakılan ama seneler geçtikçe bir çınar gibi yüreğine kök salan genç Prens Arthur yüzünden dağılmak üzereydi. Şimdi Emrys bir seçim yapmalıydı, güç ve aşk arasında. PS: Bu kitap Uzaylı Prensler Serisi'nin devam kitabı niteliğindedir. Hikayede geçen evreni, kavramları ve karakterleri daha iyi anlayabilmek için seriyi ilk kitabından itibaren okumanızı tavsiye ederim.^^

Kurdum mühür eşini yıllar sonra, tam da eşimin öldüğü günün sabahında karşısında bulmuştu. Yaralıydı, kan içinde ve bağlıydı. Bir düşmandı. Aradığım intikamın bir parçasıydı.

"Komorebi."