yorgunum_agab11 adlı kullanıcının Okuma Listesi
3 stories
Görücü Usulü Aşk 3 by kalemesevdali
kalemesevdali
  • WpView
    Reads 134,846
  • WpVote
    Votes 3,614
  • WpPart
    Parts 15
Sahi aşk neydi? Bir tarifi var mıydı? Tarif edilebilir miydi? Ya da bir kalıba sokulabilir miydi? Amacı neydi? Sebebi neydi? Dünyadaki her şeyin bir varoluş sebebi varken aşk duygusu sebepsiz değildi ya! Yeryüzündeki tüm canlılar neslinin devamı için yaratılış fıtratı gereği karşı cinsine ilgi duyar. Yoksa neden peygamberdevesi çiftleşirken dişisi tarafından yenmeyi göze alsın. Ya da onca dişi sancılı bir gebelik ve doğuma dayansın? Evet, iki karşı cinsi birbirine çeken bir his, bir duygu, bir güç vardı. Bu inkâr edilemez gerçekti de neydi bu hissin adı, tanımı? İnsanoğlu için anlamı? Kimileri bu duyguyu şehvet deyip aşağı çekti, kimileri aşk deyip yüceltti. Peki, ya gerçek tanımı hangisiydi? Bence bu soruda kişiden kişiye değişen bir cevap saklı... Tıpkı karakter misali... Tıpkı parmak izi gibi... Tıpkı bir virüsün bağışıklığa bağlı her vücutta ayrı bir reaksiyon göstermesi gibi bu duygu da kişiden kişiye değişiklik gösteren bir duygu. Yani bu duygu kimileri için gelip geçici bir heves, kimileri için son nefes...
Görücü Usulü Aşk by kalemesevdali
kalemesevdali
  • WpView
    Reads 1,429,845
  • WpVote
    Votes 46,355
  • WpPart
    Parts 78
Çocukluğumda öğrendim ben. Doğan güneşin batmaya mahkum olduğunu ve her yazın sonunda çetin bir kışın beklediğini... Güller bin bir hevesle açsa da nihayetinde kuruduğunu ve gecelerin soğukluğunu... Çocukluğumda öğrendim ben ölümün o soğuk yüzünü. Annemi kaybettiğimde daha yas tutamayacak kadar küçüktüm. Anlık tutulmayan yaslar zamana yayıldığında acıyı hafifletmiyormuş meğer. Aksine vedasız gidişler daha çok hüzün olup çörekleniyormuş yüreğin bir köşesine. Acılar yüreğimin bir köşesinde her daim nöbet tutarken zamana yenik düşüp ben de büyüdüm. Artık genç bir kızım. Hem de en evde kalmışından... Çok mu çirkinim? Ya da bahtsız... Kader yolunda ilerde benim için hazırlanmış imtihanlardan bi haber acılarımı yudumlayarak yürüyordum. Zamanın içinde beni nelerin beklediğinden habersiz... Üvey annemin 'Evde kaldın! Başıma kaldın!' sözleriyle beni iğnelediği bir sabah kapıma gelen görücüyle hayat imtihanım şekillenmeye başladı. Sonra belki de hayal bile edemeyeceğim bir hayatın ortasında buluverdim kendimi. Aşk denen kavramla tanıştım önce. Sonra şükrettim daha önce acı diye yüreğimde büyüttüklerime... Ve aşkın şarabından yudumlayıp sarhoş olduktan sonra öğrendim hayatımı değiştirecek o büyük sırrı...