Tavsiye ettiklerim👌
9 cerita
Trabzon'a Gelin  oleh nuitvid
Trabzon'a Gelin
nuitvid
  • Membaca 14,848,102
  • Suara 516,500
  • Bagian 63
İzmirli 19 yaşında bir genç kız... Babasının yüzünden daha doğru düzgün bir kez dışarı çıkamazken yine babası yüzünden bilmediği bir şehirde , bilmediği bir aileye gelin giden bu kızın sonu ne olucak? Daha mı üzülecek , daha mı mutlu olucak ? Gelin beraber görelim. ••• Watpadde konu, kurgu ve isim açısından ilk kitaptır, tamamen şahsıma ait❗
... oleh iiwanttolivee
...
iiwanttolivee
  • Membaca 3,931,958
  • Suara 34,348
  • Bagian 8
DRAMEN (Tamamlandı) oleh -BUSR4
DRAMEN (Tamamlandı)
-BUSR4
  • Membaca 1,856,728
  • Suara 122,199
  • Bagian 45
HİKAYE İÇİN YAPILAN YORUMLAR "Okuduğum en güzel fantastik hikayelerden birisi. Elementleri farklı bir olayla birleştirmen örneğin; doğanın kızı çok hoş olmuş. Hikayeye karşı içimi bi' heyecan kapladı, çok başarılısın." "Watpatte okuduğum şüphesiz ki en en en iyi kitaptı bu emek bu hayal gücü bu kurgu boşa gitmemeli. Hikayen muhteşem lütfen kitap yazmaya ara verme bu yetenek harcanmamalı.." "Tek solukta okuduğum efsane bir kitap yazmışsın. Emeğine, hayal gücüne sağlık." "Hikayeyi yeni okunmaya başladım. Gerçekte akıcı ve sürükleyici bir anlatım şeklin var. Uzun zamandır bu kadar etkilendiğimi hatırlamıyorum. Helal olsun!!!" "... kitabı 2 günde bitirdim. Yemin ediyorum okuduğum en güzel fantastik hikayelerden birisiydi. Umarım başka kitaplar da yazarsın." ~~~ ~~~ Belinay, pek de sıradan sayılmayan bir hayat sürdürmektedir. İç Anadolu da okuduğu üniversiteden bir arkadaşıyla dışarı çıktığında bunu daha iyi fark eder. Arkadaşıyla gittiği mekanda, arkadaşının sevgilisinin canlı müzik yaptığını öğrenir ve birkaç gün sonra arkadaşı, sevgilisi yüzünden hastaneye yatırılınca Belinay kontrolünü yitirir. Doğrudan mekana gidip arkadaşının sevgilisiyle yüzleşince elinde olmadan sahip olduğu güçleri gün yüzüne çıkar ve hayatı tamamen değişir. Olanlardan sonra ülkesini terk etmek zorunda kalıp yeni memleketi olan Dramen'e taşınır ve hayatını orada yaşamaya başlar. Dramen de onun gibi özel güçlere sahip insanlar vardır ve Belinay, onlarla birlikte aşkı, kardeşliği, nefreti, kendi saklı gerçeklerini, affı öğrenir. Ve dünyanın en özel ejderhasıyla tanışıp, en güzel hislere, dostluğa, sadakate ve merhamete kucak acar. Ve yaşayacağı maceralara...
Karantina Serisi oleh beyzaalkoc
Karantina Serisi
beyzaalkoc
  • Membaca 113,210,269
  • Suara 4,574,052
  • Bagian 181
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı. Karantinanın akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir kız öğrencinin cesedinin başında buldu. Üstelik yalnız değil, onlar da yanında... Mahşerin üç atlısı. Bu, sadece bedenleri değil ruhları da karantinaya alınan dört kişinin hikayesi. Bu onların özgürlüklerine ulaşmak için yaşadıkları esaretin hikayesi. Bu, birbirlerinin her şeyi haline gelen, birbirlerine gökyüzündeki son yıldız yanıp kül oluncaya kadar birlikte olacaklarına söz veren dört arkadaşın hikayesi. Bu mahşerin dört atlısının hikayesi. Şimdi, bizimle misiniz? "Bizim bedenlerimizi karantinaya almadılar. Ruhlarımızı karantinaya aldılar. Bizim ruhlarımız tanıştığımızdan beri karantina altında. Ne çıkabiliyoruz bu karantinadan, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Ruhlarımızı birlikte bir karantina altına aldılar, ve bizim bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda bile birlikte olacağız, ama özgür olacağız. Savaş bitti, ve biz sağ kaldık. Savaş bitti, ve biz hala ayaktayız."
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) oleh Maral_Atmc6
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Membaca 7,511,744
  • Suara 172,651
  • Bagian 15
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
Kar Küresi (İki Kitap) oleh beyzaalkoc
Kar Küresi (İki Kitap)
beyzaalkoc
  • Membaca 10,017,924
  • Suara 528,723
  • Bagian 42
Burası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Bizi tutup salladılar, ne olduğunu anlamadık, alt üst olduk...
Sessiz oleh Gizemlikimlik
Sessiz
Gizemlikimlik
  • Membaca 66,705,786
  • Suara 2,271,442
  • Bagian 70
"Bu dünyada neyi en çok istersen o senin imtihanındır."
EŞSİZ (KİTAP OLDU) oleh e_gece
EŞSİZ (KİTAP OLDU)
e_gece
  • Membaca 3,689,072
  • Suara 181,333
  • Bagian 62
-Yarım kalmış bir hikâyedir. Bunu bilip ona göre başlamanızı tavsiye ederim. "Belime dolanmış kolları hareket ettirmemeye çalışarak tek hareketle döndüm usulca. Kalbimin kanatları gösterişli bir şekilde çırpındı. Güzel yüzü tam karşımdaydı işte şimdi. Altı yıldır hiç bıkmadan izlediğim, bedensel olarak asla yaklaşmaya cesaret edemediğim.. En acısı da gözlerinin rengini bile bilemediğim adam şimdi yanımda alıyordu en derin nefeslerini. Gece mavileri yanımda kapanmıştı sakince. Oysa ki şimdi gözlerinin içinde dönen her tonu, ara sıra arasına serpiştirdiği siyahları en iyi ben biliyordum. Onun kirpiklerini bile tek tek sayacaktım ben hayatımdaki en büyük uğraş buymuş gibi."
YARALASAR(Kitap Oldu) oleh Maral_Atmc6
YARALASAR(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Membaca 16,599,091
  • Suara 671,443
  • Bagian 55
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.