AŞK ŞİŞESİ
''Doğruluk mu cesaret mi?'' ''Cesaret.'' ''Peçeteye numaranı yaz ve 2 masa arkadaki çocuğa ver.''
''Doğruluk mu cesaret mi?'' ''Cesaret.'' ''Peçeteye numaranı yaz ve 2 masa arkadaki çocuğa ver.''
Merhaba şapşikim senle ortaklaşa bir plan yapacağız okeyy ! ama aramızda kalıcak kimsenin bilmemesi lazım . Burada planımın her bir hamlesini kayıt altına alıcam çok planlı olmam lazım kalbimle değil mantığımı kullanmam lazım ben o duygularıyla düşünenlerden olmayacağım evet o gökhan pisliğini mahvedicem ona öyle bir...
Çatık kaşlarının ona nasıl bir hava kattığından habersizdi. Sinirli? Korkunç? Belki de her ikisi fakat bu bile yüzünün güzelliğini gölgeleyemiyordu. Düşüncelerimi, dişlerini sıkarak söylediği kelimeler böldü, "Benden uzak dur." Sol omzumda topladığım saçlarımı serbest bırakırken, attığım şiddetli kahkahayı bastıramadı...
"Kapımın önünden başka bayılacak yer bulamadın mı?" "Sen ne kadar kaba bir adamsın ya? Sanki ben seçtim bayılacağım yeri! Hatta inanır mısın? Kapının önünden geçerken dedim ki burası bayılmak için çok uygun bir yer. Burada bayılırsam dağdan inen bir takım elbiseli ayı gelir ve beni kurtarır! O ayı da sen oldun!" "Sen...
"Sen annemin istediği gelinin tam zıttısın. Boyama tahtası bir yüzün, sarı olan boyalı saçların, beyaz bir tenin, çılgın ve kıpır kıpır bir kişiliğin var...Ha birde bakire değilsen tam da annemin istemediği gelin tipine uyacaksın. Bakire değilsin değil mi?"
Bizim hikayemizin olağanüstü bir güzelliği yoktu. Olağanüstü kişiler, olağanüstü olaylar... Hiçbiri. Ama bizim hikayemizdi ya... Bu en güzeliydi. Bu, o gülünce kalbimin deli gibi çırpınışının, ne kadar kırılırsak kırılalım dönüşümüzün hikayesiydi. Bu bir kızın aşkı öğrenişinin, bir oğlanın aşkın ta kendisine tutulması...