Okunanlar
9 stories
SİYAH'IN ÇIRAĞI by beyzazaydin
beyzazaydin
  • WpView
    Reads 207,491
  • WpVote
    Votes 12,935
  • WpPart
    Parts 18
"Sevgisiz büyüyen her çocuk, 'Seni seviyorum' diyen herkese inanabilecek kadar çocuk." derler. Hayatım henüz çözülmemiş bir olay yeri gibiydi. Yaşanmamış çocukluğumun kanıtları sarı bantlarla çevirili alanda dağınık bir şekilde duruyordu. Bir yerde beyaz küçük oyuncak ayımın boğazına babamın intihar ettiği ip sarılıydı. Diğer yerde renkli tokalar birbirine düğümlenmiş, yerin tozuyla kirlenmişti. Annemin saçımı taradıktan sonra onlarla bağlamasını hayal ederdim ama kırık tarak da tokaların hemen yanındaydı. Hiç uyumamı beklerken okunulmamış hikaye kitapları parçalanmış bir şekilde olay yerimin zeminini süslüyordu. İnsanlar acımasızdı, insanlar dışarıdaydı. Hayatımda ruhuma karşı işlenen bütün cinayetleri izliyorlardı ve beni dışlıyorlardı. "Senin annen deli!" "Senin annen seni öldürmeye çalıştı!" Sevgisiz büyüdüğüm kesindi. Ama 'Seni seviyorum' diyen hiç kimseye inanmazdım. Zaten birinin de bunu söylediği yoktu ama söyleseydi de bu cinayetlerin arasına aşk acısını da ekleyemezdim. Belki de olay yerime dışarıdan bakmak yerine bana yardım etmeye kalkışmış Barlas'ı hayatımdan çıkarmam bu yüzdendi. Kendime ayıracak vaktim yoktu. Ben sadece benden alınan kardeşimi yetiştirme yurdundan kurtarmak için gereken parayı bulacaktım. Bunun için bir hırsızlık çetesine katılıp, Siyah'ın Çırağı olmam gerekse bile.
NAKLİYAT | Anka by ferhancakil
ferhancakil
  • WpView
    Reads 198,546
  • WpVote
    Votes 12,920
  • WpPart
    Parts 15
Sen benim tüm zerrelerime işleyen, kayıp yanım. Zindanın arasından sızan umut ışığım. Kavurucu sıcakta ki, gölgem. Hayallerin yok oluşunun ortasındaki diriliş. Kötülükten çıkabilecek tek iyilik. Senin masumluğun, kirli bedenimi ayakta tutacak. Varlığın umut bahşedecek, pervasızca yaşayan karanlık ruhuma. Soğuk dokunuşlara indirgenecek, sıcak minik bedenin. İyiliğin, kötülüğe zincir vuracak hassas noktasından. Kahverenginin koyu cazip tonu, ebediyen mühürlenecek. Zeytin gözler, tutsaklığın ihlalini benimseyecek. Ve sigara dumanı; parmaklıklar arkasında hapis kalmanın ilkini yaşayarak, saygınca selamlayacak kendi arafını. 1 Haziran - 2015
ANAHTAR by S-Mare
S-Mare
  • WpView
    Reads 2,269,795
  • WpVote
    Votes 112,206
  • WpPart
    Parts 43
'Mara' ismi annesinin ona tek hediyesiydi. İsminin anlamı acı olsa da, annesi ona bambaşka bir amaçla vermişti bu ismi. Her seferinde bir şeytan olduğunu vurgulamak için... Babası ise ona Angelina derdi çünkü o babasının meleğiydi. Ama Mara ne annesinin söylediği gibi bir şeytan, ne de babasının söylediği gibi bir melekti. O Anahtardı. Cehennemin Anahtarı... Anahtar serisi 1. Kitap: Anahtar 2. Kitap: Mühür 3. Kitap: Araf 4. Kitap: Mahşer
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,820,118
  • WpVote
    Votes 192,944
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
Kaçak Prenses -Ateş- by Azizegkc
Azizegkc
  • WpView
    Reads 11,403,838
  • WpVote
    Votes 709,883
  • WpPart
    Parts 67
Tanıtım bölümüne göz atınız...
MEZAR by S-Mare
S-Mare
  • WpView
    Reads 648,923
  • WpVote
    Votes 80,345
  • WpPart
    Parts 52
(TAMAMLANDI) Yıkılan bir dünya... Ve vampirlerin hüküm sürdüğü bir yeraltı ülkesi... Sepulcrum... Kurt adamların işgalleri başlamışken artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. İki vampir savaşçı büyük bir görev üstlenirken yeraltı tünellerinde onları ummadıkları tehlikeli bir yolculuk bekliyordu. Avcılar... Kurt adamlar... Gri şeytanlar... Yeryüzü Koruyucuları... Cadılar... Ve kendi ırkları, belki de tehlike en yakınlarıydı. Tüm bunların üstesinden gelip görevi başarıyla tamamlayabilecekler miydi? Ya da gerçekten ortada bir görev var mıydı? ♧ °Şimdilik sizin kurallarınıza göre oynayalım. Sıra benim oyunuma da gelecek. O zaman benim oyunculuğum gözlerini kamaştıracak ve siz kurtlar dolunayda bile bu ışığı bulamayacaksınız.° ♧ Post Apokaliptik sonrası distopik bir toplumun hikayesidir. !!! Tüm hakları tarafıma aittir.
MESLEK LİSELİ (Kitap oldu) by Atikesungunapsa
Atikesungunapsa
  • WpView
    Reads 2,620,021
  • WpVote
    Votes 218,065
  • WpPart
    Parts 197
Bu bir bağımlının değil, bağlılığın hikayesi... Aykut'un en yakın arkadaşı, Mısra'nın en yakın arkadaşını aldatınca metal bölümü sınıfı ve ressamlık bölümü sınıfı arasında düşmanlık kaçınılmaz olmuştu. 5000 kişilik lisenin acımasız reisine kafa tutan Mısra, Aykut'un acımasız olduğu tarafı öğrenmiş, ona yardım etmeye başlamıştı. Başına geleceklerden bir haber fedakarlık yapıyordu garibim. Çünkü neden yapmasındı? O Mısra Türkmen'di, dediğini yapar, istediğini alırdı. Aldı da. O Aykut reisse, ben de Mısra reisim diyerek çıktığı yolda reislerin savaşı neye dönebilirdi ki, aşktan başka? Bu savaşın galibi ne ressamlık sınıfı oldu, ne metal sınıfı... Bu savaşın tek bir galibi vardı, o da AŞK...
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,367,689
  • WpVote
    Votes 694,545
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
Karantina Serisi by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 113,800,932
  • WpVote
    Votes 4,586,408
  • WpPart
    Parts 181
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı. Karantinanın akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir kız öğrencinin cesedinin başında buldu. Üstelik yalnız değil, onlar da yanında... Mahşerin üç atlısı. Bu, sadece bedenleri değil ruhları da karantinaya alınan dört kişinin hikayesi. Bu onların özgürlüklerine ulaşmak için yaşadıkları esaretin hikayesi. Bu, birbirlerinin her şeyi haline gelen, birbirlerine gökyüzündeki son yıldız yanıp kül oluncaya kadar birlikte olacaklarına söz veren dört arkadaşın hikayesi. Bu mahşerin dört atlısının hikayesi. Şimdi, bizimle misiniz? "Bizim bedenlerimizi karantinaya almadılar. Ruhlarımızı karantinaya aldılar. Bizim ruhlarımız tanıştığımızdan beri karantina altında. Ne çıkabiliyoruz bu karantinadan, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Ruhlarımızı birlikte bir karantina altına aldılar, ve bizim bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda bile birlikte olacağız, ama özgür olacağız. Savaş bitti, ve biz sağ kaldık. Savaş bitti, ve biz hala ayaktayız."